15.10.2017 - 12:37 | Son Güncellenme:
Muhammet BAYRAM/ANKARA (DHA)-
Anne Fatma Toyguncu’nun yaklaşık 8 yıl kabuslarla dolu kızı Melike’yi arama ve kavuşma çabaları şöyle gelişti:
Melike Toyguncu’yu 14 yaşındayken kaçırıp, 20 gün bir evde alıkoyduğu tespit edilen ve cezaevine konulan sanıklar M.A., O.M. ve C.Y., kısa sürede tahliye edilerek tutuksuz yargılandı. Kızı kayıp anne Fatma Toyguncu, Melike’yi kaçırdığı iddia edilen sanığın bir yakının kendisini aradığını ve "Melike'yi öldürüp, Sincan’ın içinden geçen 2 metre derinliğindeki dereye atmış" dediğini söyledi. Fatma Toyguncu, kızını kaçırdığı iddia edilen sanıklardan birinin de cezaevindeki koğuş arkadaşına, Melike’yi öldürüp Cimşit Mezarlığına gömdüm dediğini öğrendi.
Anne Toyguncu, kızının cesedini gelen ihbarlar üzerine önce Sincan deresinde, ardından mezarlıkta arattı. Mahkeme kararıyla mezarlıktaki 17 ayrı mezar açılıp, yapılan DNA testleri sonucu Melike’nin cesedine bir türlü ulaşılamadı.
Bu sürede baba Mahmut Toyguncu da üzüntüsünden sağlığından oldu.
Kızları için çalmadık kapı bırakmayan anne Fatma Toyguncu, katıldığı bir televizyon programına gelen telefon ihbarı üzerine gittikleri Malatya’da Melike’ye sağ olarak kavuşmanın sevincini yaşadı.
TRAVMA GEÇİREN MELİKE, 'BEN TUĞBAYIM' DEDİ
Kızı Melike’ye yıllar sonra kavuşmanın sevincini yaşayan Fatma Toyguncu, Kızım Melike aldığı darbelerle, baskı, şiddet, tehditler sonucu geçirdiği korku nedeniyle travma yaşamış. Kızım yıllarca şiddete maruz kalarak alıkonulmuş, dövülmüş, darp edilmiş madde bağımlısı haline getirilmiş. Kızım ısrarla adını Tuğba olarak söyledi. Kızımı, Aileni yok ederiz tehditlerine maruz bırakılarak adını Tuğba olarak kabul ettirilmiş. Kızım son dört aydır da Malatyada 50 yaşlarındaki bir vatandaşın evinde alıkonulmuş. Kızımı uçakla İstanbul’a getirdik, terapi aldırıp, yaralarını sarmaya başladık dedi.
ANNE VE KIZI DNA TESTİNE GİRDİ
Gördüğü travmalar sonucu adını ısrarla Tuğba olarak söyleyen Melike ile annesi Fatma Toyguncu DNA testine tabi tutuldu. Anne Toyguncu, Doğurduğum kızımın Melike olduğuna adım gibi eminim. Melike’mden umudumu kesmişken, gelen bir ihbar üzerine kızıma kavuştum, dünyalar benim oldu. Bu, bana verilen en büyük hediye. Doğurup büyüttüğüm kızım Melike’mi kokusundan anladım. Melikem nerede bir gül görse bana getirir, kapat annem gözlerini, ellerini aç. Benim annem güllerin gülü derdi. Onun yokluğunda evimin duvarları sanki hep üzerime çöküyordu. Bu yüzden oturduğumuz evi ve mahallemizi terk etmek zorunda kaldım dedi.
MELİKESİZ BENİM EVİME GÜNEŞ DOĞMADI
Melikesiz bayramların, özel günlerin gelmesini hiç istemediğini de belirten anne Fatma Toyguncu, Melikesiz benim evime güneş doğmadı. İki evladım daha vardı. Ama o evlatlarımı bağrıma bastıkça 'Melikem'e haksızlık oluyor' diye düşünüyordum. Sarılamıyorum bile o iki yavruma. Gün geldi benden kopma durumuna bile geldiler, kıskançlık başladı. 'Melike'ye anne sen bu kadar mı düşkündün? Bizi sevmiyor muydun? diye sordular. Sağ olarak kavuştuğumuz kızım Melike şimdi annesine, babasına, ablası ve abisine, yeniden sıcacık bir yuvaya kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. Onunla birlikte dünyalar da bizim oldu diyerek sevinç gözyaşı döktü.