EnİŞE ZIMPARAYLA BAŞLADILAR YÜZLERCE BULUŞA İMZA ATTILAR

İŞE ZIMPARAYLA BAŞLADILAR YÜZLERCE BULUŞA İMZA ATTILAR

30.11.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

'Serde Akdenizlilik var'

İŞE ZIMPARAYLA BAŞLADILAR YÜZLERCE BULUŞA İMZA ATTILAR





Amacım kısa bir süre önce 3M şirketinin Türkiye Genel Müdürlüğü'ne atanan İspanyol Judith Galiana'yı flamenko yaparken fotoğraflamaktı. Ancak o çok meşakkatli diye tarif ettiği bu dansı bilmiyormuş. İnanmayacaksınız ama hiç boğa güreşi de izlememiş.
Türkiye ile ilgisine gelince, ilk kez 17 yıl önce balayı için Türkiye'ye gelen Galiana'nın kaderi, onu bu kez yönetici olarak Türkiye'ye getirmiş. Çocukluğu İspanya'nın doğusunda bir sahil kasabasında geçen Galiana, o günleri, "Son derece mutlu ve sıcak" olarak tarif ediyor. Çocukluğundan beri en büyük tutkusu ise klasik müzik olmuş. Uzun yıllar klasik bale eğitimi alan Galiana, opera ve müziğe bugün de tutkuyla bağlı.

Daha önce Portekiz ve İtalya'da çalıştı
Ancak o bale hayatına devam etmemiş. 1986 yılında iş hayatına atılarak 3M'in İspanya'daki Bantlar ve Yapıştırıcılar tesislerinde işlem mühendisi olmuş. Ardından aynı şirketin Portekiz ve İtalya tesislerinde görev alan Galiana, 2001'de merkezi Milano'da olan 3M Avrupa Paketleme Sistemleri Bölümü'nün yöneticiliğini yapmış.
Galiana'nın uzun yıllarını verdiği 3M şirketinin, Türkiye serüveni ise 1982 yılında bir irtibat bürosu olarak başlamış. Galiana, bugün 145'e yakın çalışanı bulunan şirketin geçen süre içerisinde yaptığı yatırımlar ile hızlı bir büyüme kaydettiğini söylüyor. "Hatta Türkiye, 3M'in uluslararası platformunda en hızlı büyüyen ve ileriye dönük potansiyeli en yüksek ülkeler içerisinde yer alıyor" diyor.
Kamuoyunda "post - it" ile tanınan şirketin yaşamı kolaylaştıran ürünler ürettiğini söyleyen Galiana, "3M, post - it not kâğıtları gibi pek çok dahice ürünün mucidi ve dünyanın yenilikçi şirketlerinden birisi olarak kabul ediliyor. Post - it, Fortune Dergisi'ne göre 20, yüzyılın en önemli icatlarından biri. Bana göre, iğne ve ataçlara zeki bir alternatif olmanın ötesinde iletişimde bir çığır" diyor.
Galiana, Türkiye'de yılda kaç adet post - it satıldığı sorusuna da şöyle cevap veriyor:
"Post - it not'un yaratıcısı Art Fry'a bile bu soru sorulduğunda yanıt alınamıyor. Bu rakamı veremiyoruz. Kimin kullandığına gelince; herkes diyebilirim. Yani profesyoneller, öğrenciler, ev hanımları, çocuklar vs.
3M ayrıca tüketim ve büro malzemeleri, trafik kontrol malzemeleri, sağlık ürünleri, sanayi ve elektrik ürünlerinin satıldığı tüm pazarlar dahil olmak üzere tüm bölümlerine eleman alma, yetiştirme ve geliştirme konularında aktif yatırımlar gerçekleştiriyor."
Galiana, 3M'in global ve bölgesel gelişme açısından uluslararası çevrelerce hayati önem taşıyan Türkiye'yi önemli bir ortak olarak değerlendirdiğini söylüyor.

Çerkezköy'de fabrika açtı
Üretim faaliyetlerine, 1990 yılında Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi'nde başlayan şirket, son olarak Ekim 2000'de yine aynı sanayi bölgesinde 3M Fabrika'yı hizmete soktu.
6 milyon dolar tutarında bir yatırımla inşa edilen fabrikada, ilk etapta Scotch - Brite ürünleri ve filtreler üretildiğini belirten Galiana,
"Ek 2 milyon dolar tutarında gerçekleşen yatırım sonrası iş güvenliği ürün yelpazesine dahil olan Koyote maskelerinin ve filtrasyon ürünlerinin üretimine de başladık. Bu fabrikadan 30 ülkeye ihracat yapıyoruz" diyor.
Galiana şirketin yeni yatırım hedeflerini ise şöyle anlatıyor:
"Türkiye'de büyümeye devam edeceğiz. Hammadde tedarikini daha geniş çapta yerel kaynaklardan sağlamayı hedefliyoruz. Türkiye'de özellikle endüstriyel, otomotiv ve sağlık sektörlerinde daha da güçlü bir konuma oturmak ve tüketim sektöründeki ev bakım ürünlerimizdeki liderliğimizi korumak öncelikli amaçlarımız arasında. Global olarak da faaliyette bulunduğumuz pazarlarda büyümeyi devam ettirmek, müşteri memnuniyeti odaklı çalışmalar yürütmek ve 3M adını korumak olarak özetleyebiliriz hedeflerimizi."

'Türkiye'de potansiyel var'
Aynı zamanda 1993 - 1997 yılları arasında Avrupa Güvenlik Federasyonu (ESF) Başkan Yardımcılığı yapan, 1990 - 1996 yılları arasında da Avrupa Ekonomik Komisyonu (EEC) Kişisel Güvenlik Ekipmanları Çalışma Grubu'nda da görev alan Galiana, Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki şansını ise şöyle değerlendiriyor:
"Türkiye yurtiçi hasıla ve endüstriyel büyüme açısından güçlü ve giderek gelişen bir ekonomiye sahip. AB standartlarında profesyonelliğe sahip. Bu şekilde büyümeye devam ettiği takdirde AB'ye katılımı kısa sürede gerçekleşecek. Büyük bir potansiyele sahip."

3M, 1902 yılında beş iş adamı tarafından Minnesota Mining and Manufacturing Company'nin kurulmasıyla doğdu. Beş işadamının başlangıçtaki amacı zımpara üretimi için maden çıkartmaktı.
3M'in, zımpara kullanan ilk müşterilerinden biri Detroit'te bulunan önemli bir otomobil üreticisiydi. Otomobil üretimini yakından takip eden 3M, otomobillerin boyanması esnasında maskeleme bandına duyulan ihtiyacı gördü. Böylece 3M'in bir diğer önemli ürün grubu olan yapıştırıcılar doğdu. Zımparalar ve yapıştırıcılar ilk bakışta birbirinden çok farklı görünseler de ikisi de kaplama teknolojisine dayanıyordu.
O günden bugüne sayısız buluşa imza atan şirket 1980 yılında Post - it not kâğıtlarının keşfiyle ofis dünyasında devrim yarattı.
90 yıllık 3M şirketinin tarihi, 100'den fazla farklı ana teknolojiyle üretilen yeni ürünlere dayanıyor.

Türkiye'ye ilk kez 17 yıl önce balayı için gelen Galiana, "O zamandan beri de severek, sıkça ziyaret ederdim. çok ilgimi çeken ve sevdiğim bir ülke Türkiye. Tarihi hakkında birçok kitap okudum. Samimiyetle söylüyorum, burada kendimi evimde hissediyorum. İspanyollar ile Türkler birbirlerine çok benziyor. Bilirsiniz serde Akdenizlilik var. Ben aramızda bir fark göremiyorum. Her iki ülke insanı da hızlı karar veriyor, hızlı hareket ediyor ve son derece pratik yaklaşım ve çözümler üretiyorlar" diyor.

Galiana, Türkiye'deki boş zamanlarını da konserlere giderek değerlendiriyor. "İstanbul bu açıdan son derece zengin. Tarihi mekânları hâlâ geziyorum. Boğaz kıyısında uzun yürüyüşlere çıkıyorum" diyor.
Galiana İspanyolların yerel dansı olan "Flamenko" yu ise bilmiyor. "Son derece katı kuralları var. Meşakkatli fakat olağanüstü görsel değil mi? Ben yapmaktan çok seyretmeyi tercih ediyorum" diyor.
Peki ya boğa güreşleri?
Bu soruya yanıtı da şöyle:
"Hiç seyretmiyorum. Ardındaki felsefeyi ve geleneksel öğeleri anlıyor ve saygı duyuyorum fakat hiç seyretmiyorum."



BUSINESS


Kekeleme kaptan, sonra maçı kaybederiz
Bu bir kariyer planlaması haberidir
Tepe'nin 1.5 milyar dolarlık SimCity'si
Ağzı kamaştırmayan Trabzon hurması ürettiler
OECD ülkelerinde etik altyapı güçlendirme arayışı
Flamenko bilmeyen, boğa güreşi izlemeyen, İspanyol yönetici
Meltem'in Hülya Avşar'dan öğreneceği çok şey var...
Bu köy, o köy değil
Bunu o bile tahmin edemezdi
Yeniçeri'yi yatıştıran akide şekerinden modern sanayiye
İnternet dairesi var, ama kimse yararlanmıyor
'Bir aksilik'ti, 'bir şans' oldu Alper Bey'in şirketini büyüttü
En zengini Real Madrid
'İnternet pazarında at çok, yem az'
Kokusunu aldık
Dünya turu