22.09.2008 - 20:53 | Son Güncellenme:
Esengül Metin
Gittikçe kaynakları tükenen, kirlenen dünyanın yükselen değerlerinden biri haline gelen kurumsal sosyal sorumluluk, sadece şirketler için değil, iş hayatına atılmaya hazırlanan geleceğin liderleri için de büyük önem taşıyor. Çünkü şirketler artık işe alacakları kişilerin CV’sinde en az bir sosyal sorumluluk projesinde yer alıp almadığına dikkat ediyor. Bunun nedeni sadece seçecekleri yöneticilerin toplumun sorunlarına duyarlılığını görebilmek değil; sosyal sorumluluk projelerinde görev alan kişilerin sorunlara çözüm odaklı yaklaşabilme yetisinin, takım çalışmalarına yatkınlığının daha güçlü olduğunun da düşünülmesi.
Öğrencilerinin iş dünyasına bir adım önde başlamasını sağlamak için kolları sıvayan üniversiteler de sosyal sorumluluğu hem teorik hem de pratik olarak eğitim müfredatlarına eklemeye başladı. Birçok okul, sosyal sorumluluk derslerini zorunlu dersler arasına koyarken bazı okullar da kurduğu kulüpler aracılığıyla öğrencilerinin mezun olmadan en az bir projede görev almasını sağlıyor.
Öğrenciler ise okulda gördükleri sosyal sorumluluk dersleriyle ve yer aldıkları projelerle toplumun yaşadığı sorunları daha iyi kavradıkları, çözüm önerileri üretebilmek adına ufuklarının açıldığı fikrinde birleşiyor.
SORUN DEĞİL, ÇÖZÜM ODAKLI
Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri ve Kültürel Miras Yönetimi Yüksek Lisans Öğrencisi, Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı Gönüllü Üyesi Senem Güler, bugüne kadar okulda pek çok sosyal sorumluluk projesinde yer almış. Şimdi de Kültür Karıncaları Projesi kapsamında ilköğretim 6. sınıf öğrencileriyle tarihi mekânları gezerek onlara kültürel mirası korumanın önemini anlatıyor. Güler, “Sosyal sorumluluk projesinin oluşum basamaklarını görebilmek, işleyişlerini incelemek ve aktif bir çalışma içinde bulunmak hayata hazırlanan biri için çok önemli. Hem toplumla daha iç içe oluyoruz hem de takım halinde çalışmayı öğreniyoruz” diyor.
Çalışgan, başlarda zorunlu olduğu için aldığını söylediği sosyal sorumluluk dersini, hem toplumu daha iyi anlama hem de bireysel inisiyatifi kullanabilme açısından büyük bir şans olarak değerlendiriyor:
“Toplumda ‘eksik’ ya da ‘yanlış’ olduğunu düşündüğüm bazı durumlara karşı daha fazla duyarlılık göstermeye başladım. Şimdi sorunlar üzerine tartışmaktan öte, çözüm üretmeye başladığımı hissediyorum. Bu aynı zamanda kişisel gelişim açısından büyük fayda sağlayan bir ders.”
2 bin 454 öğrenci
Sabancı Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri Koordinatörü Tara Hopkins: “Sabancı Üniversitesi ‘Toplumsal Duyarlılık Projeleri’ dersi, öğrencilerin yaşadıkları topluma karşı sorumluluklarını bir takım çalışması içerisinde ve aynı zamanda bireysel inisiyatiflerini de ele alarak gerçekleştirmelerini amaçlıyor.
Üniversitenin ilk senesinde kredisiz zorunlu bir ders olarak alıyor öğrenciler bu dersi. Takımlara ayrılan öğrencilere projelerin özel alanına göre (çocuklar, yaşlılar, engelliler, mülteciler) eğitimler veriliyor öncelikle. Okulumuzda, ‘Engellilere Destek Projeleri’, ‘Yaşlılara Destek Projeleri’, ‘İnsan Hakları Projeleri’ gibi bugüne kadar yaklaşık 500 toplumsal duyarlılık projesi gerçekleştirildi. Bu projelerde toplam 2 bin 454 öğrenci görev aldı. Şu an 170 proje devam ediyor.”
Zorunlu ders
Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan: “Yaşar Üniversitesi bu yıl ilk kez öğrencilerine zorunlu olarak sosyal sorumluluk dersleri verecek. Bu dersler kampus içi ve dışındaki hayatı bütünleştirerek, gençlerin dış dünyaya karşı kendilerini sorumlu hissetmelerini sağlayacak. Bunun dışında kişisel gelişimlerine faydalı olup iş dünyasında da önemli bir kriter olan takım çalışmasına yatkınlıkları da artacak.”
‘Haklar’ı öğretiyorlar
İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Kliniği Koordinatörü, Öğretim Görevlisi İdil Elveriş: “Hukuk Kliniği projesi kapsamında iki farklı ders sunuluyor. Bunlardan ‘Günlük Hayatta Hukuk Kliniği’ dersi kapsamında öğrencilerimiz, Dolapdere’de bulunan bazı ilköğretim okullarında sekizinci sınıf öğrencilerine her yıl on hafta boyunca temel hukuki kavramlar konusunda dersler verdi. Bu sene ise tutuklu ve hükümlülerle bir araya gelerek onlara temel hak ve özgürlükler, anayasa, kadına karşı şiddet gibi konularda on hafta süresince hukuki bilgiler sundular. ‘Özel Hukuk Kliniği’ dersi kapsamında ise maddi yetersizliklerden dolayı hukuki yardım alamayan vatandaşlarımıza ücretsiz olarak hukuki bilgi veriliyor. Bu derslerin temel amacı öğrencilerin sosyal sorunlara duyarlı birer hukukçu olarak yetişmelerini sağlamak. Öğrenciler de teoriden çok uygulamanın yararına inandıkları için, hayatları boyunca anlatabilecekleri ve yararlanabilecekleri tecrübeler ediniyor.”
Toplumla birleşmek
Yeditepe Üniversitesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Elif Yolbulan Okan: “İşletme bölümünde sosyal sorumluluk dersine beş yıl önce başladık. Bu ders geleceğin liderleri olacak öğrencilerimizin toplumla birleşmesi, şikâyet etmeden sorunlara çözüm odaklı yaklaşmalarına katkı sağlanması adına önemli.
Çocuklarla çalışılan projeleri tercih etmekle birlikte, huzurevlerinde görev alan, engelli insanlara iş bulmak için çalışan, okul restorasyonu yapan, ücretsiz kültür gezileri düzenleyen, çevre ve hayvan konularında proje yapan öğrenciler var. İngilizce, matematik gibi müfredat konularında ilköğretim öğrencilerine dersler veriyorlar. Yine Kars, Van ve Urfa illerinde de yürütülen Toplumsal Cinsiyet Projesi’nde de görev alan öğrenciler var.”
Sürdürülebilir bir dünya
Kadir Has Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Ofisi Koordinatörü Burçin Karagemicioğlu: “Kurumsal sosyal sorumluluk dersi lisans bölümlerinde okuyan öğrenciler için 3 yıl boyunca devam ediyor. Öğrencilerin derste herhangi bir projede yer almaları ve eğitim programı sonunda da konuyla ilgili bir rapor hazırlayıp sunmaları gerekiyor. Ayrıca uluslararası işletmecilik, yönetsel etik ve kurumsal yönetişim alanlarında konuyla ilgili bazı temalara yer veriliyor derste. Geçtiğimiz öğretim yılında öğrencilerimiz 20’yi aşkın projde görev aldı. Doğu Anadolu’daki bazı ilköğretim okullarına kırtasiye malzemeleri ve giyim desteği sağlanması, LÖSEV’e destek bunlardan bazıları. Amacımız, mezun olan her öğrencimizin sürdürülebilir bir dünyanın şekillenmesinde aktif rol alması.”
Önyargıları fark etmek
Işık Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Öğretim Üyesi Dr. Meltem Türköz: “Işık Üniversitesi’nde yaklaşık 2 yıldır ‘Community Involment: Theory and Practice’ adıyla sosyal sorumluluk dersi veriliyor. Derste ve okumalarda insanların birbirlerine karşı sorumluluk ve bağlarını yansıtan kültürel ve bilimsel kavramlar ele alınıyor.
Verilen ders kapsamında öğrenciler Şile’de ilköğretim ve liselerde okuyan öğrencilere kişisel gelişimleri konusunda eğitimlerle destek veriyor.
Bu ders özgüven, kendisi ve başkası hakkında farkındalığın gelişmesi yönünde öğrencilere fırsat tanıyor. Kendi önyargılarının farkında olup bunu sorgulamaya, hatta yenmeye başlıyorlar.”
3. ve 4. sınıflar alıyor
Koç Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Zeynep Gürhan Canlı: “Tüketici davranışı dersi içinde sosyal sorumluluk konusunu işliyoruz. Öğrencilerden bir kısmı, bu konu üzerinde grup proje çalışmaları yapıyor. Örneğin, tüketicilerin sosyal sorumluluk projelerini nasıl algıladıkları konusu, proje konularımızdan biri. Öğrenci projeleri dışında, sosyal sorumluluk projelerinin etkileriyle ilgili araştırmalar yapıyoruz. Bu dersi 3. ve 4. sınıftaki öğrenciler alıyor. Bence bu konudaki duyarlılığı ne kadar artırabilirsek o kadar iyi. Çünkü öğrencilerin bakış açıları gelişiyor.”
Toplumsal değerler
İstanbul Kültür Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Tülay Bozkurt: “Bu derslerde öğrencilere toplum sağlığı, toplumsal sorumluluğun psikoloji alanındaki yeri ve önemi anlatılıyor. Psikoloji bölümü geçtiğimiz yıl açıldığı için henüz bir projenin içerisinde değiliz. Ancak ilk yıldan başlayarak çeşitli sosyal hizmet kurumlarını ziyaret ettik. Bunun dışında etik ve sosyal sorumluluk tartışmalarıyla öğrencilerin ileri projelerde başarılı olmalarını sağlayacak zemini hazırlıyoruz. Sosyal sorumluluk ve sosyal duyarlılık derslerinin, toplumsal değerlere sahip insan kaynağı geliştirmek adına önemli olduğunu düşünüyorum.”
63 proje tamamladılar
Fatih Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Merkezi Koordinatörü Mehmet Tuncer Ekicioğlu: “Derslerde sosyal sorumluluğu hem teorik hem de pratik olarak öğretiyoruz. Öğrenciler isterlerse proje yapmak yerine herhangi bir sivil toplum örgütünde bir dönem boyunca staj yaparak da bu dersten geçebiliyor. Bugüne kadar 63 tane proje tamamlandı.
Projelerimiz genellikle, çocuk esirgeme kurumları, İstanbul Özürlüler Müdürlüğü’ne bağlı şubeler ve ilköğretim okullarında yürütülüyor. Varoşta bir okulda çocuklarla birlikte şarkı söylerken, lösemili çocuklarla resim yaparken öğrenciler kendilerine ait ne kadar öteki varsa onlarla yüzleşiyor ve empati kuruyor.”
Onlar Türkiye'nin en çok bilinen isimleri. Şimdi ışıl ışıl yaşayan ünlülerin hayat yolculukları hep böyle başlamadı. Kimi kaset satarken söylediği şarkılarla keşfedildi, kimi inşaatlarda çalıştı. İşte ünlülerin ilk işleri...