Kültür SanatRenkli, eğlenceli ve hafif

Renkli, eğlenceli ve hafif

09.01.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:

Paul Thomas Anderson, eleştirmen birliklerinin övgülerle karşıladığı ve Oscar yarışında da iddialı olan yeni filmi “Licorice Pizza”da adı konulmamış bir ilişkiden yola çıkarak 70’lerde geçen bir büyüme hikâyesi anlatıyor.

Renkli, eğlenceli ve hafif

Müjde Işıl - En başından söyleyelim… Ülkemizde orijinal ismiyle vizyona giren “Licorice Pizza” meyan kökü pizza anlamına geliyor. 70’lerde çok rağbet gören ama bugün sadece anılarda kalmış bir plak dükkânı zincirinin ismi Licorice Pizza. Filmde o plak dükkânı da yok, meyan kökü pizza da… O yılların Kaliforniya’sında geçen “Licorice Pizza” adı konulmamış bir ilişkinin ekseninde klasik ve eğlenceli bir büyüme hikâyesi anlatıyor.

Haberin Devamı

Filmin başkahramanları Gary ve Alana… 15 yaşındaki Gary bir yandan filmlerde figüranlık yaparken bir yandan da annesiyle birlikte ticaretle uğraşıyor. Hedefi bir şekilde ticarette tutunmak ve paralı bir iş insanı olmak. Ondan 10 yaş büyük Alana ise filmlerde rol kapmak için çıkış yolları arayan ve bu şekilde ailesinden bağımsızlığını ilan edeceğinin farkında olan azimli bir genç kız. Gary, Alana’ya evleneceği kız gözüyle bakıyor ama dönemin şartları ve bireysel hedefleri ilişkilerini sürekli sekteye uğratıyor.

2017 tarihli “Phantom Thread”den sonra Paul Thomas Anderson’ın yeni filmini perdede görebilmek heyecan verici. Ancak insan ruhundaki karanlık, tekinsiz bölgelerde gezinmeyi seven Anderson, “Licorice Pizza”da sanki kendine tatil molası vermiş gibi görünüyor. Romantik komedimsi bu büyüme hikâyesi için, Anderson imzası olmasa ortalama bir sinemacının elinden çıkmış demek yadırgatıcı olmaz. Anderson’ın derinlikli karakterleri yerini ergen tavırlarına, ardı arkası kestirilemeyen kötücül adımlar yerini “gülelim eğlenelim”e, izledikten sonra hâlâ zihinde devam eden sahneler de yerini “izle unut”a bırakmış biraz. Sadece seyircinin Anderson’dan beklentisiyle değil, Anderson’ın da kendi sinemasıyla uyuşmazlığı hâkim “Licorice Pizza”da. Evet, hoş ve sempatik bir gençlik filmi ama Anderson’ın olgun bakış açısından bağımsız oluşu başlıca dezavantajı. Belki sinemadaki ilk yıllarında çekseydi aradaki bu fark hissedilmeyebilirdi.

Haberin Devamı

Amerikan referanslarıyla süslü

Peki, nasıl oluyor da “Licorice Pizza” senaryosuyla eleştirmen birliklerinden bunca övgü ve ödül kazanmayı başarıyor ve Oscar için de favori gösterilebiliyor? Anderson’ın kişisel ve nostaljik dokunuşlarının özellikle ABD’de karşılık bulduğu anlaşılıyor. Richard Nixon’ın başta olduğu dönemin kaç nesli nasıl etkilediği malum. Film de ABD özelinde etkisini bu şekilde büyütüyor. Anderson kendi çocukluğunun geçtiği bölgeyi ve dönemi, özellikle Amerikan seyircisi için Amerikan ve Hollywood referanslarıyla süslü lokal bir zaman makinesina çeviriyor bu filmle. Hem nostalji hem de büyüme hikâyesi sevenlerin de filmde kendilerinden epey ortak tema bulduğu da anlaşılıyor.

Haberin Devamı

Anderson, oyuncu kadrosunu kurarken hayli riskli bir yol denemiş bu sefer. Tecrübeli isimlerle çalışmasına alıştığımız yönetmen, ilk kez sinemada oyunculuk deneyimini gerçekleştiren genç isimlere rol vermiş. Aslında her ikisi de yönetmenin yakından tanıdığı isimler. Gary’yi, Anderson’ın çok kez birlikte çalıştığı ve 2014’te vefat eden Philipp Seymour Hoffman’ın oğlu Cooper Hoffman canlandırıyor. Alana rolünde ise Haim müzik grubunun üyesi Alana Haim var. Anderson’ın Haim’in birçok müzik klibini yöneten isim olduğunu da ekleyelim. Yönetmen iki oyuncudan da iyi performans almış. Hoffman ergenlikte debelenen Gary’nin gelgitlerini, Alana da şartların sürekli sekte vurduğu hedeflerini değiştirip yoluna devam eden azimli adaşını başarıyla yansıtıyor. Filmde Alana’nın ailesini, gerçek hayattaki ailesi canlandırıyor. Kadroda Sean Penn ve Bradley Cooper’ın yanı sıra ünlü yönetmenler Safdie Kardeşler’den Benny Safdie, Leonardo DiCaprio'nun babası George DiCaprio, Steven Spielberg ve Kate Capshaw’ın kızları Sasha ile Destry Allyn Spielberg de rol alıyor.

Haberin Devamı

Sözün özü, klasik büyüme hikâyesi ve gençlik dozlu romantik komedi sevenleri memnun edebilecek bir film “Licorice Pizza”. Pandeminin kararttığı hayatlarımıza renk ve dinamizm katan bir deneyim olarak da yorumlanabilir. Filmde oyuncuların performansı da takdire şayan. Ama bu tarz filmler sürekli karşımıza gelirken, Paul Thomas Anderson’ın özgün bakışından “ağır” hikâyeler seyretmeyi beklemek de hakkımız. Ve o hakkımızı şimdilik saklı tutuyoruz.