FETÖ’nün yargı beyni hâkim karşısında

FETÖ’nün yargıdaki ‘taktiksel beyin takımı’nda yer aldığı iddia edilen eski Adalet Akademisi Başkanı Hüseyin Yıldırım’ın tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşmada tanıklık yapan eski HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur, Yargıtay’a seçildikten sonra Yıldırım’ın yapı ile Adalet Bakanlığı arasında köprü görevi gördüğünü anlattı.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nce Yargıtay ek bina salonunda görülen duruşmada Yıldırım’ın ‘FETÖ yöneticiliği’ suçundan yargılanmasına devam edildi. Duruşmaya sanık Yıldırım ile avukatı ve yakınları katıldı. Duruşmada sesli ve görüntülü olarak tutuklu bulunduğu cezaevinden dinlenen tanık Okur, okul yıllarından tanıdığı Yıldırım’la Adalet Bakanlığı’nda görevliyken aynı lojmanda kaldıklarını, Mustafa Kemal Özçelik ve eski HSYK Genel Sekreter Yardımcısı Engin Durnagöl’ün katılımıyla yapılan bazı sohbetlerde cemaatten bahsedilmeye başlandığını anlattı.

‘Cemaat kullandı’

Okur, “İşinde, söylemlerinde yapı lehine, kayırmacılık yapan bir tavır görmedim. Sempatisi, ilgisi vardı ama yapının talimatlarını yerine getirdiğini düşünmüyorum. Ufkun ötesini gören, stratejik zekası olan bir arkadaştı” dedi. Yıldırım’ın Yargıtay’a üye seçildikten sonra yapıyla bakanlık arasında köprü görevi gördüğünü aktaran Okur, “Bakanlık Hüseyin Bey’i ön plana çıkarmıştı. Cemaat bunu kullandı, onun omzundan ateş ettiler. Cemaatin temsilciliğini yaptırıyorlarmış gibi bir görüntü vardı” diye konuştu. Savcılık ifadesinde, “Yıldırım cemaat mensubudur” dediği hatırlatılan Okur, “Bazı ifadeler yanlış geçmiş. ‘Sempatisi var’ demiştim. Düzeltiyorum” dedi.

‘Gülen sohbetleri’

Tanıklardan eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem de Yıldırım ile bakanlıkta birlikte çalıştıklarını ifade ederek, “Cemaate yakın olduğunu anladım ama yapı mensubu olması nedeniyle işiyle ilgili bir sıkıntıya rastlamadım” dedi. “Yapı mensubu olarak tanıdım. Yapı lehine iş ve işlemler yapardı” şeklindeki önceki ifadeleri hatırlatılan Erdem, “Eski ifademi aynen tekrar ediyorum. İki ifadem arasında çelişki yok” diye konuştu.

Tanık eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici de Durnagöl ve Özçelik’in bakanlığa gelmesinin ardından toplantılarda video izleyip, cemaatten, örgüt elebaşı Fetullah Gülen’den, örgütün okullarından söz ettiklerini anlattı. Hamsici, Durnagöl’ün, “Hizmete, cemaate yardım etmek istemez misiniz?” diyerek para topladığını, üç ve daha fazla çocuğu olanlardan maaşının yüzde 5’i, iki çocuğu olanlardan yüzde 10’unu istediklerini, kendisinin bazı yardımlar yaptığını ancak rutin olarak para vermediğini savundu. Yıldırım, tüm tanıklar dinlendikten sonra savunma yapmak için süre isterken tahliyesine karar verilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

‘Paraları Yıldırım topladı’

Tanık eski HSYK Üyesi Mustafa Kemal Özçelik de Yıldırım’ın yapı mensubu olduğunu bakanlıkta çalışırken öğrendiğini belirtti. Okur, Hamsici, Erdem, Yıldırım ve Durnagöl ile evlerde toplandıklarını, 2004’e kadar süren bu ziyaretlerde, ‘sohbet abisi veya imam’ bulunmadığını ancak bir iki kez Durnagöl’ün getirdiği CD’den terör örgütü elebaşının görüntülerinin izlendiğini belirtti. Bu toplantılarda birkaç kez Afrika ve Afganistan’dakilere yardım amaçlı para da verdiklerine işaret eden Özçelik, bu paraların Yıldırım tarafından toplandığını hatırladığını dile getirdi. Özçelik, yapıya en yakın ismin Yıldırım olduğuna değinerek, “Taktiksel zekası da vardı. Nerede, nasıl davranacağını bilirdi. Aralarında cemaat içinde yer alan isim oydu” dedi.