Türk aslanı yavrulama döneminde

Uzman Kangal Yetiştiricisi ve Eğitmeni Hüseyin Yıldız, Türk aslanı olarak tabir edilen, ünü tüm dünyaya yayılan ve kurt sürüleri ile baş edebilme özelliği ile dikkat çeken Sivas Kangalı yetiştirmede püf noktaları hakkında açıklık getirdi. Yetiştiricisi ve Eğitmeni Hüseyin Yıldız, doğumdan önce, doğum esnasında ve doğumdan sonra nelere dikkat etmemiz gerektiğini anlattı.

“Bu dönemlerde anne bakımı çok önemlidir”
Doğum sürecinde anneye, doğumdan sonraya yavruya nasıl bakmamız gerektiğinden bahseden Yetiştiricisi ve Eğitmeni Hüseyin Yıldız, “Kangal köpeklerinin doğum dönemleridir. Bu dönemlerde anne bakımı çok önemlidir. Anne güçlendirilmeli, azda olsa kaynaklarla destek görmeli, alternatif gıdalar verilmeli. Sivas’ta gelenekselleşmiş arpa unu, yoğurt, yumurta, protein gibi süt gıdalarıyla mutlak suretle anneye verilmeli. Annenin yaşam konforunu geniş tutmalı. Anne en az 2-3 saat kendi başına gezebilmeli. Doğum zamanında anneye çok fazla yanaşılmamalı. Anne 2 ay doğum döneminden sonra yavrularını atmaya başlar ve emzirme dönemi yaklaşık 2 ay kadardır. Sütü yetmeyen ve zayıf kalan annelerin yavruların 25’nci gününden sonra, yavrular hareketlilik bulduktan sonra biz bunu gördükten sonra takviye etmeye çalışırız. Alternatif olarak laktozsuz yoğurt, probiyotik yapacak gıdalar, yumurta sarısı takviyesi yapabiliriz ayrıca bu süreçte anneye olan takviyelerde unutulmaması lazım. Anne sütünün dışında normal sütü biz önermiyoruz. Süt, et, çiğ tavuk gibi ürünleri yavrunun 6’ncı ayına kadar vermeyi çok tavsiye etmeyiz çünkü yavru onu alışkanlık haline getirir ve bu sefer verdiğiniz sizin takviye etmek istediğiniz gıdadan mahrum edersiniz” dedi.

“Yavruyla dil ve gönül bağımızı kesinlikle kurmalıyız”
Yetiştiricisi ve Eğitmeni Yıldız, “Anneler 3-6 ayına kadar önemli bir eğiticidir. İçgüdüsel olarak annenin yaklaşımları, hareketliliği yavruda kıldığı özveri, çalışma, dokunma, temas ve her yönüyle yavruya olan sıcak bağları çok önemlidir. Ama biz üretici kimliği olan insanlar yavrunun bize olan davranışlarını ve yaklaşımlarını algılayıp yavruyu çok hırpalamadan sevgiyle, dokunmayla, temasla, okşamayla ve ses tonlarıyla yavrunun içerisine girip yavruyla olan dil ve gönül bağımızı kesinlikle kurmak zorundayız. Anne doğumda ve doğumdan 15 gün sonra yavruya karşı bir güvenli alan oluşturur. Yani annenin barınma bölgesindeki hiyerarşisi çok önemlidir. Anne yavrunun sağlığına göre dışarıya da çıkartır, içeride alabilir, gizleyebilir ama kuru zemin ve mutlaka olması gereken toprak zemin ayriyeten torağı destekleyeceğimiz ot balyaları ve güneş gören barınakların yapılması gerekiyor. Güneş göremeyen yavru mutlaka sağlık sıkıntıları yaşayabilir” ifadelerini kullandı.