Sahne Afrika’nın kraliçesinin

Kidjo, performans sanatçılarından oluşan bir ailede doğdu. Babası bir müzisyendi ve annesi bir koreograf ve tiyatro yönetmeni olarak çalıştı. Kidjo, altı yaşındayken annesinin tiyatro grubunda sahne almaya başladı ve erkek kardeşleriyle birlikte kurdukları grupta şarkı söyledi. 20 yaşına geldiğinde profesyonel bir şarkıcıydı. İlk albümü “Pretty”yi 1988’de kaydetti. 1983’te Kidjo, canlı bir müzik topluluğu ve deney yapabileceği sayısız müzik stiliyle karşılaştığı Paris’e taşındı Paris’te daha sonra evleneceği Fransız yapımcı, besteci ve basçı Jean Hebrail ile de tanıştı. Şehirdeki ilk yılları caz eğitimi almak ve çeşitli yerel gruplarla sahne almakla geçti. Hollandalı piyanist Jasper van’t Hof ile birlikte onun caz grubu Pili-Pili ile birlikte şarkı söyledi ve şarkılar yazdı.

Birkaç yıl sonra Kidjo Pili-Pili’den ayrıldı. Amerikalı caz müzisyeni Branford Marsalis ve Afrikalı sanatçılar Manu Dibango ile Ray Lema’nın yer aldığı Logozo’yu (1991) kaydetti. Evsizlik, çevre, özgürlük ve entegrasyon gibi küresel meseleleri ele alan şarkılarla “Logozo” uluslararası bir başarıydı. Daha sonraki yıllarda şöhreti giderek arttı.

Kadın ve çocuk savunucusu

Kidjo’nun sonraki albümleri de müzikal füzyon egzersizleriydi ve caz, hip-hop, zouk, Zairean rumba, samba, salsa, funk, gospel, Kamerun makossa ve çeşitli Benin gelenekleri dahil olmak üzere bir dizi türü birleştirdi. Kidjo, kadınlar ve çocuklar için eğitim ve sağlık hizmetlerinin açıksözlü bir savunucusuydu. 2002 yılında UNICEF onu iyi niyet elçilerinden biri olarak atadı. 2013 yılında Uluslararası Yazarlar ve Besteciler Dernekleri Konfederasyonu’nun dört başkan yardımcısından biri seçildi. Kidjo ayrıca bir anı kitabı yayınladı. Bu arada “Aslan Kral”, “Street Fighter” gibi 18 filmin soundtrack’lerine imza attı.

İşte bu harika kariyere sahip ‘Afrika’nın kraliçesi’ lakaplı Kidja, 6 Eylül’de İKSV’nin düzenlediği İstanbul Caz Festivali kapsamında Esma Sultan Yalısı’nda olacak. Kaçırmayın! Bizden söylemesi..