18.04.2025 - 08:12 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
Google, bazı çevrimiçi reklam teknolojilerinde tekelini sürdürmek için yasa dışı davrandı. Bu karar, şirketin 1.86 trilyon dolarlık değerini etkileyebilecek ve internet üzerindeki gücünü değiştirebilecek yasal sorunlara bir yenisini ekledi.
The New York Times'ın haberine göre teknoloji devlerine açılan davalar arasında, uzmanlar Google’ın reklam teknolojisi davasını hükümet için en güçlü dava olarak görüyor. Bir şirketin, en iyi yenilikçi olduğu için büyümesi yasal kabul ediliyor. Ancak hükümet, Google’ın tekelini sağlamlaştırdığını ve bu tekel alanlarını birbirine bağlayarak klasik bir tekel ihlali gerçekleştirdiğini savundu.
'HAKİMİYET KURMAK İÇİN ÇİĞNEDİ'
Habere göre Virginia Doğu Bölgesi ABD Bölge Mahkemesi'nden Yargıç Leonie Brinkema, 115 sayfalık kararında, Google'ın, web genelinde reklamlara yerleştirme sağlayan büyük ölçüde görünmez bir teknoloji sistemi üzerindeki hakimiyetini kurmak için yasaları çiğnediğini belirtti.
Pennsylvania Üniversitesi Carey Hukuk Fakültesi profesörü Herbert Hovenkamp, NYT'ye şunları söyledi:
Mahkeme, son derece geleneksel tekel karşıtı ilkeleri uyguluyor. Hükümetin kazanmasına şaşırmadım.
'HER SATIŞTAN DAHA FAZLA PAY'
Adalet Bakanlığı ve bazı eyaletler, Google'a dava açmış ve reklam teknolojisinde tekel kurarak daha yüksek fiyatlar belirleyip her satıştan daha fazla pay aldığı suçlamasında bulunmuştu.
YAYINCILARA ZARAR VERDİ
Yargıç Brinkema, "Google'In rakiplerinin rekabet etme yetisini ortadan kaldırmasının yanı sıra, bu dışlayıcı davranışı Google'ın yayıncı müşterilerine, rekabet sürecine ve nihayetinde açık internetin bilgi tüketicilerine ciddi zararlar verdi" dedi.
Hükümet, Google'ın çevrimiçi reklam piyasasının üç bölümünde tekel olduğunu öne sürdü:
YAYINCI ARAÇLARINDA YASA DIŞI TEKEL
Yargıç Brinkema, bu üç alandan ikisinde hükümeti haklı buldu ve Google'ın yayıncı araçları ve yazılım sistemleri üzerinde yasa dışı bir tekel kurduğuna hükmetti. Ancak reklamverenlerin kullandığı araçlarla ilgili bölümü reddetti çünkü hükümetin bu alanın gerçek ve tanımlı bir pazar olduğunu kanıtlayamadığını söyledi.
Mahkeme, Google'In reklam teknolojisi endüstrisinde "kasıtlı olarak tekel gücü edinip sürdürerek" Sherman Antitröst Yasası'nı ihlal ettiğine hükmetti.
BİLGİYE ERİŞİMDE BASKIN ROL
NYT'nin haberine göre Google ürünlerinin insanların bilgiye erişim ve çevrimiçi iş yapma şekilleri üzerindeki baskın rolü, giderek daha fazla sorgulanıyor. Ağustos ayında başka bir federal hakim, şirketin çevrimiçi aramada tekel olduğunu hükmetmişti. Bu hakim şu anda Adalet Bakanlığı'nın şirketin bölünmesini talep eden başvurusunu değerlendiriyor ve bu konudaki üç haftalık duruşmalar pazartesi günü başlayacak.
Habere göre Yargıç Brinkema'nın da Google'ın işleyişini değiştirme fırsatı olacak. Perşembe günü her iki tarafa da davanın bir sonraki aşaması için bir takvim önerisi sunmaları için yedi gün süre tanıdı.
Adalet Bakanlığı dava dilekçesinde, Google'ın zaman içinde satın aldığı bazı reklam teknolojisi iş kollarını satmaya zorlanmasını mahkemeden talep etmişti. Hükümet, şimdi bu kararın ardından nasıl bir çözüm talep edeceğini belirleyecek.
Bu iki dava ve olası çözümleri, Google'ın etkisini sınırlandırabilir ve şirkette büyük bir yeniden yapılanmaya yol açabilir.
GOOGLE'DAN 'DAHA BASİT' CEVABI
Google'ın düzenleyici işlerden sorumlu başkan yardımcısı Lee-Anne Mulholland, "Bu davanın yarısını kazandık, diğer yarısı için itiraz edeceğiz," dedi ve ekledi: "Yayıncıların birçok seçeneği var ve Google'ı tercih etmelerinin nedeni, reklam teknolojisi araçlarımızın basit, uygun fiyatlı ve etkili olmasıdır."
ABD Başsavcısı Pam Bondi ise kararı "Google'ın dijital kamusal alanı tekelleştirmesini engellemek için verilen mücadelede tarihi bir zafer” olarak nitelendirdi.
"Adalet Bakanlığı, teknoloji şirketlerinin ifade özgürlüğü ve serbest piyasa üzerindeki baskılarına karşı Amerikan halkını korumak için cesur yasal adımlar atmaya devam edecek" dedi.
NYT'nin haberine göre Google'a karşı açılan davalar, en büyük teknoloji şirketlerinin çevrimiçi ticaret, bilgi ve iletişim üzerindeki gücünü sınırlamak için düzenleyicilerin artan baskısının bir parçası. Adalet Bakanlığı, Apple'a karşı da dava açtı. Apple'ın kullanıcıların cihaz ve yazılım ekosisteminden ayrılmasını zorlaştırdığı ileri sürülüyor. Federal Ticaret Komisyonu ise Amazon'a, küçük işletmeleri sıkıştırmakla ve Meta'ya da Instagram ve WhatsApp’ı satın alarak rakiplerini ortadan kaldırmakla suç yöneltti. Meta'ya karşı açılan davanın duruşmaları bu hafta başladı
TRUMP'IN DURUŞU TEKEL KARŞITI MI?
Habere göre Trump, teknoloji sektörüne yönelik tekel karşıtı duruşunu sürdüreceğini gösterdi. FTC başkanlığı ve Adalet Bakanlığı'nın tekel biriminin başına atadığı isimler, teknoloji şirketlerinin çevrimiçi söylem üzerindeki gücünü yakından incelemeyi amaçladıklarını belirtti. Google arama davası da Trump'ın ilk döneminde açılmıştı.
REKLAM TEKNOLOJİSİ DAVASI
Reklam teknolojisi davası -ABD ve diğerleri v. Google- 2023'te açıldı ve haber siteleri ya da yemek tarifleri sayfaları gibi çevrimiçi ortamlarda reklam alanı satışı sağlayan yazılımları kapsayan karmaşık bir sistemle ilgili. Bu yazılımlar arasında Google Ad Manager da yer alıyor ve kullanıcı bir sayfa yüklediğinde milisaniyelik açık artırmalarla reklam yerleştiriliyor. Bu iş kolu, 2023'te 31 milyar dolar gelir getirdi ve Google'ın ana şirketi Alphabet’in toplam gelirinin yaklaşık onda birini oluşturdu.
Bu işin bir kısmı, Google'ın 2008'de 3.1 milyar dolara satın aldığı reklam yazılımı şirketi DoubleClick'ten geliyor. Hükümete göre, Google'ın reklam satış teknolojisi pazarındaki payı şu anda yüzde 87.
Eylül ayında yapılan üç haftalık duruşmalarda hükümet, Google'ın bu teknolojilerin çoğunda tekel olduğunu savundu. Şirketin yayıncıları kendi yazılımlarını kullanmaya zorladığını ve bu sayede her işlemden daha fazla para kazandığını öne sürdü.
Bu durumun, içerik üretip ücretsiz sunan web sitelerine zarar verdiği belirtildi.
'ÖZGÜR VE AÇIK İNTERNET' VURGUSU
Adalet Bakanlığı avukatı Aaron Teitelbaum, kasım ayında yaptığı kapanış konuşmasında, "Bu pazarlar, özgür ve açık interneti mümkün kılan sistemlerdir," dedi.
Google ise yalnızca diğer reklam teknolojisi şirketleriyle değil, TikTok gibi sosyal ağlarla ve yayın platformlarıyla da rekabet ettiğini savundu. Hükümetin, Google'ın ürünlerinin birlikte daha iyi çalışacak şekilde tasarlandığı yönündeki iddiasına karşılık Google'ın avukatları, şirketin kiminle çalışıp çalışmayacağına karar verme hakkını koruyan 2004 tarihli Yüksek Mahkeme kararına atıfta bulundu.
Google'ın baş avukatı Karen Dunn, kapanış konuşmasında "Google'ın davranışları, rekabete yanıt olarak yapılan yeniliklerin hikayesidir," dedi.
Ancak Yargıç Brinkema aynı fikirde değildi. Google’ın, reklam alanlarını yöneten yayıncı araçlarını kullananları, reklamverenlerle işlem yapmak için de kendi ürünlerini kullanmaya fiilen zorladığını ve böylece yasaları ihlal ettiğini belirtti.
Yargıcın kararına göre şirket, politikalarını ve uygulamalarını değiştirerek "ürün kalitesini düşürmüş, rekabete zarar vermiş ve Google'ın açık web reklamcılığındaki baskın konumunu daha da sağlamlaştırmıştır."
Ancak Brinkema, Google’ın reklam teknolojisi şirketlerini satın almasının rekabeti engellediğini hükümetin kanıtlayamadığını söyledi.