05.07.2019 - 17:44 | Son Güncellenme:
AA/İHA
Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık Müjdat Çevik ile avukat katıldı. Duruşmada, tekerlekli sandalye ile gelen mağdur Songül Bora ve avukatı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da hazır bulundu.
Savunması alınan sanık Çevik, mağdur Songül Bora ile arkadaşı olan diğer sanık İsrafil Köksal aracılığıyla tanıştıklarını anlatarak, "Songül benim emlak ofisimde çalışmaya başladı. O sırada Pınar isimli başka bir şahısla da arkadaşlığımız devam ediyordu. Songül ile sevgili olduk. Olayın olduğu daireye de görüşmek için gidiyorduk. Songül benim başka birisiyle ilişkim olduğundan şüphelenip beni takip etmiş. Sonra Pınar'ın evini bulmuş. Tartışmışlar." dedi.
Olay günü söz konusu dairede İsrafil Köksal, Songül Bora ve kendisinin bulunduğunu anlatan Çevik, "Songül'ün durumundan ve daha sonra yapacaklarından endişelendiğim için ablasını aradım ve hemen gelmesini söyledim. Ablası ile yalnız konuşmak için dairenin dışına çıktık. Bu sırada İsrafil Köksal heyecanla kapıyı açıp Songül'ün kendisini balkondan aşağı attığını söyledi. Hemen aşağı indik ve ambulans çağırdık. Tedavi sürecinde kendisini hiç yalnız bırakmadım. Maddi manevi her türlüğü desteği verdim. iddia edildiği gibi kendisini balkondan atarak öldürmek için herhangi bir plan yapmadım." şeklinde konuştu.
Songül Bora da sanık Murat Çevik ile birliktelik yaşadıklarını belirterek, "Söz konusu daire birlikte yaşadığımız evdir. İlişkimiz süresince beni defalarca aldattı. Olay günü söz konusu daireye ablam geldi. Müjdat ablama 'gel seninle bir şey konuşacağım' dedi. Yıkanmış kıyafetlerimi almak için balkona çıktım. Bir an İsrafil Köksal beni sırtımdan itti. Ben sendeledim. Ben daha toparlanamadan ikinci kez kuvvetli bir şekilde sırtımdan itince ben aşağıya düştüm. Gözümü açtığımda hastanedeydim. Beni öldürmek istediler. Sanıklardan şikayetçiyim." ifadelerini kullandı.
Bora'nın avukatı Cesim Parlak ise sanıklardan şikayetçi olduklarını ifade ederek, davaya katılma talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti, Songül Bora'nın davaya katılan olarak kabulüne karar verdi.
Duruşmaya katılmayan sanık İsrafil Köksal'ın zorla getirilmesine karar veren mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
"CEZA ALMALARINI İSTİYORUM"
Duruşma sonrası açıklama yapan Bora, yaşadığı olaya ilişkin 4 yıldır mücadele verdiğini belirterek, "Ama sanıklar yine de ellerini kollarını sallayarak duruşma salonundan çıktılar. Beni onlar öldürmek istedi ama ölmedim. Şule Çet gibi ölmem mi gerekiyordu adaletin yerini bulması için? Aylarca komada kaldım, gözümü açtığımda 6 ay gibi bir süreç geçmişti. Sonra da ilk şikayetimde bulundum. Bugün ilk davam vardı. Ceza almalarını istiyorum." dedi.
Avukatı Parlak ise bu davanın Türkiye'de yaşanan kadın cinayetlerinin en ilginç örneklerinin bir tanesi olduğunu savunarak, "Genellikle kadın cinayetlerine intihar süsü veriyorlar. Bu olay da intihar olarak kayıtlara geçmişti 2015 yılında. Biz büyük bir mücadele ile bunun bir adam öldürmeye teşebbüs olduğuna ikna ettik. Bugün ilk duruşmasıydı ve yüzde 90 felçli olarak tekerlekli sandalyeye mahkum bir insanı buraya getirdik. Bu dava, Şule Çet davasının başka şeklidir. Şule Çet orada ölmüştü ama Songül Bora burada ölmedi. Yaşama tutunmaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.
İddianameden
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, müşteki Songül Bora'nın 20 Aralık 2015'te bulunduğu binanın 7. katından düşerek hayat fonksiyonlarını etkileyecek nitelikte ağır ve iyileşme olanağı bulunmayan şekilde yaralandığı belirtiliyor.
Mağdur Songül Bora'nın hastanedeki tedavisinin ardından sanık İsrafil Köksal'ın kendisini birliktelik yaşadığı Müjdat Çevik'in azmettirmesi ile balkondan attığını iddia ederek şikayetçi olduğu belirtilen iddianamede, bu kapsamda sanıklar hakkında soruşturma başlatıldığı, tanık beyanlarına göre de dosyada takipsizlik kararı verildiği kaydediliyor.
İddianamede, takipsizlik kararına karşı mağdur Songül Bora'nın avukatınca itiraz edildiği, Anadolu 6. Sulh Ceza Hakimliğinin kararın kaldırılmasına karar verdiği ifade ediliyor.
Bu kapsamda sanıklar hakkında iddianame düzenlendiği bildirilen iddianamede, Müjdat Çevik ve İsrafil Köksal'ın "tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs" onüçer yıldan, yirmişer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.