20.11.2019 - 18:46 | Son Güncellenme:
DHA
Aksu, Akand'ın mahkemedeki tavırlarına sitem ettiği mektubunda, "Sen bana, ben sana kuşkusuz güvenmek zorundayız. Bizim olayda ciddi bir şey yok, sen de biliyorsun. Üçümüz başından sonuna kadar beraberdik. Sırf sen hatırlayamadığın için anlamsız beni suçluyorsun. Ama öyle olmadığını sen de çok iyi biliyorsun" ifadelerini kullandı. Mektubunda kamuoyu baskısı nedeniyle suçlandıklarını belirten Aksu'nun, "Ben takipteyim anbean. Sen benim dediklerimi yap" ifadeleriyle, Akand'ı yönlendirmeye çalıştığı ileri sürüldü.
'SENİ DE ŞULE GİBİ MAĞDUR GÖSTERECEKLER'
Aksu, ifadelerinde olay anında uyuduğunu söyleyen Berk Akand'a mektubunda şu ifadeleri kullanıyor:
"Olayın renginde değişen bir şey yok Berk. Sizin saçmalıklarınız yüzünden olayı saçma sapan yerlere getirdiler. Bırak artık şu 'uyuyordum' işini. 'Hatırlamıyorum' de, 'tamam kafam güzeldi' de 'o an ben de yok' dersin anlarım. Ama uyuma işi hikaye. Bana diyorsun, sen alasını yapıyorsun aslında. Sürekli seninkilerin beni saçma karalama çabaları. Seni de neredeyse zorla orada tuttuğuma getirecekler. Hatta, seni de Şule gibi mağdur gösterecekler. Yanlış yapıyorsunuz."
'TAM BİR FİYASKO'
Sanık Aksu, Berk Akand'ın mahkemede verdiği ifadede bardak yıkama sesi duyduğunu söylemesiyle ilgili de "Zaten yıkama olayı başlı başına rezalet. O kadar mesafede mümkün değil. O kapı özel, ses geçirmiyor bile. Yani senin onu 'duydum' demen tam bir fiyasko" dedi.
Onlarca sayfalık mektuplarda sanık Aksu'nun, davanın avukatlarına, mahkemeye, tanıklara ve duruşmayı izlemeye gelenlere yönelik hakaretlerde bulunduğu da görüldü.
Öte yandan, Akandın avukatları da mahkemeye mektupla birlikte sundukları dilekçede, sanık Çağatay Aksunun müvekkilleri Berk Akand'a, verdiği ifadeler konusunda baskı yaptığını; ancak müvekkillerinin bu baskılara rağmen ifadelerini değiştirmediğini vurguladı.