Kültür SanatOscar'ın başrolünde sürpriz ve tokat

Oscar'ın başrolünde sürpriz ve tokat

29.03.2022 - 07:00 | Son Güncellenme: 29.03.2022 - 09:08

#Oscar #Sanat

94. Oscar Ödülleri “CODA”nın zaferiyle sonuçlanırken Will Smith’in Chris Rock’a attığı tokat, ödüller kadar konuşuldu.

Haberin Tüm Fotoğrafları

KÜLTÜR SANAT SERVİSİ - Oscar sezonunun başından itibaren yaklaşık bir ay öncesine kadar yarışın favorisi olarak “The Power of the Dog” görülüyordu. Hatta “Nomadland”den sonra iki sene üst üste En İyi Film ve Yönetmen Ödülleri’nin kadın yönetmenin eserine verileceği için Oscar’da bir rekora imza atılacağı konuşuluyordu. Ne de olsa tam 12 dalda Oscar adaylığı kazanmıştı “The Power of the Dog”. Ödül tarihi yaklaştıkça platform filmi olması dezavantaj gibi görülmeye başlandı. Jane Campion’ın Critics' Choice’ta (Eleştirmenlerin Seçimi Ödülleri) yaptığı konuşma ise tuz biber ekti. Campion, Venus ve Serena Williams’a (“King Richard” filmi onları anlatıyor) “Muhteşemsiniz ama benim kadar erkeklere karşı oynamak zorunda kalmadınız” dedi ve sonrasında pişman olup özür diledi. Ama beyaz bir kadının sinemada cinsiyetçilikle savaşmasını, siyah kardeşlerin spor dünyasında ırkçılık ve cinsiyetçilikle mücadelesiyle kıyaslaması “The Power of the Dog”ın ipini çekmiş oldu. Ve film törenden sadece En İyi Yönetmen Ödülü ile döndü. İstatistiklere göre “The Power of the Dog”, 1968’de “The Graduate”ten (yedi dalda aday olmuştu) beri sadece En İyi Yönetmen Ödülü kazanan ilk film oldu. 10 dalda aday olan “Dune”, teknik dallarda kazandığı altı ödül ile geceden gizli şampiyon olarak ayrıldı.

Haberin Devamı

“CODA”NIN ZAFERİ

“The Power of the Dog”ın yavaş yavaş favori olmaktan uzaklaşması, En İyi Film için iki “seyirci dostu” filmin sürpriz yaparak öne çıkmasını sağladı. Sundance’ta Seyirci Ödülü kazanan “CODA”, 2014 yapımı Fransız filmi “La famille Bélier”in yeniden çevrimiydi. İşitme engelli ailenin tek duyan üyesinin kendi ayakları üzerinde durmasını anlatan filmin rakibi ise Kenneth Branagh’ın çocukluğundan uyarladığı “Belfast”tı. Belli ki Akademi üyeleri oylarını, daha duygusal ve gözyaşı garantili “CODA”dan yana kullandı. Böylece En İyi Film Oscar’ı yine bir kadın yönetmenin (Sian Heder) filmine gitmiş oldu. En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu Ödülü de bu filmdeki performansıyla işitme engelli Troy Kotsur’un oldu. Filmde Kotsur’un eşini canlandıran Marlee Matlin ise 1987’de “Children of a Lesser God” ile En İyi Kadın Oyuncu dalında Oscar kazanmış ve bu ödülü alan ilk işitme engelli oyuncu olmuştu. Kotsur ile birlikte En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu seçilen Ariana DeBose, En İyi Kadın Oyuncu seçilen Jessica Chastain ve En İyi Erkek Oyuncu seçilen Will Smith’in ilk Oscar’larını kazandıklarını da belirtelim.

Haberin Devamı

MİLLİYET’İN TAHMİNLERİ TUTTU

Pazar Eki’mizde yaptığımız Oscar tahminlerinde, yazarlarımızdan Burçin S. Yalçın’ın En İyi Film başta olmak üzere beş ana kategorideki tüm tahminleri tuttu.

OFANSİF MİZAHA KARŞI DEFANSİF TOKAT

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali başlar başlamaz Ukrayna’ya gidip belgesel çeken Sean Penn, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin Oscar Töreni’nde konuşturulmaması hâlinde tüm katılımcıları töreni boykota çağırmıştı. Kazandığı iki Oscar heykelciğini de eriteceğini açıklamıştı. Ancak törenin organizatörleri tarafından Zelenski’nin konuşma yapması onaylanmadı. “The Godfather”ın 50. yılı vesilesiyle sahneye çıkan Francis Ford Coppola’nın konuşmasını “Yaşasın Ukrayna” diyerek bitirmesi, törenin hatırda kalan önemli anlarından biri oldu. Ancak bunu gölgede bırakan bir olay yaşandı.

Gecenin skandalı Will Smith’ten geldi. Bir süredir saç dökülmesi sorunu yaşayan ve bu nedenle saçlarını kazıtan eşi Jada Pinkett Smith’in dış görünüşünü ofansif mizah konusu yapan Chris Rock’a sinirlenen Smith, sahneye girerek Rock’a tokat attı.

Haberin Devamı

Ödül konuşmasında özür dileyen ve pişmanlığını dile getiren Smith’in davranışı, Akademi tarafından da “hiçbir şekilde şiddete göz yummuyoruz” mesajıyla kınandı. Akademi’nin ödülü Smith’ten alma ihtimali gündemde. Ofansif mizahın hassasiyetlere dokunmadaki sınırsızlığının sanatın kapsayıcılığı ile örtüşüp örtüşmemesi ve erkeğin “sen ha, benim eşime ha” diyerek kadını koruma adına şiddete başvurmasının her sosyal statüde saçma bir gerekçeye bürünmesi, uzunca bir süre tartışılacak.