Kültür SanatKaçırılmayacak filmler listesi

Kaçırılmayacak filmler listesi

10.04.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:

Bu yıl 41.si düzenlenen İstanbul Film Festivali’nin programında 43 ülkeden 135 uzun ve 22 kısa metrajlı film gösterilecek. Programdan seçmeler bu yazıda…

Kaçırılmayacak filmler listesi

MÜJDE IŞIL  - İstanbul Film Festivali bu sene 41. kez sinemaseverleri, dünya sinemasıyla bir araya getiriyor. 19’una kadar süreceği açıklanan ama yoğun talep sonucu 20 Nisan’a da gösterimler eklenen festivalde 14 bölümde 43 ülkeden 164 yönetmenin filmi gösteriliyor. Program, 135 uzun ve 22 kısa metrajlı filmden oluşuyor. Gösterimler Beyoğlu’nda Atlas 1948, Beyoğlu Sineması, Pera Müzesi Oditoryumu, Nişantaşı’nda CineWAM Premium+ City's (Salon 3 ve Salon 7) ve Kadıköy’de Kadıköy Sineması ile Kadıköy Belediyesi Sinematek/Sinema Evi’nde yapılıyor. Programdan öne çıkan filmleri sizler için seçtik. 

Haberin Devamı

“Il buono, il brutto, il cattivo/İyi, Kötü ve Çirkin”: Sergio Leone başyapıtlarını beyaz perdede izleme deneyimi asla kaçırılmaz. Leone retrospektifindeki yedi film arasında “İyi, Kötü ve Çirkin” özellikle mutlaka seyretmelisiniz. Müziği, oyunculukları, her karesi efsane. 

“The Godfather/Baba”: Vizyona girişinin 50. yılında ABD’de yeniden sinemaseverlerle buluşmasına imrenerek bakarken İstanbul Film Festivali, restore edilmiş 4K kopyası ile buluşturuyor bizi. Kaç kuşak televizyonda izledikten sonra perdede bu deneyime tanık olmak, bizi de efsaneye dönüştürebilir. 

“Kerr”: Tayfun Pirselimoğlu’na geçen sene Antalya Film Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü kazandıran “Kerr”, kafa kurcalayıcı ve merak uyandırıcı, dört başı mamur bir distopik evren kuruyor. Pirselimoğlu sinemasını, özellikle de “Yol Kenarı”nı sevenler “Kerr”i daha fazla beğenecek. 

Haberin Devamı

“Alcarràs”: “93 Yazı” ile tanıyıp sevdiğimiz Carla Simón, o çocuk ruhlu ve samimi tarzını tekrarlıyor. Bu sene Berlin’den Altın Ayı ile dönen “Alcarràs”da, çiftçi bir ailenin toprakları için mücadelesini anlatıyor. Simón, çocuklarla çalışmakta ne kadar başarılı olduğunu bir kez daha ispatlıyor. 

“Klondike”: Sundance Film Festivali’nin Dünya Sineması Bölümü’nde yarışan ve Maryna Er Gorbach’a En İyi Yönetmen Ödülü kazanan “Klondike”, Ukrayna’da yaşananlara kadın gözünden bakıyor. Görüntü yönetimiyle de dikkat çeken film, coğrafi bir haykırış ve kadınlara adanmış bir cesaret manifestosu. 

“Vortex”: Gaspar Noé filmlerine tahammül zordur ama “Vortex” başka türlü bir yapım. Yakın zaman önce beyin kanaması geçiren ve ardından da Kovid-19’a yakalanan Noé, yaşama farklı bir pencereden bakıyor. Hikâyenin merkezinde demans sorunu yaşayan yaşlı bir çift var. Üstelik eşlerden birini, uzun yıllar sonra oyuncu olarak perdeye gelen hem de başrole çıkan efsanevi yönetmen Dario Argento canlandırıyor. 

“Ta farda/Yarına Kadar”: Bu yıl İstanbul Film Festivali Uluslararası Jürisi’nde yer alan Ali Asgari imzalı yapım, İran sinemasında sevdiğimiz tüm unsurları barındırıyor. Kadın özgürlüğüne karşı yasakları eleştiri, ahlakçı görünümlü toplumla yüzleşme, adım adım artan gerilim ve gerçekçi bir anlatım. Film, evlilik dışı çocuğunu kendi annesi ve babasından saklamak için uğraşan Feriştah’ı takip ediyor. 

Haberin Devamı

“Rimini”: Berlin Film Festivali’nde eleştirmenlerin övgüleriyle karşılanan yapım, Avusturyalı sinemacı Ulrich Seidl’ın imzasını taşıyor. Rimini kasabasında turistlere şarkı söyleyerek yaşamını idame ettiren, yıldızı sönmüş şarkıcı Richie Bravo’nun hikâyesi, hüzün sevenleri cezbedebilir. 

“Peter von Kant”: François Ozon, İstanbul Film Festivali’nin sevilen ve daimi yönetmenlerinden. Berlin Film Festivali’nin açılış filmi olan “Peter von Kant”ta, çok sevdiği Rainer Werner Fassbinder’in 1972 yapımı filminin yeniden çevrimine imza atıyor. Orijinal filmdeki cinsiyetleri değiştiriyor ve Isabelle Adjani ile Denis Ménochet’den gayet iyi performanslar alıyor. 

“Nitram”: Geçen sene Cannes’da Caleb Landry Jones’a En İyi Erkek Oyuncu Ödülü getiren ve Avustralya Televizyon Sanatları ve Sinema Akademisi’nin neredeyse tüm ana ödüllerini toplayan yapım, Avustralya tarihinin en kanlı olaylarından Port Arthur Katliamı’na odaklanıyor.