20.04.2020 - 17:21 | Son Güncellenme:
DHA - İHA
Mardin'in Derik ilçesine bağlı kırsal Meşeli Mahallesi’nde, yağmurun ardından göl kenarında çok sayıda yılan ortaya çıktı. Mahallede yaşayanlar, göl kenarında gördükleri onlarca yılanı öldürdü.
Mahalle sakinleri, yılanları gördüklerinde çok korktuklarını ifade ederek, can güvenlikleri için öldürdüklerini iddia etti.
İlçe merkezine 30 kilometre uzaklıkta bulunan Yürekli köyündeki ‘Yılan Pınarı’ bölgesinde yılanların sürü halinde güneşlenmesi görenleri şaşırtıyor.
Yol boyu sürü halinde bulunan yılanlar, Brezilya’nın ‘Yılan Adası’nı andırıyor. Yoldan geçenler ise yılanların bazen topluca yola kadar geldiklerini ifade etti.
Yoldan geçen Nevzat Çınar adlı vatandaş, her sene düzenli bisiklet turu yaptığını belirterek, “Yüksekova’ya 30 kilometre uzaklıkta bulunan Yürekli köyünde her sene bulunan yılanlar bu defa yola çıktılar.
Yol boyu yılanları sürü halinde görmek mümkün.
Bu yılanların sürü halinde yola çıkması hem korkutuyor hem de şaşırtıyor.
Bu yoldan geçenlerin daha dikkatli olmaları gerekiyor. Şu an sürü halinde yavru yılanları görmek de mümkün” dedi.
Öte yandan Anadolu’nun endemik nadir yılan türleri arasında gösterilen ve koruma altında olan kedi gözlü yılan Kahramanmaraş’ta biyolog Özlem Kurtoğlu tarafından ilk kez görüntülendi.
Biyolog Özlem Kurtoğlu, soosan yılanı olarak da bilinen; Akdeniz ve Kafkasya bölgelerinde yaşayan endemik bir zehirli 'Colubridae’ yılan olan kedi gözlü yılanı, Onikişubat ilçesine bağlı Ilıca Mahallesi kırsalında görüntüledi. Bölgede yaşadığı bilinen ancak ilk kez görüntülenen kedi gözlü yılan, koruma altındaki ender türlerden biri.
Kedi gözlü yılanlar, doğada küçük kemirgenler, kertenkeleler ve kuşlar gibi canlılarla besleniyor. Kedi gözlü yılanlar (Telescopus fallax), 'Colubridae' (kırbaç yılanları) familyasına dahil yarı zehirli türlerden biridir. Yarı zehirli tür olarak değerlendirilmesinin sebebi; yarı zehirli yılanların zehir dişleri zehirli yılanlarda olduğu gibi üst çenenin en önünde yer almayıp, üst çenenin en arkasında yer almasından kaynaklıdır.
Bülent Ecevit Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sözen, kamuoyunda öldürülen yılanlarla ilişkili haberlere değinerek "Doğa canlanıyor. Bu canlıların hepsi ülkemiz doğasının biyolojik zenginlikleridir. Hiç birisi korkulacak bir şey veya yok edilmesi gereken bir düşman değildir" ifadelerine yer verdi.
Türkiye'nin çeşitli yerlerinde görülen yılanlarla ilgili kamuoyunda yer alan haberleri değerlendiren BEÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sözen, yılanların öldürülmesine tepki gösterdi. Sözen, "Birkaç gündür basında Türkiye'nin çeşitli yerlerinde yılanların görülmeye başladığı haberlerini mutlulukla izliyoruz. Bahar geldi ve doğa uyanıyor. Kış uykusundaki kurbağalar, semenderler, yılanlar, kertenkeleler, yer sincapları, yedi uyurlar vb pek çok canlı artık uyanıyor ve ekosistemdeki görevlerini sürdürmek üzere aktivite göstermeye başlıyorlar. Doğa bütün coşkusuyla uyanıyor. Bu canlıların hepsi ülkemiz doğasının biyolojik zenginlikleridir. Hiç birisi korkulacak bir şey veya yok edilmesi gereken bir düşman değildir" ifadelerine yer verdi.
Türkiye'deki 60'a yakın yılan türünden 10 kadarının dünya üzerinde sadece Türkiye'de yaşayan endemik tür olduğunu aktaran Sözen şöyle devam etti:
"Türkiye doğasında 60'a yakın yılan türü yaşamaktadır ve bunlardan 10 kadarı dünya üzerinde sadece ülkemizde yaşayan endemik türlerdir. Hiç bir yılan türü doğrudan insana saldırmaz ve ülkemizdeki yılanların çoğu zehirsizdir. Zehirli olan türlerin 14 tanesi engereklerdir ve zehirli olmalarına rağmen oldukça uysal yılanlardır. Ekosistemde özellikle farelerle beslenerek doğada aşırı çoğalmalarını ve böylece insanlara zarar vermelerini, tarım alanlarına zarar vermelerini, pek çok hastalığı insana bulaştırmalarını engellerler. Bu yüzden insanların karşılaştığı hiç bir yılanı öldürmemesi gerekir."
Görülen yılanların mutluluk duyulacak bir durum olduğunu aktaran Prof. Dr. Mustafa Sözen, "Maalesef bugünlerde ortaya çıkan yılanlarla ilgili üzüntü verici ve insanları hatalı yönlendiren haberler basında sıkça yer almaya başladı. Örneğin 2 gün önce Mardin'de çok sayıda su yılanının (Natrix tessellata) görüldüğü ve hepsinin mahalleli tarafından öldürüldüğünü okuduk. Daha bugün ise Hakkari'de görülen zararsız bir yılan türü olan Yarısucul yılanın (Natrix natrix) görülmesi "Korkutan görüntü" başlığıyla basında yer aldı. Aynı zamanda insanlarımızı bu konuda yeterince bilgilendirememiş olmamızdan dolayı da ülkem adına üzülüyorum. İnsanlarımıza Biyolojik çeşitliliğimiz, zenginliğimizi çok iyi bir şekilde öğretmeli ve bir yılanın görülmüş olmasının korkulacak bir şey değil, mutluluk duyulacak bir şey olduğu bilincini yerleştirmeliyiz. Bir Yaban hayatı uzmanı olarak bu konudaki görüşümü duyurmak istedim" şeklinde konuştu.