Startup'ta çalışmak için hangi özelliklere sahip olunmalı?

Başarmak, sanıyorum bir start-up’ta çalışmak için var olan en önemli motivasyonlardan biri. Kurumsal şirketlerde sistemler ve görev tanımları öylesine sınırlandırılmış ki, varoluş sebebi başarma isteği olan insanlar için bu sebebi unutturucu etkisi var. Kurumsal şirketlerde başarma isteği olan insanlar da var elbette ama sistemin süreçleri, kişilerin egoları, bütçenin yetmezliği gibi birçok nokta, başarma isteği ile var olan kişileri bir süre sonra sistem gibi düşünen insanlara dönüştürüyor.

Hayatta kalması ve hedeflerine ulaşması için her bir üyesinin başarma arzusuyla çalıştığı bu dinamik, stabil olmayan ve bir o kadar da kendinizi en yaratıcı ve faydalı hissedeceğiniz bir yer olan start-up’ta çalışmak için hangi kişilik özelliklerine sahip olmalısınız?

Girişimci Olmak: Sadece girişim başlatmak, girişimci olmak değildir. Aynı müteşebbislik start-up’ta çalışanlar için de geçerli, start-up’ta çalışarak sen de bu riske giriyor ve başarıya da başarısızlığa da ortak oluyorsun.

Başarma İsteği: Başarma isteği ile yanıp tutuşmanız gerekiyor, bu istek damarlarınızdan akmalı. Sadece para kazanmak olmamalı hedefiniz.

Güven: Güvenmek zorundasınız. Önce kendinize sonra tüm takım arkadaşlarınıza. Çünkü bu bir ekip işi ve herkes tek bir amaç için çalışıyor.

Öğrenmeye Açık Olmak: Çünkü bu dünyada ürün sürekli evrilir ve müşteri talebine göre sürekli değişir. Eski bildiklerini unutup yeniden sürekli öğrenme halinde olmalısın ve bundan zevk almalısın.

Kazanç: Ortalamanın altında maaş alabilirsin belki, günlük kazancına değil, gelecek kazancına odaklanmalısın, tam olarak bu konuda da girişimci gibi düşünmek zorundasın. Vizyonun günü kurtarma vizyonu olmamalı, devamlı olarak kendine yatırım yapmalısın.

Mutlu olmak: Yeri geldiğinde bir stajyerin yaptığı işi yapman gerekecek, yeri geldiğinde inisiyatif alıp riskli kararları kimseye danışmadan vermen gerekecek. Sadece çalışmak değil, değer üretmek, katma değer sağlamak farkındalığı ile çalışmak ve her bir anından mutlu olman gerekiyor. Biz Pisano’da mutlu değilsek, mutlu müşteriler yaratamayacağımıza inanıyoruz.

Takım-Samimiyet: Bu paranın satın alamayacağı bir şey. Kurumsal bir hiyerarşi olmadan, takım olarak yan yana oturmak, kılığınla kıyafetinle kendin olmana izin veren bir yerde bulunmak, kurumsal zihniyetin egosu için biraz imkansız bir deneyim.
Pisano’yu tercih ediyor olmamın arkasında, başarma isteğimi gerçekleştirebiliyor olmam, girişimci olmam, öğrenmeye açık olmam, insanlara güvenmem ve bunlara olanak sağlayan eşsiz takımım yatıyor. Bu hayallerle işe başladığım bu firmada, hayallerimin gerçekleştiğini gördüğüm için devam ediyorum.