04.11.2021 - 11:10 | Son Güncellenme:
Erol AKKIR/DHA
Kepez ilçesinde oturan Ali İhsan ve İlknur Yıldırım (39) çiftinin 'Özge' adını verdikleri çocukları, 7 yıl önce Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde 6,5 aylık dünyaya geldi. Prematüre bebek, yeterli kuvöz olmadığı için özel hastaneye sevk edildi. Bu hastanede bebeğe iğne yapmak amacıyla sol dizinin altına kateter takıldı. Bu işlemden sonra kuvözde kalırken sol bacağında morarma görülen ve kangren teşhisiyle tekrar doğduğu hastaneye yönlendirilen minik Özge'nin 13 günlükken sol bacağı diz altından kesildi.
KIZINI YÜRÜTMEK İÇİN DÜZENEK YAPTI
Özge'nin, yürüyemediği için sokakta oynayan çocuklara bakıp ağlaması, babası Ali İhsan Yıldırım'ın yüreğini sızlattı. Yıldırım, ekonomik sorunlar nedeniyle fizik tedaviye götüremediği için yürümeyi öğrenemeyen kızına, evde 150 liraya yaptığı ve tavana taktığı düzenekle yürümeyi öğretmeye çalıştı. Bir süre düzenekle yürümeye çalışan Özge'nin bu çabasına hayırseverler el uzattı. Özge protez bacağa kavuştu. Ancak protez bacak, Özge'nin gelişimine paralel olarak her geçen yıl biraz daha bacağını sıkarak acı verdi. Protezini kullanamaz hale gelen Özge'ye 50 bin lira maliyetli yeni protez sivil toplum kuruluşları ve hayırseverler tarafından alınarak hediye edildi. Özge'nin protezi geçen yıl İstanbul'da yenilendi.
OKULDAN 'DEVAMSIZLIK' YAZISI
Ali İhsan Yıldırım, kızının yüzde 50 engelli raporu olduğunu, evde eğitim alması gerektiğini söyledi. Yıldırım, "Geçen yıl öğretmenimiz vardı. Özge ana sınıf öğretmeninden eğitim aldı. Bu yıl da öğretmen beklerken Kepez, İrenoğulları Şehit Atila Nizam İlkokulu Müdürlüğü'nden devamsızlık mektubu geldi. Mektupta, 'Velisi olduğunuz okulumuzun birinci sınıf F şubesi 456 nolu öğrencisi Özge Yıldırım aşağıda belirtilen günlerde okula devam etmemiştir. Durumu en geç üç gün içinde bildirilmediğinde idari para cezası ile cezalandırılacaksınız' yazıyordu. Biz Milli Eğitim Bakanlığı'na geçen yıl engelli raporumuzu vermiştik. Çocuğumuzun engelli olduğunu ve bir bacağının olmadığını, evde eğitim görmesi gerektiğini beyan ettik. Hastaneden de rapor almamıza ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın bilgisi olmasına karşın böyle bir mektup aldık. Öğretmen beklerken, 'Çocuğunuzu okula göndermezseniz para cezası keseceğiz' diyorlar. Bu mektubun aynısını bize üç kez gönderdiler" dedi.
GEÇEN YIL VARDI BU YIL YOK
Okula giderek durumu izah ettiklerini ifade eden Yıldırım, "Özge'nin raporlu olduğunu, Milli Eğitim Bakanlığı'nın da durumu bildiğini söyledim. Çocuğumuzun bu durumdayken okula gelmesinin mümkün olmadığını ifade ettim. Özge'nin bir bacağının olmadığını belirttim. 'Özge arkadaşlarıyla oynarken düşse, beyin kanaması geçirse kimse sorumluluğunu kabul etmez, o yüzden evde eğitim alması gerekir' dedim" diye konuştu.
İDARİ PARA CEZASI KESİLECEK
Aldıkları cevabın kendilerini tatmin etmediğini ifade eden Yıldırım, "Durumu Milli Eğitim Bakanlığı'na ileteceklerini söylediler. Biz geçen sene evrakımızı teslim ettik. Buna rağmen bize bu mektubu gönderdiler. Öğretmen beklerken ceza keseriz çocuğunuzu okula gönderin gibi mektup yolladılar. Cezanın detayı belirtilmemiş ancak idari para cezasıyla cezalandırılacağımız bildirildi. Biz eve öğretmen bekliyoruz. Özge'yi de okula göndermek istiyoruz ancak bir bacağı yok, bacağı olmayan çocuk okula nasıl gitsin. Okulda ona kim sahip çıkacak" dedi.
BABA ÖĞRETMENİ OLDU
Özge'nin derslerinden geri kalmaması için kendi imkanlarıyla eğitim vermeye çalıştıklarını belirten Yıldırım, "Fakat telafi etmemiz mümkün olmuyor. Özel bir okula haftada bir gün götürüyoruz o da yeterli olmuyor. Okullar açılalı neredeyse üç ay oldu ilk yarı bitmek üzere, Özge şu an 7 yaşında ve eğitiminden çok geri kaldı. Özge'ye öğretmen istiyoruz" diye konuştu.