GündemÖzel okullarda hormonlu büyüme

Özel okullarda hormonlu büyüme

24.04.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:

Özel okul sayısı, dört yılda yüzde 74 artarak, 11 bin 694’e çıktı, öğrenci sayısı ise 1 milyon 400 bini geçti. Büyümenin anormal olduğunu belirten TÖZOK Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal’a göre, artışta dershaneden dönüşen temel liseler ve teşvikler önemli etken

Özel okullarda hormonlu büyüme

Türkiye’deki özel okul ve öğrenci sayısı her geçen yıl artıyor. Okullaşma oranı yüzde 15’e ulaşmış durumda. Tüm Özel Öğretim Kurslar, Hizmet İçi Eğitim Merkezleri, Dershaneler ve Etüt Eğitim Merkezleri Birliği Derneği (ÖZ-KUR-DER) Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Çevik’in yaptığı son açıklamaya göre Türkiye’de 4 yıl önce 6 bin 710 olan özel okul sayısı, yüzde 74 artarak 11 bin 694’e çıktı. Bu okullardaki öğrenci sayısı ise 1 milyon 400 bini geçti. Çevik, özel okullarda toplam istihdam sayısının 750 bin kişiyi geçtiğini kaydetti. Çevik, öte yandan özel okulların doluluk oranının yüzde 52 civarında olduğunu ifade etti.

Haberin Devamı

‘Hemen dolamaz’

Birkaç nedenden özel okul ve öğrenci sayısında anormal büyüme olduğuna dikkat çeken Türkiye Özel Okullar Derneği (TÖZOK) Yönetim Kurulu Başkanı Nurullah Dal, bu artışta dershanelerin kapatılıp, geçici olarak bir kısmının temel lise olmasının ve teşvik sisteminin etkili olduğunu belirtti. Özel okullarda 650 binlerden 1 milyon 350 bin öğrenciye ulaşıldığını kaydeden Dal, “Özel okul sayısı arttı. Şu anda özel okullardaki öğrenci kapasitesi 3 milyonun üzerinde. Yarısına yakın bir boşluk var gibi görünüyor. Bu kurumların yarısı boş anlamına gelmiyor. Kurumdan kuruma değişiyor” dedi.

Yeni açılan bir okulun normal bir doluluğu yakalaması için en az 3-4 yılın geçmesi gerektiğini söyleyen Dal, “Açtığınız yıl hemen okulu doldurmanız söz konusu değil. Sağlıklı bir yapı da değil zaten. Ama şu var, aşırı bir arz talep dengesinde bozulma var. Bu denge bozulunca fiyatlarla oynamaya başlarlar, okulu dolduramadım diye kalitede düşmeler oluşabilir, batmalar oluşabilir” dedi.

Haberin Devamı

Özel okullarda hormonlu büyüme
Özel okulların bu yılki ücretlerini açıklamasıyla, velilerden de şikâyetler gelmeye başladı. Okulun bulunduğu şehre göre ücretler ortalama yıllık 20.000 TL ile 128.000 TL aralığında değişiyor. Özel okul ücretleriyle ilgili de bilgi veren Nurullah Dal, “Enflasyon oranında yıllardır yüzde 10-12’ler civarında artış olurken geçen yıl enflasyon yüzde 18 oldu, biz artışı ortalama yüzde 12 yaptık. Bu yıl enflasyon yüzde 25-30, bizim ortalama yaptığımız artış yüzde 16-17. Bunu da herkes kaldırabilir, kaldıramayanlar da olabilir. İnsanların işlerini kaybetmesi, gelirlerinin azalması söz konusu. Bu durumda kurumlarımızda burslu öğrencilerin yanında velisi işini kaybetmiş çocuklarımızı burslu gibi okutuyoruz” dedi.

‘Vergi azaltılsın’

İstanbul’da beş ayrı lokasyonda okulu bulunan bir kurumun okul ücretlerinin birbirinden farklı olabileceğine dikkat çeken Dal, şunları söyledi: “Kira maliyetleri farklı. Hitap ettiği sosyo-ekonomik yapı bölgesinden öğrenci almak istiyor, oradaki kira maliyetini dikkate almak zorundasınız.” Özel okul ücretleri konusunda da bilgi veren Dal, “Devletin, birçok sektör için KDV’de yaptığı indirimler var. Sıkıntıda olan sektörümüze de aynı şekilde KDV indirimi istiyoruz ama daha kalıcı olması için çalıştırdığımız personelin SGK’sı çok yüksek, vergi yüklerimiz çok yüksek. Bunlar konusunda hükümetimiz bir düzenleme yaparsa fiyatlar daha makul hale gelebilir” dedi.

Haberin Devamı

Temel liseler konusu

30 Haziran’da itibariyle kapanacak olan temel liselerde gelinen son durumla ilgili de bilgi veren Dal, okul açamayan temel liselerde çok fazla öğrenci kalmadığını kaydetti ve ekledi:

“Şu anda temel liselerde 150 bin öğrenci var. Bunlardan 75 bini mezun olacak, geriye kalan öğrencinin en az 50 bini temel liselerin açtıkları kolejlerde devam edecek. Geriye kalanlar da ya devlet okuluna ya da başka özel okula gidecek.”

Özel okullarda hormonlu büyüme
‘Teşviklerle sayı arttı’

Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, özel okulların sayısının artmasıyla ilgili şunları söyledi: Devletin temel görevi kamusal eğitimi bütün çocuklara eşit ve ulaşılabilir bir şekilde vermektir. Aşamalı kademe eğitimle birlikte eğitim sürecinde çok olumsuz bir dönem yaşadık. Kamu okullarına yok denilen kaynakların teşvik adı altında özel okullara aktarıldığını gördük. Şu an eğitim öğretimde olması gereken 1 milyon 871 bin çocuk, örgün eğitimde değil. Eğitim öğretimde ciddi bir eşitsizlik var. Özelleştirme politikaları yüzünden yoksul ailelerin çocukları hızlı bir şekilde örgün eğitimden çekiliyor.
Teşvikler özel okulların sayısının artmasında ciddi bir neden ama aynı zamanda bilimsel eğitimden de uzaklaşan bir sürece tanıklık ettik. Bilimsel eğitim alamama kaygısı nedeniyle veliler, çocuklarını özel okula göndermek zorunda kaldı. Özel okula giden çocukların büyük bir çoğunluğu devlet okullarında eğitim alan çocuklardı. Ekonomik krizle birlikte velilerin özel okuldan çocuklarını çekmek zorunda kalacağını görüyorum.