22.09.2022 - 17:37 | Son Güncellenme:
Mustafa Uslu KOCAELİ (İHA)
Olay, 12 Temmuz 2021 tarihinde Gebze ilçesi Pelitli Mahallesinde meydana geldi. Dershaneden evine dönmek için halk otobüsüne binen Ayşegül Aydın (17), evine yaklaşık 200 metre kala, kendisini uzun süredir takip eden yabancı uyruklu Muhammed A.’nın saldırısına uğradı. Aydın'ı tenha yoldan ormanlık alana doğru çeken şahıs, genç kıza saldırdı. Genç kızın direnmesi üzerine de şahıs, yerden aldığı taşla genç kızın kafasına vurdu. Bayılan genç kızı yol kenarına taşıyan zanlı, bir arabayı durdurup, baygın halde kız bulduğunu söyleyerek yardım çağırmalarını istedi. Bu sırada evine doğru giden genç kızın erkek kardeşi, Ayşegül'ü yol kenarında görünce durumu hemen babasına haber verdi. Ağır yaralı olarak ambulansa alınan genç kız, tedavi edilmek üzere özel bir hastaneye kaldırıldı. 5 ay boyunca yaşam savaşı veren Ayşegül, daha sonra yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Mustafa A. ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Muhammed A.'nın Gebze 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı. Duruşma salonunda Ayşegül'ün babası Metin Aydın, annesi Şükran Aydın, kardeşi Esat Aydın ve çok sayıda avukat hazır bulundu. Sanık Muhammed A. ise duruşmaya SEGBİS ile katıldı. Kimlik kontrollerinin yapılmasının ardından sanığa savunması için söz hakkı verildi. Sanığın savunmasında "Ben yapmadım, kendisi düştü" demesinin ardından aile duruma tepki gösterdi. Sanığın bu sözlerinin ardından sinirlerine hakim olamayan ağabey Esat Aydın, duruşma salonuna soktuğu kesici alet ile tercümana saldırdı. Polis ekiplerinin ve avukatların araya girmesiyle birlikte Esat Aydın duruşma salonundan çıkarıldı. Yaralanan tercüman ise sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesinin yapılmasının ardından hastaneye kaldırıldı. Esat Aydın ise gözaltına alındı. Tercüman yaralandığı için duruşma 9 Aralık tarihine ertelendi.
"İNSANLARIN İÇERİSİNDE ROBOT GİBİ DOLAŞAN BİR İNSAN HALİNE GELMİŞİM"
Adliyenin dışında da baba Metin Aydın, sanığın rahat tavırlarına tepki göstererek, gözyaşlarına hakim olamadı. Metin Aydın, "Hayallerim bitmiş benim. İnsanların içerisinde robot gibi dolaşan bir insan haline gelmişim. Çok zoruma gitti. Onun görüntüsünü gördüm. Saçlarını boyamış, en marka tişörtleri giymiş. Adamı tosun gibi beslemişler, kilo almış orada adam. Adamın huzuru, rahatı yerinde" dedi.
"SALDIRAN ERKEK KARDEŞİN ELİNDE JİLET OLDUĞU SÖYLENİYOR"
Aileye destek olabilmek için gönüllü olarak duruşmada yer alan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyesi Avukat Pınar Berfin Çoban, "Ayşegül öldürüldüğünden beri olayı hem avukat olarak hem de bir kadın olarak takip ediyorum. Destek amacıyla geldik. Bugün duruşmada karar bekliyorduk. Adli tıp raporları alındı. Dosyada her şeyi belirli. Ayşegül çok kötü bir şekilde katledilmiş, boğulmuş, cinsel istismara uğramış, öldürülmüş. Sanık yabancı uyruklu. Türkçesi yetmediği için tercümansız duruşmaya devam edilemiyor. Tercüman bulmak için uzun uğraşlar verildi. Çünkü o dili bilen tercümanlar olmadığı için Zeytinburnu’ndan bir tercüman arkadaş getirildi. Daha henüz kimlik tespitleri yapılmıştı, sanığın 'Ben öldürmedim, düştü' gibi bir beyanı oldu. Tercüman bunu tercüme ettiği anda, tabii ki aile çok acılı bir aile. Abi dayanamayarak tercümana saldırdı. Ailesinin de bir tepkisi oldu. Bu sırada saldıran erkek kardeşin elinde jilet olduğu söyleniyor. Saldırı esnasında hemen mağdurun avukatları olaya müdahale etti. Polis eşliğinde küçük abisi dışarıya alındı. Ancak tercüman yaralandığı için duruşmaya devam edilemedi. Sanığın ifadesi anlamadan yargılama gerçekleşemiyor. Duruşma şimdilik 9 Aralık tarihine ertelendi. Umarım kadın cinayetlerinin durdurulması adına örnek bir karar çıkar. Umarım kadın cinayetleri son bulur" dedi.
"SABRIN TAŞTIĞI BİR NOKTA VAR"
Tercümanın hayati tehlikesinin bulunmadığını söyleyen Çoban, "Tercümanın çok ağır bir durum yok. Kulağında bir kesik olduğunu biliyoruz. Hemen 112’ye haber verildi. Müdahale edildi. Ne mutlu ki ağır bir yaralama yaşanmadı. Ama tabii bu da olmasa daha iyi olur. Aile çok acılı. Feci bir şekilde öldürülen 17 yaşında, dershanesinden evine dönmeye çalışan bir kız çocuğu söz konusu. Kadın Cinayetleri Platformu ciddi anlamda takip etti, bu dosyanın her aşamasında Ayşegül’ü hastanede defalarca kez ziyaret ettiler. Keşke böyle olmasaydı. Ailesi bir umutla aylarca onu bekledi. Hiç kolay değil yaşadıkları. Sabrın taştığı bir nokta var” diye konuştu.