23.02.2021 - 16:34 | Son Güncellenme:
Felsefe akımları birçok düşünceyi bünyesinde barındırmış ve çok sayıda insanı peşinden sürüklemiştir. Varoluşçuluk akımı da farklı bir düşünce ile ortaya çıkmış ve geniş bir kitleyi etkilemeyi başarmıştır.
Varoluşçuluk Nedir ve Ne Zaman Ortaya Çıkmıştır?
Varoluşçuluk, insanın önce var olduğunu ve değerleri ise kendisinin oluşturduğunu savunan bir felsefe akımıdır. Diğer ismi egzistansiyalizm olan bu düşünce akımına göre insanın geleceğini yine kendisini şekillendirecektir.
Varoluşçuluğun temel ilkeleri:
- Varoluş tek ve bireyseldir,
- Varoluş, ilk olarak varoluş sorununu araştırır ve inceler,
- Varoluş, olanaklar sunarak insandan bir tanesini seçmesini ister,
- İnsan kendi koşullarını her zaman kendi belirlemiştir.
Varoluşçuluk, 1927 yılında ortaya atılmıştır. Ortaya atan kişi ise Martin Heidegger olarak bilinmektedir. Alman düşünürün ortaya attığı bu fikir 2. Dünya Savaşı zamanlarında tüm dünyaya yayılmıştır. Yayılmasının nedeni ise Fransız romancı Sartre'nin bu düşünce akımını benimsemesi ve edebiyatta kullanmasıdır.
Varoluşçuluk Temsilcileri Kimlerdir?
Varoluşçuluk, ortaya atıldığı günden beri büyük bir ilgi ile karşılanmıştır. Bu sayede tüm dünyada yaygınlaşan bir düşünce akımı olmayı başarmıştır. Bu felsefe akımına öncülük etmiş olan çok sayıda isim vardır.
Varoluşçuluk İlkesinin En Önemli Temsilcileri
Jean Paul Sartre
Andre Gide
Franz Kafka
Samuel Beckett
Albert Camus
Varoluşçuluğun başlıca özelliği, bireyin kendi geleceğini kendisinin belirleyeceğidir. Bu akımı temsil eden kişilerde eserlerinde öncelikle insana yer vermiştir. İnsanın yapması gerekenler ve yaşadığı problemler eserlerde sıkça yer almıştır.