08.04.2022 - 22:50 | Son Güncellenme:
İHA
Sağlık Bakanı Koca, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Nisa bebeğin durumunda gelişme: Durumu beyin ölümü açısından takip edilen Nisa bebekten sevindirici haber var. Hastaneye kaldırıldıktan sonra ilk kez, ağrılı uyaranlara bilinçli olmasa da tepki veriyor. Hekimlerimiz ellerinden geleni yapıyor. Siz de dualarınızı eksik etmeyin” ifadelerine yer verdi.
HASTANEDEN AÇIKLAMA
Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesi Başhekimliğinden tedavisi devam eden Nisa bebeğin sağlık durumuyla ilgili açıklama yapıldı. Hastaneden yapılan açıklamada, “Nisa Mihriban bebeğin hastanemiz çocuk yoğun bakım kliniğindeki takibi ve mekanik ventilatöre bağlı olarak devam etmektedir. Daha önce ağrılı uyaranlara yanıt vermeyen Nisa bebek, bugün ağrılı uyarana deserebre yanıt vermiştir. Bu gelişmeyle birlikte Nisa bebeğin daha önce 3 olan Glaskow Koma Skoru, 4’e yükselmiştir. Bebeğimizin kritik durumu devam etmekle birlikte biraz ilerleme kaydetmiş olması umut vericidir. Nisa bebeğimizin sağlık durumuna kavuşması için tüm imkanlar seferber edilmiştir. Bebeğimize Allah’tan şifa diliyoruz” denildi.
NİSA BEBEĞİN ANNESİNİN SON İFADESİ ORTAYA ÇIKTI: 'İLK ÇOCUĞUMA DA BAKAMADIM'
Ebru S. ifadesinde, 2019 yılında dini nikahla Uğur T. ile evlendiğini bu evlilikten 1 buçuk yaşında bir kızının olduğunu, sürekli şiddet gördüğü için eşinden ayrılarak ailesinin evine döndüğünü, kızının ise babasında kaldığını söyledi.
"2-3 GÜN SOKAKLARDA KALDIM"
Ebru S. ifadesinin devamında şunları söyledi: "Ailemin kızımı istememesi üzerine Uğur'un ailesi kızımı götürdü. Ben daha sonra sosyal medya üzerinden M. Ç. ile tanıştım. Onunla evlilik dışı cinsel ilişki yaşadık. Hamile olduğumu anlayıp hastaneye aldırmak üzere gittiğimde bana sürenin geçtiğini söylediler. M.Ç ile görüştüğümde 'hastaneye git aldır' demişti. Bebeği aldıramayınca aileme durumu söyleyemedim. Durumun ortaya çıkmasından endişe ettiğim için ailemin yanından kaçarak Taksim'e gittim. Daha sonra iki üç gün sokaklarda kalıp devlete sığındım. Beni kadın sığınma evine götürdüler. Bu arada Ebrar Nil doğmuş, 3 aylık olmuştu."
"APARTMAN ÖNÜNE BIRAKIP ZİLLERE BASTIM"
6 ay sonra kadın sığınma evinden ayrıldığını söyleyen Ebru S. ifadesini şöyle sürdürdü: "Oradayken ismini öğrendiğim bir kadının yanında geceleri kalıp çalışabileceğim bilgisini bir arkadaşım söylemişti, ben de o kadının yanına gitmeye karar verdim. Ancak bunu söyleyen arkadaşım o kadının bebek istemeyeceğini söyledi. Bunu düşünerek bebeğin kendimce sesinin çabuk duyulabileceği evleri dolaşıp birinin önüne bırakmaya karar verdim. Dört katlı binanın önüne bırakıp zillere basıp oradan ayrıldım. Bunu yaptığımda 29 Mart tarihiydi. Ben sonrasında bebeğin akıbetinden haberdar olmadım."
Ebru S. ifadesini, " Polisler 4 Nisan tarihinde bebek ile ilgili yanıma geldiklerinde ben de yaşanan süreci öğrenmiş oldum. Kesinlikle amacım onun bir an önce bulunup sahip çıkılmasıydı. Onun için daha iyi olacağını düşünerek böyle bir şey yaptım. Sonrasında yanına gitmek istediğim kadının ikametine gittim. 4-5 gün boyunca orada kaldım. Çok pişmanım. Keşke devlete sığınsaydım. Ben daha önceden de ilk çocuğuma bakamadığım için çocuğa bakamayacağımı ve rezil olacağımı düşünerek böyle bir şey yaptım" sözleriyle tamamladı.