Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – 29 Eylül’de metrekareye 221 kilo yağış düşen Arnavutköy’de sel ve taşkınlar olmuş ev ve iş yerlerini su basmıştı. İstanbul’da o gün başlayan yağışlar 3 gün boyunca da aralıklarla devam etti. Kaya ve toprağın kaymasını önlemek için yapılan istinat duvarları, yağışlara dayanamayarak arabaların üzerine yıkıldı. İstanbul’un yanında Bursa ve Yozgat’ta da yağışlar istinat duvarlarını yıktı. Peki bu duvarların yıkılması normal mi? Toprak kaymasını önlemek için inşa edilen duvarlar niçin faciaya sebep oluyor? İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Mühendisliği Birimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep İyisan, istinat duvarı gerçeğini Milliyet.com.tr’ye anlattı.
'İSTİNAT DUVARI İNŞASINDA DEPREMSELLİK ÖNEMLİ'
İstinat duvarları birçok sebeple inşa edilebiliyor. Farklı zeminlerde, farklı amaçlarla inşa edilen duvarların herhangi bir can ve mal kaybına sebep olmaması için dikkat edilmesi gereken noktalar var. İstinat duvarlarının yapımıyla ilgili bilgi veren Prof. Dr. Recep İyisan, duvar inşasında ‘depremselliğe’ dikkat çekti:
“Genel olarak arkalarında toprak tutan yapılara inşaat mühendisliğinde ‘Dayanma Yapıları veya İstinat Yapıları’ adı verilir. Farklı düzeydeki zemin yüzeylerini tutan istinat yapıları yatay zemin gerilmesinin etkisi altındadır. Bu yapıların arkasında ayrıca tekil yük, yayılı yük (sürşarj), trafik yükü gibi ilave dış yükler de bulunabilir. Duvar arkası zemin düz olduğu gibi eğimli de olabilir ve duvara su basıncı da etkiyebilir. İstinat duvarlarının projelendirilmesinde bu yapılara etkiyebilecek tüm yüklerin bilinmesi gerekiyor. Deprem yükleri için de bölgenin depremselliği dikkate alınmalı.”
DEPREM ÜLKESİNDE İSTİNAT DUVARLARI NEDEN ÇÖKÜYOR?
Deprem ülkesi olan Türkiye’de artan yağışların da etkisiyle sık sık karşılaşılan bir durum haline gelen istinat duvarlarının çökmesi can ve mal kaybına sebep olabiliyor. Duvarların çökmesini önlemek içinse yapılması gerekenler belli. İstinat duvarlarının farklı türlerde inşa edilebildiğini belirten Prof. Dr. İyisan, duvarların yıkılmasına yol açan birçok sebep olabileceğinin de altını çizdi. İyisan, “Ülkemizde meydana gelen istinat duvarı göçmeleri genel olarak aşırı yağışların hemen sonrasında ortaya çıkıyor” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu durum suya karşı istinat duvarlarının hassas olduğuna işaret ediyor. Arazideki mevcut zemin koşullarının ve özelliklerinin belirlenmesi, istinat duvarının tipinin seçilmesi, duvara etkiyen toprak basınçları hesaplanması ve istinat duvarı boyutlarının seçilmesi, devrilme, kayma, taban basıncı ve toptan göçme kontrollerinin yapılması istinat duvarlarının tasarımındaki aşamalardır. Her bir durum için güvenlik sayısı hesaplanır ve gerekli güvenlik sayısına ve ekonomik sonuçlara ulaşıncaya kadar işlemler tekrarlanır. Kritik kesitlerde gerilme analizleri yapılarak depremli ve depremsiz duruma göre betonarmesi hesaplanır. Kesin boyutlar belirlenir ve oturmaya müsait zemin varsa oturma analizleri de yapılır. Diğer bir aşama ise istinat duvarlarının arkasında kullanılacak dolgu malzemesi seçimidir. Bu malzeme yüksek permeabilite (geçirgenlik) katsayısına ve büyük kayma mukavemeti açısına sahip olmalı. Yapılan hesaplar sonucu projesi hazırlanan duvar bilim, fen ve mühendislik kurallarına uygun olarak gerekli kalite kontrolleri de yapılarak inşa edilir."
'UYGUN İNŞA İÇİN YÖNETMELİK VAR’
Günlerce sürebilen yağışın tek sonucu barajlardaki doluluk oranlarını olumlu etkilenmesi değil. Beşiktaş, Zeytinburnu, Pendik ve Esenyurt’ta yıkılan istinat duvarları bölgede yaşayanların korkulu rüyası olmuş durumda. Araçların altında kalarak pert olduğu duvarlar ev ve insanlar için de tehdit oluşturabiliyor. İstinat duvarlarının olumsuz bir duruma sebep olmaması içinse belirli bir yönetmelik var. Prof. Dr. İyisan duvarların inşası ile ilgili kurallardan ABD’yi örnek vererek şöyle bahsetti:
“İstinat duvarlarının yıkılmaması ve can ve mal kaybına sebep olmaması için birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de belirli standartlar, yönetmelikler ve uygulama prensipleri bulunuyor. Bu yönergeler, duvarların doğru şekilde tasarlanmasını, inşa edilmesini ve bakımının yapılmasını sağlamak amacıyla oluşturulmuştur. Ülkemizde, 2019 yılında yürürlüğe giren ‘Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’ bu konuda önemli bir açığı kapatıyor. Yönetmelikte dayanma yapılarına etkiyecek yüklerin tanımı ve hesap esasları veriliyor. Yurt dışında Avrupa’da ve ABD’de her ülkenin yönetmelikleri (EuroCode gibi) bulunuyor. Ülkemizdeki yönetmelikler de bunlarla uyumlu hale getirilmiştir. Bu standartlar istinat duvarlarının güvenli bir şekilde tasarlanmasını, inşa edilmesini ve işletilmesini sağlamak amacını taşıyor.”
YOZGAT DA DUVAR KURBANI OLDU
Sadece İstanbul’da değil yurt genelinde istinat duvarlarının yıkılması sonucu hasar ve risk meydana geldi. Yozgat Belediyesi’ne ait olan Tuzkaya Mahalle Konağı’nın istinat duvarı iki gün süren sağanak yağış sonrası çöktü. Yıkılan duvarlar, "Doğru istinat duvarı nasıl olmalı?" sorularını da gündeme getirdi. Prof. Dr. İyisan doğru duvarda olması gerekenleri şöyle sıraladı:
“Doğru istinat duvarının nereye ve nasıl inşa edileceğini belirlemek için bölgenin özel koşullarını ve ihtiyaçlarını dikkate almak esastır. Aslında istinat duvarının gerekli olduğu bölge projesinde önceden belirlenmiş durumda. Burası uygun değil, duvarı başka tarafa yapalım denilmesinin çoğu zaman bir anlamı olmuyor. Zemin yüzeyleri arasında yükseklik farkı olan yerde bir dayanma yapısı gerekli. Doğru istinat duvarını inşa etmek için zemin koşulları, yükler, drenaj koşulları, yükseklik ve eğim, malzeme seçimi, tasarım türü, doğal felaketlere karşı hazırlık, estetik ve fonksiyonellik, yasal ve yönetmeliklere uygunluk gibi birçok faktör dikkate alınmalı.”