Çaresiz annenin dünyası başına yıkıldı!
02.06.2018 - 08:57 | Son Güncellenme:
İmmün yetmezliği nedeniyle ilik nakli olması gereken 9 aylık Alpaslan’a TÜRKÖK’ten ilik bulundu ancak donör son anda ilik vermekten vazgeçti. Anne Rukiye Cidan, sosyal medyadan donöre seslendi: “Lütfen, geç olmadan geri dön...”
Uşak’ta yaşayan Rukiye (40) ve Yemliha Cidan (47) çiftinin 4’üncü çocukları Alpaslan’a, anne karnındayken immün (bağışıklık sistemi) yetmezliği teşhisi konuldu. Doktorlar, ilik nakli gerektiğini söyledi. 17 yıl önce bir çocuklarını aynı hastalıktan kaybeden Cidan çiftinin, çocukları ve yakınlarının iliği Alpaslan’a uymadı. TÜRKÖK’te yapılan taramada, ismi ve hangi ilde yaşadığı açıklanmayan 30’lu yaşlardaki bir erkeğin iliğinin Alpaslan’a yüzde 90 uyumlu olduğu saptandı. Kızılay, detaylı test için bağışçıyla iletişime geçti. Detaylı testin de olumlu çıkmasının ardından, ilik naklinin mayıs ayında yapılmasına karar verildi.
DONÖR SON ANDA VAZGEÇTİ
Cidan Ailesi heyecan ve umutla nakil gününü beklerken, kemik iliği bankasından donörün ilik vermekten vazgeçtiği bildirildi.
ANNE SOSYAL MEDYADAN SESLENDİ
Habertürk Gazetesi'nden Soner Özcan'ın haberine göre, Anne Rukiye Cidan, kendisi ya da bir yakını görür umuduyla, sosyal medyadan bağışçıya “Donörümüzün vicdanına sesleniyoruz; Alpaslan’ı kendi evladı yerine koysun, kalbinin sesini dinlesin. Allah rızası için geç olmadan geri dönsün” diye seslendi.
Sonuç alamayan anne Cidan, bu kez BİMER’e başvurarak bağışçıyla iletişime geçilmesini talep etti. BİMER’in başvuruyu yönlendirdiği Kızılay’dansa, “Bağışçı hastalık nedeniyle donör olmak için uygun değil” cevabı geldi. Alpaslan’ın sağlığına kavuşabilmesi için ilik nakli olması gerektiğini belirten Rukiye Cidan, “3 ay içinde uygun bir donör bulunamazsa benden veya eşimden yarı uyumlu ilik nakli yapılacak. Ancak bu riskli. Bir evladımı daha kaybetmek istemiyorum. Bir sağlık sorunu yoksa lütfen bir daha düşünsün” dedi.
‘KORKANLAR OLUYOR’
Donörün vazgeçme nedeninin açıklanamayacağını kaydeden Kızılay yetkilileri, “Maalesef bu tür durumlar olabiliyor. Donörler korktukları için veya başka sebeplerle sonradan vazgeçebiliyor. Donörün ikna edilmesi için her türlü çaba sarf ediliyor ancak gönüllülük esasına dayandığı için bağışçı kesin olarak kararını vermişse bir şey yapılamıyor” ifadesini kullandı.
