11.03.2024 - 05:52 | Son Güncellenme:
Günümüzde iş dünyasında 40 yaş altındaki genç liderlerin önemi giderek artıyor. Genç liderler, iş dünyasında fark yaratan kararlar alıyor, şirketlerin dijital dönüşüm süreçlerine liderlik ediyor ve yeni pazar fırsatlarını keşfetmede etkili oluyor. Teknolojinin hızla ilerlemesi, iş yapış şekillerini ve ürün geliştirmeyi etkiliyor. Genç liderlerin teknolojiyi doğru kullanabilme yetenekleri şirketlerin ilerlemesi açısından hayati önem taşıyor. İşte 40 yaş altındaki genç liderlerden Türkiye'nin sanayi devlerinden Tosçelik'in İcra Kurulu Üyesi Şerif Tosyalı Avrupa'nın en düşük karbon emisyonlarına sahip boru üreticisi olmayı başardıklarını anlatıyor. 6 kıtaya ve 100'e yakın ülkeye ihracat yaptıklarını dile getiren Şerif Tosyalı, "İhracat bizim en güçlü kasımız. Katma değerli, yeşil çelik kategorisindeki ürün gruplarında pazar payımızı daha da artırmayı amaçlıyoruz" diyor. Şerif Tosyalı, yatırımlardan sürdürülebilirliğe kadar sorularımızı yanıtladı.
Bugün Tosyalı Holding dünyanın sayılı çelik üreticilerinden biri... Bu büyük grup içerisinde Tosçelik'in yeri ve önemi hakkında bilgi verebilir misiniz?
1997 yılında sanayi borusu ve kutu profil üretimi yapmak amacıyla kurulan Tosçelik şirketimiz bugün Tosyalı Holding'in amiral gemisi konumunda. Kurulduğumuz günden bu yana yatırımlara hiç ara vermedik. 2009'da Osmaniye Yassı Yapısal Çelik Üretim tesislerinde ilk özel sıcak haddelenmiş yassı ürün üretimini gerçekleştirmiş bir şirketiz. Bu yatırım, Türkiye Cumhuriyeti özel sektörü tarafından yapılan ilk yassı çelik üretim tesisi. Ürün çeşitliliğimizi sürekli artırdık. Boru, Kutu Profil, Rulo Sac ve Kütük Demir gibi ürün grupları ile "Petrol, Doğalgaz ve Madencilik", "Makine İmalat", "Konstrüksiyon", "Otomotiv", "Su Dağıtım Tesisat" ve "Mobilya" olmak üzere birçok sektöre ürün tedariki sağlıyoruz. Türkiye'nin sanayide öncü ve lider şirketlerinden biriyiz. Anadolu'nun yıllardır lideriyiz. 2022'de ISO 500 Listesinde 17. sırada yer aldık. Sadece Türkiye'de değil, dünyada da öncü şirketlerden biriyiz. Avrupa'nın en büyük ERW Boru ve Kutu Profil üreticisi olarak bu pazarda oyun kurucuyuz.
İhracatta rekabetçi
Yatırımlarınız, üretim rakamlarınız, ihracatınız ne boyuta ulaştı? 2024'te ne gibi hedefler gözüküyor?
Tosçelik'te işlerimizin sürdürülebilirliği için yatırıma hiçbir zaman ara vermiyoruz. Bugüne kadar yaptığımız yatırımlarla Avrupa'nın en büyük boru üreticisi olduk. Bunun da ötesinde Avrupa'nın en düşük karbon emisyonlarına sahip boru üreticisi olmayı başardık. Üretimimizi de yaptığımız çeşitli yatırımlara paralel olarak artırıyoruz. İhracat bizim en güçlü kasımız. Farklı müşteri gruplarının taleplerini karşılayabilecek geniş bir ürün yelpazesine sahip olmak bizi ihracatta rekabetçi kılıyor. 6 kıtaya ve 100'e yakın ülkeye ihracat yapıyoruz. Avrupa'da Baltık ülkeleri, Almanya, Romanya, İngiltere, Balkan ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkede varız. Kuzey Amerika, Meksika ve Ortadoğu bölgelerine her geçen gün daha da fazla ağırlık veriyoruz. 2024'te ihracat ağımızı genişletirken AB, ABD, Kuzey Afrika ve Türkiye'ye komşu bölgelere odaklanmayı sürdüreceğiz. Ürün çeşitliliğimizin yanı sıra katma değerli ürün gruplarında ve yeni segmentlerde de oldukça iddialıyız. Katma değerli, yeşil çelik kategorisindeki ürün gruplarında pazar payımızı daha da artırmayı amaçlıyoruz.
"Yeşil çelik üreticisi" olmak ne anlama geliyor? Sürdürülebilirlik için önemi nedir?
Demir - çelik sektörü karbon emisyonlarının en yüksek olduğu sektörlerden biri. Paris İklim Anlaşması ve AB Yeşil Mutabakat ile birlikte karbonsuz üretim aslında artık küresel şirket iddiasında olan herkes için varoluş meselesi. Bu açıdan demir - çelik üreticilerinin proses geliştirme, ileri teknoloji ve temiz enerji kaynaklarının kullanımıyla karbonsuz çelik üretimine doğru ilerlemeleri gerekiyor. Sektörün küresel ölçeği açısından sürdürülebilir bir yaşam için bu alandaki yatırımlar çok kritik. Üstelik rekabet açısından da olmazsa olmazlar arasında. Çünkü bunu yapamayan şirketler ya dünya pazarlarında var olamayacak ya da çok yüksek sınırda karbon vergileri ödeyecekler. Bu da küresel pazarda rekabet edememek demek. Biz tüm Tosyalı şirketlerinde olduğu gibi Tosçelik'te de ana gündem maddemizi sürdürülebilirlik olarak belirledik. Tüm faaliyetlerimizi, üretimimizi ve yatırımlarımızı sürdürülebilirlik odaklı bir yaklaşımla yürütüyoruz. Osmaniye'deki üretim tesislerimize kurulan çatı tipi güneş santrali ile dünyanın en büyük çatı tipi güneş santrallerinden birine sahibiz. Dünyanın en düşük karbon ayak izine sahip HRC & ERW boru ve kutu profil üreticisiyiz. Yeşil çelik üretiminde sadece Türkiye'de değil dünyada da öncü şirketlerden biriyiz. Bu konumumuzu her geçen gün daha da güçlendirerek küresel pazarlardaki rekabet gücümüzü daha da artıracağımıza inanıyoruz.
Katma değerli projeler
Ar-Ge ve inovasyon konusundaki yatırımlarınız ne boyutta? Bu yatırımlarla hangi kazanımları elde ediyorsunuz?
Tosçelik olarak kurulduğumuz günden bu yana çelik sektöründe fark yaratan, sürdürülebilirlik odaklı bir yaklaşımla katma değerli ürünler üretme hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu hedef doğrultusunda 2017 yılında Osmaniye bölgesinde ilk kez kurulan Ar-Ge Merkezi, Tosyalı'nın da tüm üretim tesislerinin araştırma ve geliştirme merkezi olarak faaliyet gösteriyor. Buradan çıkan, dünyada ilk olan, tamamen bizim araştırma ve geliştirme ekibimizin geliştirdiği, tüm hakları bize ait 100'lerce proje var. Bunlar sürdürülebilirliğin merkezde olduğu inovasyon ile geliştirilen katma değerli projeler.
Sanayi tesisleriniz döngüsel ekonomi odaklı mı? Bu konuda nasıl çalışmalar yürütüyorsunuz?
Tosyalı olarak döngüsel ekonomide Türkiye'de sektörümüzün öncüsüyüz. Tosçelik başta olmak üzere tüm tesislerimizde döngüsel ekonomi odaklı bir proses yönetimi gerçekleştirmek için çalışıyoruz. Örneğin Tosyalı Harsco ile 1.2 milyon ton cüruf atığı ekonomiye kazandırıyoruz. Tesislerimizde yapılan geri dönüşüm prosesi ile normalde atık malzeme olan cüruf, asfalt yol dolgusunda, çimento üretiminde ve inşaat gibi farklı sektörlerde ham madde ve katkı maddesi olarak kullanılabiliyor. Yine Tosyalı Harsco ile Tosçelik Osmaniye fabrikasının içinde 2 milyon ton hurda elemesi ve temizliği için bir tesis kurduk. Hurdanın içindeki bakır, paslanmaz ve alüminyumun geri kazanımını da aynı tesiste gerçekleştiriyoruz.
Eğitim hayatınız sizi işe nasıl hazırladı? İş hayatınızda kilometre taşları neler oldu?
2009'da George Washington Üniversitesi, Ekonomi ve Finans bölümünden mezun oldum. Daha sonra 2019'da Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi'nde Yüksek Lisansımı tamamladım. 2008 - 2009 yılları arasında Deloitte Turkey'de çalışmaya başladım. 2009 - 2013 yılları arasında Tosyalı Holding, Ortadoğu'da Satış Direktörü olarak çalıştım. Birçok Tosyalı şirketinde farklı görevler aldım. Bugün de Tosçelik başta olmak üzere farklı Tosyalı şirketlerinde yönetim kurulu ve icra kurulu üyesi olarak görevler üstleniyorum. Her biri benim için ayrı bir kilometre taşı. Okulda öğrendiklerimi işin mutfağına girerek pratikle birleştirdim. Bununla birlikte dünyayı da yakından takip ediyorum ve bu da beni çok besliyor. DEİK çatısı altında da daha önce Moritanya İş Konseyi Başkanlığı ve 2017 - 2021 yılları arasında iki dönem boyunca DEİK / Türkiye - Japonya İş Konseyi Başkanlığı görevlerini yürüttüm. Ayrıca uzun yıllardır Karadağ Hatay Fahri Konsolosluğu görevini de yürüterek iki ülke arasındaki sosyal ve ticari ilişkilerin geliştirilmesine elimden geldiğince katkıda bulunmaya çalışıyorum. Kısa bir süre önce de DEİK Türkiye - Belçika İş Konseyi Başkanı olarak görev yapmaya başladım. Buradaki çalışmalarımın da iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin gelişmesine önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum.
İş dışında yapmaktan hoşlandıklarınız ve hobileriniz hakkında neler anlatmak istersiniz?
Sanat eserlerine meraklıyım. Daha yolun başındayım ama ileride kendi kişisel koleksiyonumu oluşturmak istiyorum. Ayrıca İskenderunlu olmamın da getirdiği bir etkiyle tam bir deniz tutkunu olduğumu söylemeden geçemeyeceğim.