02.10.2021 - 11:17 | Son Güncellenme:
Kore yarımadasının kuzey kısmına hakimiyetini 1950’lerden beri sürdüren Kuzey Kore, dünya tarafından merak konusu olmaya devam ediyor. İşte birçok araştırmacının üzerinde araştırmalar yaptığı, dünyanın en kapalı ülkesi hakkında çarpıcı detaylar...
II. DÜNYA SAVAŞI KADERİNİ BELİRLEDİ
Uzun yıllar boyunca Japon işgali altında bulunan Kore yarımadası, II. Dünya Savaşı’nın bitmesiyle dünyanın süper güçleri arasında paylaşım savaşına sahne oldu. Kuzeyi SSCB etkisi altına alırken, güneyde ise ABD güçleri konuşlanmıştı. 38'inci paralelden ikiye bölünen Kore yarımadasındaki gerginlik zaman içerisinde sıcak savaşa dönüştü. 1950 yılında başlayan ve 3 yıl süren Kore Savaşı, Türkiye de dahil birçok ülkeyi etkiledi. Savaşın sonunda da Kore yarımadasından Kuzey ve Güney olarak iki devlet ortaya çıktı. Güneydeki devlet Güney Kore, ABD etkisine; Kuzey Kore ise SSCB’nin şemsiyesi altına girdi.
KİM AİLESİ BAŞA GEÇTİ
SSCB ordusunda askerlik de yapmış olan Kim Il. Sung, Kore Savaşı sonrası Kuzey Kore’nin yeni lideri oldu. Ülkesinde komünist bir rejim kurduktan sonra SSCB ve Çin’den askeri ve ekonomik yardımlar almaya başladı. Bu yardımlar neticesinde dünyanın en büyük ordularından birini kurdu. Milli gelirin yüzde 25’i askeri harcamalara gitmekteydi. Ancak 1991’de SSCB’nin dağılmasıyla daha da içine kapanık hale geldi. Askeri harcamalar günümüzde de devam ediyor. Dünyadaki en önemli silahlı kuvvetlerden birisi de Kuzey Kore'ye ait.
Kim Il. Sung ülkesinde Juche ismini verdiği bir doktrini uygulayarak ekonomisini ayakta tutmaya çalıştı. Bu doktrin, tarımsal bağımsızlık ve dışa bağımlılığın bitirilmesi yoluyla sürdürülebilirlik ideallerine dayanıyor. Ancak totaliter rejimini sürdürme ve ülkedeki izolasyonu haklı çıkarma mekanizmasının bir parçası olarak gözlemciler tarafından eleştiriler almaya devam ediyor.
ÜLKEDEKİ GERÇEKLER GİZLENİYOR MU?
Kuzey Kore kurulduğundan itibaren kapalı bir rejime sahip olması onun hakkında merak edilenleri de artırıyor. Kuzey Kore’nin yayınladığı fotoğraf ve filmlerde halkın oldukça mutlu olduğu görülebiliyor. Ancak diğer yandan da ülkedeki durumunda daha kötü olduğu yönünde iddialar da yok değil. Bu iddiaları güçlendiren en büyük faktör ise ülkeye gelen turistlerin herhangi bir şekilde özgür hareket edememeleri. Yurt dışından gelen misafirler belirli yerlere, mihmandarlar eşliğinde gidebiliyor. Ayrıca geçtiğimiz yıllarda yaşanan birçok olay, akıllardaki Kuzey Kore üzerindeki soru işaretlerini artırdı.
KİMSENİN YAŞAMADIĞI BİR KÖY
Kuzey Kore ile Güney Kore arasında kalan Kijŏng-dong köyü Kuzey Kore tarafından ‘Barış Köyü’ olarak adlandırılıyor. Bu köy tarafsız bölge olarak belirlenen 4 kilometrelik alandaki Güney Kore'deki Daeseong-dong köyü ile birlikte tek yerleşim yeridir. Kuzey hükumeti köyde 200 kişini yaşadığını, kolektif çiftçilik yaptığını söylüyor ancak yapılan gözlemler köyde kimsenin yaşamadığını, köydeki evlerin zemini, tavanı veya iç duvarı olmayan boş kutulardan oluştuklarını ortaya çıkardı.
LİDERİN İSMİNİ VEREMEZSİNİZ
Kuzey Kore’ye dair en ilginç bilgilerden birisi de isim konusunda yaşanıyor. Ülkenin liderinin ismini çocuklara vermek kanunen yasak. Eğer lider göreve gelmeden önce bir çocuğa, gelecekteki liderin ismini verdiyseniz lider başa geçtiğinde o ismi değişmek zorundasınız. Çünkü Kuzey Kore liderinin eşsiz biri olduğuna inanılır ve kimsenin aynı ada sahip olması istenmez.
KUZEY KORE’NİN BAŞKANI KİM?
Kuzey Kore devlet başkanı olarak tanıdığımız Kim Jong-un aslında ülkenin devlet başkanı değil. Ülkenin kurucu lideri Kim il-Sung öldükten sonra "Kuzey Kore’nin Ebedi Lideri" olarak ilan edildi. Bu yüzden de ülkenin başına geçen kişiler 'Kuzey Kore'nin Yüksek Lideri, Ordu Yüksek Komutanı ve İşçi Partisi Yöneticisi' sıfatlarını taşıyor.
KORE NEDEN BİRLEŞMİYOR?
İkiye ayrılan Kore yarımadasındaki iki ülke zaman zaman bir araya gelebiliyor. 1991’den itibaren pek çok defa iki ülke diyaloglarını sürdürdü. 2000 yılındaki Güney Kore Devlet Başkanı Kim Dae-jung’un Kuzey Kore’yi ziyaret etmesi, aradaki buzların erimesine yardım etti. 2020 yılına kadar devam eden çalışmalar, Güney Koreli bir grup aktivistin deniz yoluyla Kuzey Kore’ye protesto amaçlı broşürler göndermesiyle tekrar gerilim yaşanmasına sebep oldu.
Kapalı, baskıcı bir rejime sahip olan Kuzey Kore ile daha farklı bir ideolojiye sahip olan Güney Kore’nin birleşmesinde ideolojik sorunlar baş gösteriyor.
Ayrıca Kuzey’in ve Güney’in gelişmişlik seviyesinin de çok farklı olması, bu birleşmenin önünde engel. Böyle bir durumda Doğu ve Batı Almanya arasındaki birleşme sonrası yaşananların daha fazlasının Kore’de yaşanabileceği düşünülüyor.