Doktora, ''meslektaşını öldürmek''ten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası

İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki karar duruşmasına sanık Yavuz Sümter, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Müştekiler Nilay Erol, Metin Erol ile Sağlık Bakanlığı avukatları da duruşmada hazır bulundu.

Cumhuriyet savcısının bir önceki celse açıkladığı esasa ilişkin mütalaasını tekrar ettiğini bildirmesinin ardından taraflara diyecekleri soruldu.

Sanık Sümter, yargılama sürecinde dinlenen tanıkların yalan beyanlarda bulunduklarını öne sürerek, "Bana yapılan hakaret, küfür ve tehditlerin üstünü örtmeye çalışıyorlar. Türkiye'deki hiçbir cinayet, benim davam kadar yüksek tahrik altında işlenmemiştir. İki kez istifa dilekçesi verdim.. Hüngür hüngür ağlayarak başhekime istifa dilekçesi sundum. Hem kabul etmediler hem de durumumu düzeltmek için hiçbir şey yapmadılar. İlk dilekçemi kabul etselerdi bunlar yaşanmazdı." diye konuştu.
Sanığın avukatı ise cinayetin planlı ve tasarlayarak işlendiği iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak, sanığın maktulle aynı odada 2 saate yakın kalmasının cinayetin tasarlayarak işlenmediğinin göstergesi olduğunu söyledi.
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanık Sümter'i "kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.
Sanığın üzerine atılı suçu "tasarlayarak" ve "kasten" işlediğine dair yasal şartlar oluşmadığına ve sanık hakkında haksız tahrik indirimi uygulanmasına yer olmadığına karar veren heyet, sanığın tutukluluk halinin devamına hükmetti.
- İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Yavuz Sümter'in 11 Ekim 2019'da, önceden temin ettiği bir bıçakla Kaan Erol'u 75 kez bıçaklayarak öldürdüğü belirtilmişti.
İddianamede, olayın ardından tutuklanan sanık Sümter'in "canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istenmişti.

Yargılama sürecinde Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesince hazırlanan ve mahkemeye gönderilen raporda, Sümter'in cezai sorumluluğunu etkileyecek veya ortadan kaldıracak mahiyet ve derecede herhangi bir akıl sağlığı veya akıl zayıflığının tespit edilemediği belirtilmiş, sanığın cezai sorumluluğunun tam olduğu kaydedilmişti.