07.04.2022 - 13:52 | Son Güncellenme:
ENGİN UĞUR AĞIR
1 952’de temelleri atılan İnci Holding, bugün dünya otomotiv sektörünün önde gelen şirketleri arasında... 3 bin çalışanı ve 10 şirketiyle ürünlerinin yüzde 60’ını 100’den fazla ülkeye ihraç ediyor. Dünyanın birçok ülkesinde araçlar İnci Holding’in Manisa’da ürettiği akü ve jantlarla ilerliyor. Türkiye ekonomisine katkılarını İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Neşe Gök’le konuştuk.
2021 yılı nasıl geçti? 2022 yılı nasıl başladı?
İnci Holding 70 yıldır Türkiye için değer yaratan, üretiminin yüzde 60’ını 100’ün üzerinde ülkeye ihraç eden bir şirket. Grup olarak 2021’de hedeflediğimizden daha yüksek oranda, iki haneli büyüme sağladık. 2022 yılında geleceğe uyumlanmak için, geleceğin işlerine ve teknolojiye yatırım yapmanın gündemimizde önemli bir yeri olacak. Mevcut faaliyet alanlarımız ile sinerji yaratabileceğimizi düşündüğümüz enerji depolama, otomotiv teknolojileri, mobilite ve endüstri 4.0 alanlarındaki yeni yatırım fırsatlarını değerlendirmek istiyoruz.
Radarınızdaki yeni yatırımları biraz açar mısınız?
Bize yeni pazar ve yeni teknolojiler sağlayan ve büyüme hızımızı artıran stratejik ortağımız GS Yuasa ile akü üretimi alanında hem endüstriyel, hem de otomotiv ürün gruplarında büyümeyi hedefliyoruz. Brezilyalı ortağımız Maxion ile kapasite yatırımlarıyla faaliyet gösterdiğimiz 4 fabrikada jant üretim kapasitemiz yılda toplam 12 milyon adede yükseldi. 5’inci fabrikanın açılışını bu yıl yapacağız. Ülkemizde ve bölgemizde, binek ve ticari araçlar için alüminyum ve sac jantları aynı yapı altında üreten tek tedarikçi konumundayız. Otel ekipmanları üretimi yaptığımız ISM Minibar şirketimiz tarafında da yatırımlar planlıyoruz. Yusen İnci Lojistik şirketimiz de hızlı bir ivme ile büyümesini sürdürüyor. Buradaki ortağımız dünyanın en büyüklerinden Japon lojistik firması Yusen ile 2014 Eylül ayından itibaren depo ve tedarik zinciri alanlarında yeni yatırımlar planlamaktayız.
Neşe Gök, İnci Holding’in temellerinin dedesi Cevdet İnci’nin çalışkanlığı, işe olan tutkusu ve azmi ile atıldığını sık sık vurguluyor
Melek yatırıma devam
Melek yatırımcı kimliğinizi de biliyoruz... Bireysel olarak da yaklaşık 4 senedir lisanslı bir melek yatırımcıyım. Şimdiye kadar başta Dekopasaj (ikinci el mobilya pazaryeri), Pabbler (seyyahların bavullarındaki boş alanı kullanan bir lojistik hizmeti), Urla Digital Agriculture (Dikey tarım teknolojileri geliştiricisi), Temizlikyolda (Evde temizlik hizmetleri programları), Goodsted (Sosyal ve çevresel etki yaratma konusunda işbirliği platformu) ve Nebyan Doğal (sürdürülebilir et üretimi) olmak üzere 10’a yakın girişime yatırım yapma fırsatım oldu.
Yatırımlar teknolojiye
Ar-Ge çalışmalarınız nasıl gidiyor? Hangi somut sonuçlar elde ediliyor?
Yeni nesil araçlara yönelik mikrohibrit, start stop aküler ile uzun ömürlü enerji depolamaya yönelik endüstriyel tip aküler ve bu akülere yönelik akü yönetim sistemleri gibi yenilikçi projeler üzerinde Ar-Ge faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Japon ortağımızın da bilgi havuzuyla gücümüze güç katarak, 5 yılda 300 milyon TL yatırım yaptık, yatırım rakamının yüzde 50’sini teknoloji gelişiminde kullandık.
Elektrikli otoyla güneşe ‘yolculuk’
Elektrikli otomobil bataryaları konusunda çalışmalarınız neler?
İnci GS Yuasa’da, elektrikli araçlarda bataryanın sahip olduğu önemin bilincinde olarak elektrikli araç bataryalarına yönelik gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Elektrikli araçta seri üretime geçilmesi ve üretilen araç sayısının yatırıma değer sayıya ulaşması halinde Türkiye’de yatırım yapma şansımız var. Japon ortağımızın bu konuda deneyimi ve bilgi birikimi mevcut, dolayısıyla bu alanda gelişmeleri gündemimizde tutuyoruz. Sektörün ilki olarak hayata geçen İnci GS Yuasa Ar-Ge Merkezi; enerji depolama sistemlerine, otomotiv sektörünün ve müşterilerinin beklentilerine ve ayrıca güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik çalışmalar yürütüyor. Bunların yanı sıra elektrikli ticari araç filoları için özel şarj sistemleri, enerji depolama ve mikro şebeke çözümleri alanında faaliyet gösteren ABD merkezli teknoloji şirketi Rhombus şirketine yatırım yaptık.
Kuşaktan kuşağa aktarılıyor
İnci Holding’de siz 3. kuşağı temsil ediyorsunuz. Nesiller arası nasıl bir tecrübe aktarımı oluyor?
Aslında her şey ailede başlıyor. Kadınların iş hayatından uzak tutulmadığı aksine işin tam merkezinde yer aldığı bir ailede doğdum. Annem kendimi bildim bileli hep çalıştı, teyzelerim de öyle. Ben üniversiteden mezun olup ilk işe başladığımda, dedem kolunu omzuma atıp beni bir departmana götürdü, “Buyurun” dedi, “Başlayın yetiştirmeye”. Zamanla, çalışarak, başararak, hatalar yaparak ama hep dedemden ve ailemizin diğer çalışan üyelerinden görerek öğrendim. Dedemin küçücük bir ticarethaneden 3 bin kişinin çalıştığı holdinge yürüdüğü yolculuğunda teyzelerimin her birinin İnci Holding’in harcına karışmış alın teri hikâyelerini dinleyerek, onların yorulmak bilmeden çalışmalarını izleyerek büyüdüm ben. Zaman içinde elini tutarak yol aldıkları dedeme omuz verdiklerinde, onun yükünü sırtladıklarına tanıklık ettim. Onlar zaferde de yenilgide de şirkette hep dedemin yanında, hep en öndeydi. Teyzelerimden çok şey öğrendim. Şimdi ise ben 2. kuşaktan aldığım tüm öğretileri, 3. kuşak olarak günümüzün dijitalliği ile harmanlayarak daha ileri taşımaya çalışıyorum.
‘Konfor alanından çıkmak lazım’
“Kabuğunu kırmayı seven” yapıda bir insan olduğunuzu biliyoruz. İş hayatında edindiğiniz tecrübelere dayanarak başarıya giden yolu tarif edebilir misiniz?
Çalışmayı çok seviyorum, her zaman pozitif düşünüyorum. Risk alabiliyorum ama yönetilebilir risk alıyorum. Bu benim ve ekibimin sınırlarımızı zorlamamızı sağlıyor. İşe ilk başladığımda hemen bir müdürlük ve altıma araba verilmedi. Fabrika servisi ile gidip geldim işime, izin kâğıdı ile izin kullandım. Zarf içinde maaşımı alıp, departmanca ortak kullanılan bilgisayardan işlerimi yaptım. Böylece bu sektörün bütün kademelerinde çalıştım ve edindiğim geniş tecrübe, bilgi birikimi sayesinde başarılı olduğumu söyleyebilirim. Hangi konumda olursam olayım bilgimi paylaşırım. Eleştiriye her zaman açık olmuşumdur. Kapım daima herkese açıktır. Çünkü dinlemenin ama işitmenin değil gerçekten dinlemenin başarının önemli bileşenlerinden biri olduğuna inanıyorum. İyi dinlemenin doğru karar vermenin sırrı olduğuna inanıyorum. Kendi fikrimi ilgili herkesin düşüncelerine göre şekillendiririm ve en son nihai kararımı dile getiririm. Evet, ben kabuğunu kırmayı seven yapıda bir insanım. Alışılagelmişi sorgulamayı, konfor alanından çıkıp zihnen ve bedenen kendimi zora sokmayı, sınırlarımı zorlamayı çok severim. Hayatta kalmak, ne akla, ne güce, ne hıza bağlıdır. Hayatta kalmak için en önemli yetenek, adaptasyon yeteneği.