12.12.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
KÜLTÜR SANAT SERVİSİ
Sosyal medyada bir kadının yazar Hasan Ali Toptaş’la ilgili attığı tweet edebiyat dünyasında #MeToo Hareketi’ne dönüştü. Leyla isimli Twitter kullacısı “Bu adamın ifşalanmasını heyecanla bekleyen kaç kişiyiz? Ben ve pek çok arkadaşımın kendisi ile nahoş anıları var üniversite yıllarına ait. Şu anki bilinç ve cesarete sahip olsam kesinlikle ifşa ederdim. Klasik orta yaş üzeri cis erkek edebiyatçı” yazdı. Bu paylaşımın sonrasında ise aralarında yazar Pelin Buzluk’un da yer aldığı 20’ye yakın kadın Hasan Ali Toptaş tarafından uğradıkları taciz ve cinsel saldırıları anlatmaya başladı. Hasan Ali Toptaş ise özür dileyen bir paylaşımda bulundu.
Mersin ödülü geri aldı
Paylaşılan taciz iddialarının ardından Toptaş’ın kitaplarını basan Everest Yayınları, yazarla yollarını ayırdı. Önceki gün ise yazar ajanlığı yapan Barbaros Altuğ sosyal medya hesabından yazarla ilişkininin sona erdiğini duyurdu. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası da bu yıl Hasan Ali Toptaş’a verilmesi planlanan Mersin Kenti Edebiyat Ödülü’nü geri aldı.
Kadınlar, Hasan Ali Toptaş dışında aralarında yazar Bora Abdo ve İhtiyar Yayınevi sahibi yazar İbrahim Çolak’ın da yer aldığı edebiyat dünyasından pek çok isim hakkında suçlamalarda bulundu. Yazar Aslı Tohumcu’nun kendisini taciz ettiğini açıkladığı Bora Abdo’yla yayın ilişkilerini sonlandırdıklarını açıklayan İletişim Yayınları, Pelin Buzluk ve Aslı Tohumcu’nun yanında olduklarını belirtti. İbrahim Çolak’ın ise önceki akşam Twitter hesabından yaptığı paylaşımların ardından hayatına son verdiği duyuruldu.
Leyla isimli kullanıcının paylaşımının ardından yazar Ali Lidar, “Hasan Ali Toptaş’ın bile linç edildiği bu Twitter çukurunda elbette bizim belamızı z....” diyerek yazara sahip çıkmıştı. Gelen tepkilerin ardından İthaki Yayınları da önceki gün Lidar ile yollarını ayırdıklarını açıkladı.
‘Yalnız Değilsin!’
Aralarında Buket Uzuner ve Sema Kaygusuz’un da yer aldığı pek çok yazar sosyal medya aracılığıyla tepkilerini gösterdi. Sema Kaygusuz, “Birkaç gündür taciz hikâyelerini okudukça midem bulanıyor. Aile evinden çıktığımda 16 yaşındaydım. İlk gençlik çağımdan bu yana kendime bile anlatamadığım bütün şiddet anları zebellah gibi başıma üşüştü. Kadınlara yaşatılan bu gündelik şiddeti kanıksayan, eriten, üstünü örten yeni bir duyu geliştirdik bu yere batasıca tacizci erkekler yüzünden. Yeter artık yeter!” diye yazdı. Buket Uzuner ise “Tacizin ünlüsü, ünsüzü olmaz. Taciz, kızınızın, kızkardeşinizin veya annenizin başına geldiğinde nasıl karşı durursanız, tanımadığınız / sevmediğiniz kadınların başına gelince de öyle davranmak, tacizciyi açık etmek, ahlaklı olmaktır” diyerek tepkisini ortaya koydu. Oyuncu Pelin Batu ise “Bizdeki “Me too” hareketi sinema ve medya sektöründe başlarsa pek çok put yıkılacak, arsız oportünistler ifşa olacaktır” diyerek ifşaların başka sektörlere uzanabileceğini ima etti.
‘Uykularınız Kaçsın!’
Hasan Ali Toptaş’la başlayan “#MeToo Hareketi”, her sektörden kadınların, yaşadıkları taciz olaylarını ‘Yalnız Değilsin’ diyerek paylaşmasıyla devam ediyor. Bunun üzerine Twitter kullanıcısı Leyla ve onun tweetini destekleyen Anatolia Lit Ajansı’nın kurucularından Amy Marie Spangler bir araya gelerek kadınların başından geçenleri anlatabileceği ve dayanışma içerisinde olabileceği bir “uykularınkacsin@gmail.com” isimli mail adresi oluşturdu.
Yazarlar sendikası ve Pen’den kınama
Sosyal medyada yapılan ifşalar sonrası Türkiye Yazarlar Sendikası, “Yazarlık, şairlik, editörlük gibi sıfatları kullanarak kadınlara ve erkeklere cinsel içerikli, bedensel ve sözlü saldırı içeren, şiddet, tehdit, sistematik aşağılama gibi yollarla rahatsızlık veren her türlü davranışın taciz olduğunu, suç oluşturduğunu vurguluyor, edebiyatçıları bu konuda örgütlenmeye çağırıyoruz” açıklamasını yaptı. Yayıncılar Birliği ise “Türkiye Yayıncılar Birliği olarak kadınları hedef alan şiddet, taciz, ayrımcılık gibi davranışların her zaman karşısındayız. Kadınların bu konudaki haklı mücadelesini destekliyoruz” dedi. Pen Türkiye “Eline, beline, diline ilkesini en çok benimsemesi, içselleştirmesi ve yaygınlaştırması gereken kimi edebiyat ve kültür adamlarını, kadınlara, kadın edebiyatçılara uyguladıkları taciz nedeniyle kınıyor, aynı zamanda bir tür şiddet biçimi de olan tacizden ötürü yaşattıkları travmalar için özür dilemeye çağırıyoruz” açıklamasını yayımladı.