Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı, oğullarının içinde bulunduğu yapılanmadan endişe eden anne- babanın şikayeti üzerine 'Rafet Efendi' olarak bilinen Şaban Özdil ile ilgili geçen yıl 22 Nisan'da soruşturma başlattı. Kendini 'Hızır Aleyhisselam' olarak tanıtıp, Allah ile doğrudan görüştüğünü iddia eden Şaban Özdil'in, kendisine inananlardan yazlık, ev, otomobil ve ziynet eşyaları karşılığında cennet vaadinde bulunduğu belirlendi. Hac ibadetini kabul etmediği, inananlarına namaz kılmalarına gerek olmadığını söylediği öne sürülen Şaban Özdil’in kendisiyle görüşmek isteyenlerden ise 'yüz görümlüğü' adı altında para aldığı, ayrıca faizle para çeken müritlerini ve sadaka vermek istemeyenleri cehennem azabı ile korkutarak, para ve mülk bağışlamaya zorladığı ortaya çıktı. Geçen yıl Ekim ayında düzenlenen operasyonla gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen Şaban Özdil ile birlikte 9 kişi tutuklandı.
Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı, yürüttüğü soruşturma sonunda iddianameyi hazırladı. Savcı, Şaban Özdil'in 'dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık' suçundan, 2 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasını talep etti.
KREDİ ÇEKEN KİŞİYE 'GÜNAH' DİYEREK EVİ DEVRETTİRDİ
İddianamede, bankadan kredi kullandığını söyleyen İ.P.’nin, Şaban Özdil'in günaha girdiğini söylemesi üzerine, günahlarının af edilip, cezalandırılmaması amacıyla dubleks evini Özdil'in talimatı ile A.Y. üzerine devrettiği anlatıldı. Özdil'in banka hesap hareketlerinin de incelendiği kaydedilen iddianamede, hesap numarasına 100 TL ile 25 bin TL arasında paralar yatırıldığı ifade edildi.
PENCERE ÖNÜNDE 'NURLU' FOTOĞRAF
Şaban Özdil'in telefondaki görüşme kayıtları da iddianameye girdi. Özdil ve A.K. isimli kadının birbirlerine aşk dolu sözler yazdıkları telefon mesajlarında, Şaban Özdil'in kadına pencerenin önünde ters ışığı da kullanarak çektiği fotoğrafı, "Sen hayatında böyle çok nurlu bir insan gördün mü?" notuyla gönderdiği, A.K.'nin de "O kadar nur ki, yüzünüz seçilmiyor efendim" diye cevap verdiği görüldü. A.K.'nin, "Bu güzel yolun en önemli 3 şartı vardı. 1- İman etmek, 2- Söz dinlemek, 3- Sadaka vermek miydi?" diye yazdığı, Şaban Özdil'in de "evet" diyerek karşılık verdiği belirlendi.
'ZAMANIN İMAMI'
Bir başka kadına da Şaban Özdil'in "Sizler tatlı tatlı bakıyorsunuz. Ben bal arısıyım, balımdan yiyen adımı uzatabilir ama tadımı asla" diye yazdığı, kadının ise, "O bala doymayalım inşallah" diye cevap verdikten sonra, "Sabah namazını sizin dediğiniz gibi kıldım. 'Döndüm kıbleye uydum zamanın imamına' dedim. Doğru anlamışım değil mi? Başka bir şey eklemeden öyle niyet ettim" diye yazdığı görüldü.
'GÖNLÜNÜ VERMİŞ GİBİ AMA MAAŞINI VEREMEDİ'
Bazı kişilerin maaşlarını, mesai paralarını da telefon mesajlarıyla bildirdikleri Şaban Özdil'in kendisine para yatıran Enes isimli kişiye, içerisinde 42 kalp emojisi bulunan mesajı göndererek, "Sema bunu göndermiş bana. Gönlünü vermiş gibi ama maaşını veremedi" diye yazdığı görüldü. Şaban Özdil'in ayrıca bazı kişilere kredi kartı borcunu, aracının vergisini, telefon faturasını ödettiği tespit edildi.
OYUN KONSOLUNU SATTI
Bir kişinin, Şaban Özdil'in telefon borcunu ödemesini istemesi üzerine, "Hemen hallediyorum efendim. Teşekkür ederim iyilik yapmamı sağladığınız için" diye yazdığı, Şaban Özdil'in bunun üzerine bankamatik kartının fotoğrafını göndererek, "Şu karta 100 TL gönderebilir misin?" diye yanıt verdiği kişinin, "Efendim bende oyun konsolu var biliyorsunuz. Büyük ihtimalle 1000 veya 1100 TL eder. Eğer birine hediye etmek isterseniz verelim, yoksa satayım. Size sadaka vermek istiyorum izninizle" yanıtını verdiği, Şaban Özdil'in de, "Satalım gitsin. Sadaka daha önemli değil mi?" diye cevap verdiği görüldü.