Pazar5. Kat’ta bir Cihangir evi

5. Kat’ta bir Cihangir evi

24.03.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Sinema ve tiyatro oyuncusu Yasemin Alkaya’nın işlettiği 5. Kat, lezzetli yemekleri ve Boğaz manzarasıyla özellikle sanatçıların uğrak mekanı

5. Kat’ta bir Cihangir evi

5. Kat’ta bir Cihangir evi

Sinema ve tiyatro oyuncusu Yasemin Alkaya’nın işlettiği 5. Kat, lezzetli yemekleri ve Boğaz manzarasıyla özellikle sanatçıların uğrak mekanı

MEHMET KENAN KAYA

25 yıl önce Cihangir’deki eski bir apartmanda kurulan Bilsak, İstanbul’un ilk sivil kültür merkezlerinden biri. Ama son yıllarda adı, kültür-sanat faaliyetleri kadar evsahipliği yaptığı bir restoranla birlikte de anılıyor. Bilsak’la aynı binada ama ondan bağımsız olarak işletilen bu restoran, müdavimlerinin "Yasemin Alkaya’nın ikinci evi" olarak da tanımladıkları 5. Kat.
Kiremit rengi duvarları, kadife kumaştan tavanları ve Yahya Kemal’in "Git bu mevsimde gurub vakti Cihangir’den bak / Bir zaman kendini karşındaki rüyaya bırak" dizeleriyle anlattığı manzarasıyla şehrin en hoş mekanlarından biri olan restoranın en önemli özelliği ise müdavimleri. Zira başta edebiyatçılar ve ressamlar olmak üzere birçok sanatçının uğrak mekanı olan 5. Kat, bu özelliği ile bir kulüp atmosferi de taşıyor.
Çin, Hint ve Tayland yemekleri ağırlıklı uluslararası mutfağı, Boğaz manzarası ve müdavimleriyle artık bir şehir klasiği olan 5. Kat’ı, 9 yıldır işletmeciliğini üstlenen Altın Portakal’lı oyuncu Yasemin Alkaya anlattı.

"Burası evim gibi... Zaten insanlar evime de gelse yine bu müzikleri dinleyecek, böyle ağırlanacak"
5. Kat’ın İstanbulluların, özellikle de Cihangirlilerin hayatında özel bir yeri var. Size göre nasıl bir yer burası; benzerlikleri, farkları ne öteki mekanlardan?
Kültür zengini insanların geldiği bir yer olduğu için diğer mekanlardan çok farklı. Bugüne kadar oluşmuş bir müşterisi var. Bilsak olarak kurulduğundan beri 25 yıl olmuş neredeyse. 9 yıldır da bana ait. Tabii ki Bilsak’a alışmış, ordan kalan bir müşterimiz oldu. Ama zaman içinde kendi müşterimizi de oluşturduk.

Cihangir’le, Beyoğlu’yla sınırlanmış bir müşteri mi bu, yoksa bir İstanbul mekanı oldu mu 5. Kat?
Özellikle teras açıldıktan sonra Emirgan’dan bile gelenler oluyor. Bunun nedeni de Beyoğlu’nun şu sıralar "in" olması. Kendi müşterilerimiz zaten hep geliyordu. Ama terastan sonra daha sık gelmeye başladılar. Ayrıca söylediğim gibi Beyoğlu’nun "in" olmasından sonra ortaya çıkan yeni bir müşteri kitlesi var ki, üç-dört mekan arasında dağılıyor. Biz Boğaz manzarasıyla bunlar arasında en avantajlı olanıyız belki.

"Beyoğlu’nun yeni müşterisi" dediniz, nasıl bir profil çiziyor bu müşteriler?
Daha çok Nişantaşı’nda yaşayan insanlar. Çoğu azınlıklardan. Ama onlar da yine kültür zengini insanlar...

Siz 5. Kat’ı hep kültür sanatla, müşterilerinizi de "kültür zengini" olarak tanımlıyorsunuz. Nasıl oluştu bu imaj?
Bilsak, Bilim Sanat Merkezi olarak kuruldu. Türkiye’nin ilk sivil kültür merkeziydi. İlk caz konserleri, söyleşiler burada başladı. Tiyatro atölyesi kuruldu. Sanata meraklı insanlar gelirdi Bilsak’a. Ama bizim çevremiz de etkili oldu bu imajda. Mesela Murathan Mungan kendi arkadaşlarıyla geliyor buraya, onunla karşılaşmak isteyenler geliyor. Bir çevre oluşuyor zamanla.

Sizin sinemayla, tiyatroyla olan ilişkinizin de bir katkısı oluyor mu bu duruma?
Tabii, herkesin oluşturduğu bir çevre var. Ama benimki sadece oyunculukla sınırlı değil. Bu civarda yaşayan yabancılar, konsolosluk görevlileri, işadamları da geliyor. Özellikle yabancılar öğrendikten sonra bırakmıyorlar burayı.

Bu arada mutfaktan dekorasyona her şeyi siz yönlendiriyorsunuz sanırım.
Tabii, şefliğini ben yapıyorum. Yeni ahçı gelecekse mesela onu ben yetiştiriyorum. Her şeyi ben kontrol ediyorum. Zaten evim gibi oldu artık. İnsanlar evime de gelse bu yemekleri yiyecek, bu müzikleri dinleyecek, buradaki gibi ağırlanacak. Belki mekandaki rahatlığı sağlayan da bu.

Ne tür yemekler var mönünüzde?
Çin, Hindistan, Tayland; Asya ve Uzakdoğu mutfağı ağırlıklı yemekler veriyoruz. Ekmeklerimiz de dahil birçok şey burada yapılıyor. 5. Kat kafe-restoran olarak açıldı ama artık tam anlamıyla bir restoran olarak tanımlıyoruz kendimizi.

Özel geceler de düzenliyorsunuz.
Evet, her ay bir konuğumuz oluyor. Bugüne kadar Tuğrul Eryılmaz, Türkan Şoray, Murathan Mungan, Yılmaz Erdoğan, Halil Ergün, Mustafa Altıoklar gibi birçok konuğumuz oldu. Bu özel gecelerde onların dinledikleri müzikleri çalıyoruz, sevdikleri yemekleri yapıyoruz. Böylece müşteriler de farklı yönleriyle tanıma fırsatı buluyorlar onları.

Oyunculukla birlikte zor oluyor mu böyle bir mekanı işletmek?
Evet, her şeye yetişmek zor oluyor. Ayrıca bir kadın, bir star olmanın yarattığı zorluklar da var. Bir de çalıştığınız personelin sizi anlayabilmesi bazen çok güç oluyor. Çünkü Türkiye’de hâlâ iyi yetişmiş bir mutfak-servis personeli yok.

Teras, İstanbul Festivali’yle birlikte açılıyor
• 5. Kat yemekleri yanı sıra sanatçıları konuk ettiği özel geceleriyle de ünlü. Bugüne kadar Murathan Mungan, Yılmaz Erdoğan, Türkan Şoray gibi birçok ismin katıldığı bu gecelerin özelliği ise, çağırılan konuğun dinlediği şarkıların çalınıp, sevdiği yemeklerin servis edilmesi.
• Eski Cihangir evleri üzerinden Boğaz’a bakan manzarasıyla İstanbul’un en hoş mekanlarından biri olan 5. Kat, geçen yıldan bu yana müşterilerini terasıyla da ağırlıyor. Bu yıl İstanbul Festivali’yle birlikte açılacak terasa festival biletiyle gelenlereyüzde 20 indirim var.




PAZAR























KEŞFETYENİ
Dünyanın en güzel kadını seçildi! 'Gençken zaten herkes güzel olur'
Dünyanın en güzel kadını seçildi! 'Gençken zaten herkes güzel olur'

Cadde | 28.04.2025 - 07:01

62 yaşında Demi Moore, ‘Dünyanın En Güzel Kadını’ seçildi.

Yazarlar