05.01.2022 - 10:40 | Son Güncellenme:
Üç şerefeli Cami çok kubbeliden tek kubbeli ye geçiş olarak en özel örneklerden biridir. Cumhuriyet Meydanı'nda bulunan bu Cami Heybetli görüntüsüyle ziyaret edenleri hayretler içerisinde bırakıyor. II. Murat döneminde usta Müşahittin tarafından gerçekleştirilen Cami, her bir şerefine ayrı merdivenler ile çıkılması en üstün özelliklerinden biridir.
Edirne’ye gidildiği zaman görülmesi gereken en önemli yerler arasında Selimiye Camii gelmektedir. Özellikle Mimar Sinan'ın ustalık eseri olarak öne çıkan bu Cami, muhteşem yapısı ile adeta göz banyosu yaptırıyor. Mimarlık tarihinin ve Osmanlı-Türk sanatının muhteşem yapısı olarak öne çıkan Selimiye Camii, Mimar Sinan'ın 80 yaşında tasarladığı muhteşem bir yapıttır.
İçerisindeki Seçkin koleksiyonu ile beraber Etnografya Müzesi oldukça geniş bir yapıdır. Özellikle bahçesi ile beraber arkeolojik alanı pek çok farklı noktayı ziyaret etme imkanı tanıyor. Birbirinden değişik medeniyetlere ışık tutan bu özel müze, özellikle Neolitik, Kalkolitik ve paleontolojik fosil kalıntılarıyla bir adım öne çıkıyor. Edirne tarihini analiz etmek adına Selimiye Camisi'ni 50 metre uzaktaki bu müzeyi mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Edirne'nin ilk anıtsal yapısı olarak öne çıkan eski cami, Süleyman Çelebi tarafından yapılmış muhteşem bir yapıttır. Özellikle 15 yüzyılda yapılan en cüsseli cami olması ile beraber, 9 ayrı kubbesi bulunmaktadır. İç taraftaki ferah ambiyansı, minberi, ışık feneri ve zarif tasarımı ile her açıdan göz dolduruyor.
Selimiye Camisi'nin yan kısmında bulunan Selimiye arastası, yamaçta yer alan özel bir yapıdır. Diğer adıyla ayrıca Kavaflar Çarşısı olarak da bilinir. Toplamda 124 dükkanın bulunduğu bu özel Arasta, 73 kemer ile inşa edilmiş tarihi açıdan muhteşem yapılar arasında geliyor.
Taş Odalar Sokağı üzerinde yer alan Selimiye Vakfı Müzesi, Mimar Sinan'ın eşsiz yapılarından biridir. Muntazam kesme taş eklemeleri ile beraber tuğla malzemeleri üzerinden etkileyici bir bütünlük sağlamış durumda. Geniş bir bahçesi bulunan bu dikdörtgen yapı; ahşap, çini ve hat eserlerini geçmişten günümüze pek çok tarihi görselleri ile sunuyor.
Türkçe olarak ‘toplantı yeri’ ismi ile bilinen Edirne büyük sinagogu, Tarihi Osmanlı İmparatorluğu’na uzanan etkileyici bir yapıdır. Üstelik dünyanın 3. en büyük sinagogu olarak bilinen bu Yapı, 1905 yılındaki yangın sonucu, II. Abdülhamit döneminde restorasyona girmiş ve yeniden inşa edilmiştir.
Edirne-Kırkağaç yolu üzerinde yer alan Meriç Köprüsü, Sultan Abdülmecid döneminde yapılmış tarihi yapılar arasında yer alıyor. Özellikle üçgen prizma şeklindeki selyalanları ve özel köprü ayakları ile beraber panoramik görseliyle ziyaret edenleri adeta büyülüyor.
Edirne tarihi açısından Balkan Savaşı Müzesi oldukça önemlidir. Kıyık ismi ile bilinen bir tepede yer almaktadır. Şehre özgü eşyalar ile beraber pek çok farklı kalıntının yer aldığı müze, Balkan Savaşı şehitleri anısına yapılmıştır.
Mimar Sinan yapıları içerisinde yer alan Rüstem Paşa Kervansarayı, mutlaka gezilip görülmesi gereken eşsiz tarihi alanlardan biridir. Günümüzde otel olarak görev alan bu Yapı; taş sıraları ve tuğla ile hanları eşliğinde karmaşık bir yapıya sahiptir. Sevdikleriniz ile beraber bu özel yapıda güzel bir zaman geçirebilir ve güvenli şekilde keyif içinde konaklama şansını değerlendirebilirsiniz.