15.09.2023 - 09:54 | Son Güncellenme:
İHA
Edinilen bilgiye göre olay, 25 Temmuz’da merkez Yüreğir ilçesine bağlı Dadaloğlu Mahallesi’nde bulunan özel bir hastanenin yanında meydana geldi. 43 yaşındaki Aydın Akça, kanser nedeniyle tedavi gördüğü özel hastanede hayatını kaybetti. O sırada tarlada çalışan ağabeyi Ömer (48) ise kardeşinin ölüm haberini aldıktan sonra oğlu ile birlikte hastaneye gelmek için yola çıktı.
YAŞANANLAR GÜVENLİK KAMERASINDA
Hastanenin yan sokağına geldiği sırada ise Ömer Akça, ters yönden gelen Ferdi Çağlayan idaresinde 01 APF 635 plakalı otomobili gördü. Bunun üzerine Akça, otomobil sürücüsüne ters yönde olduğunu ve geri gitmesi gerektiğini söyleyerek eliyle ‘git’ işareti yaptı. Ömer Akça’nın kendisine ‘git’ demesine sinirlenen Çağlayan, otomobilden inerek genç adamın yanına gitti ve ikili arasında tartışma yaşandı. Tartışmanın kısa sürede kavgaya dönüşmesinin ardından hastane güvenlik görevlileri tarafları ayırıp, sakinleştirmeye çalıştı.
‘GETİRİN ONU, KANINI İÇECEĞİM’
Ancak bu sırada iddiaya göre Ferdi Çağlayan, güvenlik görevlilerinin arasından sıyrılarak Ömer Akça’nın tekrar üzerine yürüdü ve cebinden çıkarttığı bıçağı genç adamın kalbine sapladı. Ardından Çağlayan, ‘Getirin onu bana, kanını içeceğim’ diyerek tehditler savurdu. Ferdi Çağlayan’ın haber vermesi üzerine mahalleden arkadaşları da ellerinde tahta sopalarla hastaneye gelip, Akça’nın aracına zarar verdi. Tüm bu anlar, güvenlik kameralarına saniye saniye yansırken, kanlar içinde yerde kalan Akça da hastaneye kaldırıldı.
(Ferdi Çağlayan)
‘MEYVE BIÇAĞI ALDIM’ DEDİ, TUTUKLANDI
Akça, yaklaşık 10 gün boyunca yoğun bakımda, 20 günde hastanede tedavi görürken Adana Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri Ferdi Çağlayan’ı kıskıvrak gözaltına aldı. Çağlayan, emniyetteki ifadesinde, ‘Kalabalığın içerisindeki birinin elinde bıçak vardı. Bu şahıs, bıçakla sağ baş parmağıma vurarak yaraladı. Aracıma tekme ve taş atarak zarar verdiler. Kendimi korumak için arabamın torpido gözünde piknikten kalan küçük meyve bıçağını aldım. Ömer Akça üzerime atladığında elimdeki bıçağın göğsüne saplandığını tahmin ediyorum. Onu öldürme kastıyla vurmadım. Bıçağı karşımdakileri korkutmak için elime aldım. Canımı zor kurtardım’ dedi. Emniyetteki ifadesinin ardından Çağlayan, çıkartıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
AVUKAT KUZEN DEVREYE GİRDİ
Ömer Akça’nın avukat kuzeni Nazan Akça Subaşı ise konunun sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyledi. Subaşı, “Kuzenimin ölmemesi için tek şansı bu olayın hastanenin önünde olması. Kuzenim yoğun bakımda kaldı ve uzun süre tedavi gördü. Doktorlar da eğer uzak bir mesafede olsaydı kurtulamazdı diyorlar” dedi.
“SUÇ DELİLİ YOK EDİLDİ”
Şüpheli Ferdi Çağlayan’ın ‘Bıçak, meyve bıçağıydı’ ifadesi hakkında ise Subaşı, “Küçücük bir meyve bıçağı ile hem kalbe, hem dalağa hem de ciğere gelecek şekilde yaralayamazsınız. Zaten şüpheli orada esnafmış. Esnaf olduğu için bütün herkes gelip suç delilini yok ediyorlar. Ayrıca kuzenimin aracına da zarar veriyorlar. Belki kuzenimin kendisini toparlaması uzun yıllar alacak” ifadelerini kullandı.
Yargı sürecinin devam ettiğini anlatan Nazan Akça Subaşı, “Kardeşinin cenazesine de katılamadı, son kez onu da göremedi. Kardeşini biz defnederken o yoğun bakımdaydı. Bütün gerekli davaları açtık, kimse elini, kolunu sallayarak hareket edemez” diye konuştu.
“ÖLÜMDEN KIL PAYI KURTULDUM”
Yaklaşık 1 aylık tedavinin ardından taburcu edilen ve yeni yeni sağlığına kavuşan Ömer Akça ise yaşadığı zor süreci anlattı. Kardeşine son görevini dahi yerine getiremediği için çok üzgün olduğunu belirten Akça, “O gün araç sürücüsüne kardeşim cenazem var çekilir misin dedim. Ancak adam gelip beni darp etti, sonrada bıçakladı. Ben ölümden kıl payı kurtuldum. Son hatırladığım, ‘Onu getirin, kanını içeceğim’ dediği oldu. Gerisini hatırlamıyorum. Kardeşimi son kez göremedim bile, ona çok üzülüyorum” dedi.
“DAVADAN VAZGEÇ DİYORLAR”
Ferdi Çağlayan’ın ailesinin kendisini aradığını anlatan Akça, “Şuanda o kişinin ailesi beni arıyor ve davandan vazgeç, oldu artık diyorlar. Bende onlara kendilerini benim yerime koymalarını söylüyorum. Bu iş kolay bir şey değil. Ben sonuna kadar davamdan vazgeçmeyeceğim. Bu işin peşini bırakmayacağım” şeklinde konuştu.