10.10.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
Mert İnan - Su kaynaklarındaki kirliliğin balıkların kas dokularına kadar işlediği ortaya çıktı. Bafa Gölü’ndeki kefal balıklarının yüzde 16’sında kadmiyum, yüzde 68’inde kurşun tespit edilirken, ölçülen ağır metal yoğunluğunun tüketilebilirlik sınırının üzerinde olduğu uyarısı yapıldı.Son yıllarda çevre kirliliği kıskacındaki Bafa Gölü’nde avlanan topan kefal türünde ağır metal birikimi olduğu tespit edildi. Bafa’nın özellikle Büyük Menderes Nehri’nden gelen kirleticiler ile ağır metal kirliliğine maruz kaldığı belirtilen araştırmada, bu durumun özellikle su debisinin azaldığı yaz aylarında daha da arttığı vurgulandı.
‘Sağlık riski var’
Araştırma kapsamında 2015 Ekim ile Mart 2016 arasında toplanan 25 kefal numunesi, haftada bir steril şartlarda alınıp soğuk zincir içerisinde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Araştırma Laboratuvarları Merkezine getirildi. Analiz öncesinde balıkların fileto (kas), gonat (üreme organı), karaciğer ve solungaçları parçalara ayrılırken, haftalar boyunca ayrı ayrı incelemeler yapıldı. Araştırmada, ölçülen ağır metal kalıntılarının; “İnsan sağlığı açısından oldukça riskli” olduğu şu şekilde vurgulandı: “Bafa Gölü’nde yaptığımız bu çalışmada kurşun ve kadmiyumun balığın yenilebilir kısımlarında, mevzuatta belirtilen tüketilebilir limitlerin üstünde olduğu görülmektedir. Bu sonuç insan sağlığı açısından oldukça riskli bir durumdur.”
Arıtılmadan karışıyor
Bafa Gölü ve Büyük Menderes Nehri’nin bağlantısının iki kanal vasıtası ile sürdürüldüğüne dikkat çekilen araştırmada, şu uyarılar sıralandı: “Tarımsal sulama faaliyeti için Büyük Menderes Nehri’nin suyuna ihtiyaç duyulduğu sezonlarda (yılda yaklaşık 5-6 ay) bu bağlantı kesilmekte ve Bafa Gölü’nün su sirkülasyonu engellenmektedir. Ayrıca Büyük Menderes Nehri’nin beslendiği Afyon, Uşak, Aydın ve Denizli havzalarından kaynaklanan evsel, endüstriyel ve tarımsal faaliyet atıkları nehir vasıtasıyla Bafa Gölü’ne taşınmaktadır. Göle ulaşan atıklar kanal tabanına göre daha derin olan Bafa Gölü’nde birikmekte. Gölün yakın havzasında yapılan tarımsal faaliyetler, zeytinyağı üretim tesisleri, turistik tesis kaynaklı atıklar ile evsel atıklar da gölün kirliliğini arttıran unsurlardır. Çevre kirliliği doğrudan temas halindeki canlıları etkilediği gibi beslenme zinciri vasıtasıyla kirlilik odağından uzak yaşayan insanları da olumsuz etkileyebilmektedir.
Bafa Gölü’nde çevre kirliliğinin ve bunun insanlara ve diğer canlılara olan zararlı etkilerinin önüne geçebilmek için, gölün Büyük Menderes Nehri ile olan bağlantısı kesilmemeli, Büyük Menderes Nehri’ne yapılacak endüstriyel deşarjlar, arıtım sonrası yapılmalı, göl çevresindeki imar çalışmalarında havza yönetimi
hep ön planda olmalıdır.”