18.09.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:
Elif Altın
Adnan Oktar Suç Örgütü’ne yönelik açılan davanın görülmesine dün başlandı. 167’si tutuklu 226 sanık hakkında açılan davanın ilk duruşması Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu’ndaki duruşma salonunda yapıldı. İstanbul 30’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık Oktar, hakkındaki iddiaların tamamen boş olduğunu öne sürerek şöyle konuştu: “İngiliz derin devletinin yıllardan beri Türkiye’ye ve İslam alemine karşı oynadığı bir oyun var. Hükümeti yıkmaya çalışıyorlar. Ben de hükümeti ve bu ülkeyi çok sevdiğim, bu oyunu gördüğüm için beni ekarte etmeye çalışıyorlar. Ben tutuklandıktan sonra hükümete baskı arttı. Hükümet sahil ve iç kesimleri kaybetti. Bunlar aralarında psikolojik savaş uzmanlarının da olduğu 100 kişilik bir ekip tarafından hazırlandı. Milliyetçi bir insanım. Bu oyunu Türkiye’de yutacak kimse yok. DAEŞ, Taliban, FETÖ gibi örgütlere karşı çok aktif olduğum için beni yok etmeye çalıştılar.”
Çocuklara yönelik cinsel istismar iddialarını reddeden Oktar, yıllar sonra yönlendirmeyle bu çocukların ifade verdiğini, korkutulduklarını, kendisine iftira attırıldığını, baskı altında ifade verdiklerini, hiçbirine kızgın veya öfkeli olmadığını söyledi. Oktar’ın “Tutuklandığım gece dolar 5 liraya çıkarıldı” demesi üzerine mahkeme başkanı, “Nasıl bir gücünüz var ki, bunu düşünüyorsunuz?” diye sordu. Oktar, “Benim 320 kitabım var. Bununla 50-100 milyona ulaşıyorum” dedi.
Saçan, müşteki sıfatıyla yer aldı
Davada müşteki sıfatıyla yer alan eski İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürü Adil Serdar Saçan şunları söyledi: “Ergenekon soruşturmasında burada, tam arkanızdaki mahkemede müdahil oldular. Benim kendimde bile olmayan gizli sicil dosyalarımı Zekeriya Öz’e verdiler. Bunlar dava dosyasında var ve bunlardan firarda olan Emre Çalıkoğlu denilen şahıs buraya gelip aleyhimde tanıklık yaptı. Güya 1999’da biz bunları alınca ‘Sizi Ergenekon adına aldık’ demişiz. Doğrudan müdahale ettiler. O zamanki savcı Zekeriya Öz ile son derece sıkı fıkıydılar. O konuda söyledikleri hiçbir şey doğru değil.”
‘Genel kültürüm yüksek’
Örgüt üyelerinin yasa dışı silahlandırılması iddialarına ilişkin Oktar, “Silah almak için arkadaşımız müracaat ediyor. Devlet gidiyor organizeye soruyor. Bu kişi illegal bir örgüte üye mi diye bakıyorlar” demesi üzerine başkan, “Sizin silahınız var mı? Bu prosedürü nereden biliyorsunuz? Oradaymış gibi anlatıyorsunuz?” diye sordu. Oktar da, “Silahım yok. Genel kültürüm çok yüksek. Hukuk bilgim, tıp bilgim, coğrafya bilgim var. Takdir sizin” diyerek güldü. Diğer sanıklar ve izleyicilerde Oktar’ın gülmesi üzerine güldü.
Mahkeme başkanının “Yorulduysanız oturarak savunmanıza devam edebilirsiniz” demesi sonucunda Oktar’a sandalye verildi. Oktar’ın sandalyeye oturup teşekkür etmesi üzerine salondaki diğer sanıklar yine gülünce başkan, “Teşekkür etmenize bile gülen arkadaşlarınız var. Ne güzel” dedi. Başkanın “Polisin baskın yapacağını nasıl öğrendiniz?” sorusuna sanık Oktar, “Arkadaşlardan telefon geldi. Bunun üzerine ben ‘Önden gidelim, basına haber verelim’ dedim. Hatta Ahmet Hakan’ı aradım. Vatan Emniyet’e doğru gidiyordum. Göğsümü gere gere gidiyordum. Yolda birçok kişi bana selam verdi. Yolda polis çevirdi. Ben kaçacak olsam yüzümü örter, aracın içinde yatardım. Ben kendim gittim” diye konuştu.
Duruşma öncesi davul zurnalı kutlama
Duruşma öncesi Büyük Birlik Partisi (BBP) Bolu eski İl Başkanı Mahmut Alan (sol başta), salonun önünde davul zurna eşliğinde kutlama yaptı. Alan, “Kızları 16 yaşında olduğu için Avusturya’dan gelerek ciddi mücadele veren Elvan Koçak ağabeyimizle ciddi bir mücadeleye girdik. O esnada Adnan Oktar’a bizim herhangi bir hakaretimiz, tehdidimiz olmamasına rağmen kendisi beni onu öldürmeye teşebbüsle suçladı ve bir süre tutuklu kaldım. Daha sonra serbest bırakıldım” dedi. “O dönemde ben tutuklanınca ‘Boluluyum Boluluyum’ çaldırıp dansöz oynatmıştı. Biz de ona buradan bir gönderme yapacağız” diyen Alan, davul zurna eşliğinde kutlama yaptı.
Fotoğraflar: Ünal Çam