12.07.2020 - 10:46 | Son Güncellenme:
Yunanistan Tarım Bakanı Makis Voridis, Ayasofya’nın ibadete açılmasına misilleme olarak Selanik’teki Atatürk Müzesi’nin (Atatürk’ün doğduğu ev) ‘Pontus Rum ya da Helenizm soykırımı müzesine’ dönüştürülmesi önerisini destekledi.
Yunan Mega televizyonuna konuşan Voridis, Türkiye’yi kastederek, “Hem Yunanistan hem de uluslararası toplumun bir cevap vermesi gerekir” dedi.
“Atatürk Müzesi, Helenizm soykırımı müzesine dönüştürülebilir mi?” sorusuna ise “Mutlaka cevap verilmeli. Örneğin, böyle bir şey yapılabilir. Derhal de yapılmalıdır” yanıtını verdi.
Voridis, Türkiye’nin artık hiçbir batılı ülke ile iyi ilişkiler içinde olmakla ilgilenmediğini ileri sürerek “Batıya, Erdoğan’ın tamamen kontrolden çıktığını göstermeliyiz” dedi.
“Atatürk Müzesi, Helenizm soykırımı müzesine dönüştürülebilir mi?” sorusuna ise “Mutlaka cevap verilmeli. Örneğin, böyle bir şey yapılabilir. Derhal de yapılmalıdır” yanıtını verdi.
Voridis, Türkiye’nin artık hiçbir batılı ülke ile iyi ilişkiler içinde olmakla ilgilenmediğini ileri sürerek “Batıya, Erdoğan’ın tamamen kontrolden çıktığını göstermeliyiz” dedi.
Yunan Başbakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Bu karar, bu anıtı dünya mirası olarak kabul eden herkesi rencide eden bir tercih olmuştur” dedi. Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, dün İstanbul Fener Rum Patriği Bartholomeos ile telefon görüşmesi yaptı.
Yunan kaynaklar, Bartholomeos’a “destek ve dayanışmasını” dile getiren Miçotakis’in, Ayasofya için önümüzdeki günlerde yabancı liderlerle telefon görüşmeleri yapacağını söyledi.
Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakellaropoulou, “Türkiye’nin Ayasofya’yı camiye dönüştürme kararı doğrudan tarihsel belleğimizi kışkırtmaya yöneliktir” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs Rum Kesimi lideri Nikos Anastasiadis, Türkiye’de Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesinin önünü açan kararlar için, “Uygar dünya ile onu temsil eden uluslararası kuruluşlar için yeni bir sorun daha ortaya çıkarmaktadır” derken, “Hristiyanların tamamı için duygusal bakımdan özel değeri olan bir dünya mirasına yapılmış tarihi bir saygısızlıktır” ifadelerini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Türk hükümetinin Ayasofya’nın statüsünü değiştirme kararından hayal kırıklığı duyduklarını açıkladı. Bakanlık sözcüsü Morgan Ortagus yaptığı yazılı açıklamada, “Türk hükümetinin kimsenin ziyaretine mani olmadan Ayasofya’nın idaresinin sürdürülmesine yönelik atacağı adımları öğrenmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz” dedi. ABD hükümetine bağlı Uluslararası Dini Özgürlükler Komisyonu (USCIRF) ise Danıştay’ın Ayasofya kararını kınadı.
ABD’de 4 ay sonra düzenlenecek başkanlık seçimlerinin Demokrat Partili adayı Joe Biden, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a “Ayasofya kararından geri dönmesi, müze statüsünü koruması ve herkesin eşit erişimini garanti etmesi” çağrısı yaptı.
Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Ayasofya’nın güçlü bir sembolik, tarihsel ve evrensel değere sahip olduğunu vurgulayarak, Danıştay’ın kararını “üzüntüyle” karşıladıklarını dile getirdi.
Eski İsveç Başbakanı Carl Bildt de karara tepki gösteren isimlerdendi. “Kararı endişe verici” olarak nitelendiren Bildt sosyal medya hesabı Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Bölgede kesinlikle bir cami kıtlığı söz konusu değil, bu yüzden tamamen politik bir hareket” dedi.
Dini Özgürlükler Görevlisi Markus Grübel, “Ayasofya’nın sadece tek bir dinin ibadetine açılmasından dolayı üzüntü içerisindeyim” dedi.
Rus Ortodoks Kilisesi’nin basınla ilişkilerden sorumlu yetkilisi Vladimir Legoyda, “Rus Ortodoks Kilisesi ile diğer Ortodoks kiliselerinin endişelerine kulak verilmemiş olması çok üzücü” dedi.
Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Muhyiddin el-Karadaği, Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılmasıyla ilgili “Fatih Sultan Mehmet Ayasofya’yı kendi parasıyla satın aldı ve vakfetti. Ayasofya’nın cami olarak ibadete açılması, vakfedilme amacına ve aslına geri döndürülmesidir” görüşünü dile getirdi.
Malezya İslam Teşekkülü Danışma Kurulu (MAPIM) Genel Başkanı Mohd Azmi Abdul Hamid ise yaptığı yazılı açıklamada “Türkiye’nin Ayasofya’yı yeniden camiye çevirme hakkı, hiçbir dış ülke tarafından sorgulanmamalıdır” ifadelerini kullandı.
Filistin’de Hamas hareketi, Ayasofya’nın ibadete açılmasına ilişkin alınan karardan övgüyle söz etti. Hamas Yurtdışı Basın Ofisi Başkanı Rafet Murra, yaptığı yazılı açıklamada, “Ayasofya’nın ibadete açılması, tüm Müslümanların gurur duyacağı bir adımdır” ifadelerini kullandı.
Katar’da yayın yapan Al Jazeera televizyonunun eski genel müdürü ve Eş-Şark Forumu Başkanı Vaddah Hanfer, “Ayasofya konusu, Türk kimliğinin özünde kökleri derin bir semboldür. Bu sembol, Osmanlı Devleti’nin tarihindeki en yüce olan fetih anıyla vücut buluyor” ifadelerini kullandı.
Moritanya’da halk Ayasofya’nın ibadete açılması kararını sevinç ve memnuniyetle karşıladı. Başkent Novakşot’ta, İstanbul’un fethinin sembolü ve İslam dünyasında büyük öneme sahip Ayasofya’nın yeniden cami olarak ibadete açılması kararından ötürü dualar edildi.
Ayasofya’nın ibadete açılması, dünya basınında da yankı buldu. Alman Frankfurter Allgemeine gazetesi, “Erdoğan ‘İstanbul’un ikinci Fatihi’ mi” başlığını atarak Ayasofya’nın yakında cami olarak ibadete açılacağını belirtti.
İngiliz Guardian gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ayasofya’yı camiye çevirme kararının siyasi olduğunu, uluslararası tepki çekmiş olsa da kendi muhafazakâr kitlesini çok memnun ettiğini yazdı.
İngiliz Financial Times ise Ayasofya’nın dünyanın en önemli Bizans Hıristiyan mimari örneklerinden biri olduğuna vurgu yaptı. Haberde sanat tarihçilerinin, Ayasofya’nın camiye çevrildikten sonra içindeki büyüleyici mozaik ve fresklerin seyre kapalı hale getirilmesinden endişe ettikleri belirtildi.
Londra merkezli Arapça ve İngilizce yayın yapan Asharq Al-Awsat da, Ayasofya’nın camiden müzeye çevrilmesinin Osmanlı İmparatorluğu’nun küllerinden doğan yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli reformlarından biri olduğu belirtti.
Amerikan CNN kanalının haberinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Tüm camilerimizde olduğu gibi Ayasofya’nın kapıları da Müslüman ya da değil herkese açık olacak” sözlerine yer verildi.
Amerikan New York Times gazetesi kararın uluslararası “sansasyon” yaratabileceğini belirtti.
Hürriyet