Siirt'teki "ışık hadisesi"

Siirt'in Tillo ilçesinde 253 yıl önce İbrahim Hakkı Hazretleri'nin yaptırdığı ışık düzeneğiyle, güneşin ilk ışınlarının hocası İsmail Fakirullah Hazretleri'nin başucunu aydınlatması hadisesi izlendi.

Siirt Valiliğince düzenlenen etkinlikte, sabah namazının ardından Tillo ilçesinde bulunan meydanda toplanan vatandaşlar, tekbir ve salavatlar eşliğinde güneşin doğmasını bekledi.

Vatandaşlar, saat 06.22'de meydanda kurulan dev ekrandan sinevizyon aracılığıyla, Vali Ali Fuat Atik ve eşi Fulya Atik ile bazı protokol üyeleri de türbede hadiseyi izledi.

"İNSANIN ETKİLENMEMESİ MÜMKÜN DEĞİL"

Vali Atik, hadisenin izlenmesinin ardından yaptığı açıklamada, İbrahim Hakkı Hazretleri'nin hocası İsmail Fakirullah Hazretleri için bir vefa göstergesi olarak yaptığı ışık hadisesini canlı olarak gördüklerini söyledi.

Hadisenin, 1700'lü yıllarda fen bilimlerinde ne kadar önemli bir noktada bulunduklarını gösteren en büyük göstergelerinden biri olduğunu ifade eden Atik, şunları kaydetti:

"İnsanın etkilenmemesi mümkün değil. Değişik duygulara kapılıyoruz. Bu ışık hadisesinden kendi payımıza çıkaracağımız ciddi sonuçlar olduğunu düşünüyorum. İslam diniyle pozitif bilimlerin nasıl bir arada olabileceğinin en büyük kanıtıdır. Bu olayın tüm İslam alemine örnek olmasını, belki kendimize dönmemizin ve yeniden dirilmemizin başlangıcı olmasını temenni ediyorum."

Hadiseyi, AK Parti Siirt Milletvekili Yasin Aktay, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Selçuk Yavuz, Siirt Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Cansever, Siirt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Erman, kaymakamlar, ilçe belediye başkanları ve vatandaşlar izledi.

IŞIK HADİSESİ

Tillo'da hocası İsmail Fakirullah'ın 1734'te vefatının ardından çok üzülen İbrahim Hakkı Hazretleri, "Hocamın başucuna doğmayan güneşi neyleyim" diyerek arayışa girmişti. İbrahim Hakkı Hazretleri, hocası için yan tarafında kule bulunan bir türbe ve Tillo'nun yaklaşık 3 kilometre uzağında tepe üzerinde taş duvar yapmıştı.

Her yıl ekinokslarda doğan güneşin duvarın ortasında bulunan pencereden süzülen ilk ışınları, kuledeki aynaya yansıdıktan sonra ışığın kırılması yöntemiyle pencereden türbeye ve oradan da İsmail Fakirullah Hazretleri'nin başucuna doğuyor. 1960'lı yıllarda yapılan restorasyonda, pencerenin yerinin değişmesi sonucu düzenek izlenemez hale gelmişti. 2011'de değişik üniversitelerinden bilim adamlarının yaptıkları çalışmayla yeni bir pencere açılarak, olayın tekrar izlenmesi sağlanmıştı.