Dünyanın en ilginç kahve dükkanları

Fransa'nın başkenti Paris'in Marais semtinde yer alan Cafe des Chats çok sayıda kediye ev sahipliği yapıyor. Kedi Kafe'nin hedef kitlesi kedilerini evden dışarı çıkarmayan Parisliler. Konsept her ne kadar ilginç görünse de Kedi Kafe'nin sahibi Margaux Gandelon kedilerin insanlar için keyifli bir terapi gibi olduğunu söylüyor. Kedi Kafe'nin ev sahipliği yaptığı 12 kedi de barınaklardan sahiplenilmiş. Kedi Kafe'nin sahibi Gandelon'a göre en önemli husus mekanın temizliği ve kedilerin sıhhati. ABD'nin Washington eyaletine bağlı Spokane kentinde kahve almak için bir kafeye girerseniz yarı çıplak baristalar sizi şaşırtmasın. Bare Beans Espresso ve Smokin’ Hot Espresso gibi kentin ünlü yarı çıplak baristalarının çalıştığı kafeler ateşli bir kahve deneyemini yaşamak ve duyularını harekete geçirmek isteyen misafirlere kahve sıcaklığında bir karşılama sunuyor. Kim hamakta sallanarak çay ya da kahve keyfi yaşamak istemez ki? Japonya'nın başkenti Tokyo'nun Kichijoji semtinde bulunan Mahika Mano misafirlerine hamak üzerinde yemek yeme, kahve ve çay içme imkanı sunuyor. Hamak keyfini yaşamak isteyen misafirlerin çok olması sebebiyle Hamak Kafe hamakta dinlenme süresini 90 ila 120 dakika arasında kısıtlamış. Şili'nin genelinde bulunan ve oldukça popüler bir kafe konsepti olan Café con piernas'da çalışan kadınlar seksi kıyafetler giyiniyor. Mini etek ve yüksek topuk giyen kadın garsonlar işadamlarına kahve ve yemek servis ediyor. Bacak Kafe konsepti Şili'de oldukça popüler olsa da Şili'nin muhafazakar yapısı ile pek örtüşmüyor. Bacak Kafe konseptine sahip en ünlü üç kafe ise Cafe do Brasil, Cafe Caribe ve Cafe Haiti olarak biliniyor. 7.8 büyüklüğünde bir deprem olursa muhtemelen hepimiz önümüzdeki yemeği bırakır bir an önce bulunduğumuz binayı terk etmeye çalışırız. Fakat İspanya'nın Lloret de Mar kentinde bulunan Disaster Cafe'de her an deprem olabilir. Deprem konseptine sahip bu ilginç kafede deprem olduğu zaman yapmanız gereken tek şey dengenizi sağlamanız ve içeceklerinize hakim olmanız. Deprem Kafe'ye gelen misafirlerin birçoğu 7.8 büyüklüğünde bir depremi tecrübe etmek için para ödüyor. Dışarıdan oldukça normal bir kafe olarak görünen Deprem Kafe'de depremler hiç beklemediğiniz bir anda vuku bulabiliyor. Hizmetçi Kafe konsepti Japonya'da oldukça yaygın bir akım. Bu kafede çalışanlar hizmetçi kostümleri giyinerek gelen misafirleri gerçek bir sahip gibi hissettiriyor. Mart 2001'de açılan Japonya'nın ilk hizmetçi kafesi başkent Tokyo'nun Akihabara semtinde yer alan Cure Maid Café. Konsept Japonya'da o kadar popüler oldu ki Çin, Güney Kore, Tayvan, Avustralya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Fransa, Meksika, Kanada ve ABD'de yaşayan çok sayıda girişimci hizmetçi kafe konseptini kendi ülkelerinde de hayata geçirdi. Hizmetçi Kafe'de çalışan hizmetçiler gelen misafirlere elleri ile yemek dahi yediriyor. İsteyen misafirler ücretini ödemek şartıyla hizmetçilerle kart ve vide oyunları oynayabiliyor. Japonya'nın başkenti Tokyo'nun Shibuya semtinde bulunan Sakuragaoka Cafe bünyesinde bulunan 2 keçi ile kaliteli zaman geçirmek isteyen misafirlerini ağırlıyor. Keçi Kafe'nin sahibi Rena Kawaguchi'nin 7 yıl önce 2 keçi alması ile başlayan bu serüven keçilerin misafirleri şaşırtacağı fikri ile yola çıkmış. Keçi Kafe'nin keçileri protein bazlı özel bir hap ile besleniyor. Çöp bidonundan çıkan malzelemer kullanılarak inşa edilen bir bina birçoklarınca yadırganabilir. Fakat bu fikri oldukça makul bulan ve çevreye duyarlı çok sayıda insan da var. Tasarımcı Rikkert Paauw ve Jet van Zwieten tarafından ortaya çıkan Çöp Bidonu Kafe konsepti Hollanda'nın Utrecht kentinde hayata geçirilmiş. Çöp Bidonu Kafe'nin amacı doğayı koruma ve geri dönüşüme karkı sağlama bilincinin arttırılması. Japonya'nın Fukuoka kentinde bulunan ve çok farklı bir tasarıma sahip olan kahve dükkanı Starbucks tavana ve duvarlara iliştirilmiş 2.000 tahta çubuk ile dekore edilmiş. ABD'nin Şikago kentinde bulunan Wormhole Coffee içerisinde bulunan ünlü sinema filmlerine özgü dekorasyonu ile çok sayıda kişinin dikkatini çekiyor. Gelen misafirlerin en çok ilgi gösterdiği parça ise Geleceğe Dönüş filmindeki zaman yolculuğu yapmaya yarayan arabanın replikası. ABD'nin Güney Karolina eyaletinde herkesin bir başkasının hesabını ödediği ilginç bir kahve dükkanı bulunuyor. Başkasının hesabını ödeme konsepti 2010 yılında bu kafeye gelen bir misafirin kendi hesabını ödeyerek ekstra 100 Dolar bırakması ve kendisinden sonra sipariş verecek şanslı kişilere 100 Dolarlık bir bakiye sağlanmasını istemesi ile hayata geçmiş. İlk başlarda birçok kişiye tuhaf gelen bu konsept şimdilerde çok sayıda kişinin ilgisini çekiyor. Hazırlayan: Mehmet Can Kömürcü