07.06.2022 - 15:35 | Son Güncellenme:
Özlem YURTÇU KARABULUT - Harun UYANIK - İbrahim MAŞE - Ali AKSOYER / İSTANBUL (DHA)
Marmara Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin Maltepe Başıbüyük'teki Prof. Dr. Asaf Ataseven ek binasının temellerinde tarihi bir rekor yatıyor. Temelleri 1991 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından atılan hastane binası, ilk inşa edildiğinde deprem yönetmeliğine uygun olmadığı için, 1999 depreminden sonra üç farklı tarihte çıkarılan yeni deprem yönetmeliklerine göre yeniden dizayn edildi ve deprem güçlendirilmeleri yapıldı.
Son olarak 2012 yılında mühendislik tarihinde çok önemli bir değişime daha sahne oldu ve 16 bloktan oluşan 113 bin metrekarelik devasa binanın üzerinde durduğu 827 kolon, özel statik hesaplarla tek tek kesildi, 9.5 richter ölçeğindeki depreme bile dayanabilecek şekilde, sismik izolatörler yerleştirildi. Kesilerek geçici olarak askıya alınan her bir kolona izolatör yerleştirilmesi ise üç saat içinde gerçekleştirildi. Binanın kolonları, bu izolatörler sayesinde deprem sırsında her yöne yaklaşık 19 santimetreye kadar salınım yapabiliyor. Tüm kolonların izolatörle donatılması ise tam 1,5 yıl sürdü. İnşaatı bir durup bir başlayan, 28 yıla yayılan hastanenin açılışı ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın pandemi döneminde hızla hizmete alınması talimatını vermesiyle sürecin hızlanması sonucu Haziran 2020'de gerçekleştirildi. Başta sadece pandemi hastaları için hizmet verilen hastanede, geçtiğimiz 14 Mart Tıp Bayramı'nda ilk ameliyatlar yapılarak artık pek çok branşta, Kovid dışı hastalara da hizmet verilmeye başlandı. Binanın inşaat sürecindeki tarihi detayları ilk kez Demirören Haber Ajansı'na anlatan Hastane Başhekimi Prof. Dr. Hakan Gündüz, "inşaatı bittikten sonra izolatör yerleştirilen dünyadaki en büyük bina" olması nedeniyle, uluslararası bir kanalın hastane hakkında belgesel çekimi yaptığını da söyledi.
DÜNYANIN EN BÜYÜK MÜHENDİSLİK OPERASYONLARINDAN BİRİ
Marmara Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Prof. Dr. Asaf Ataseven Ek Binası, rüya gibi dizayn edilen ameliyathaneleriyle de dikkat çekiyor. Aynı anda iki odada birden organ nakli gibi büyük operasyonları rahatlıkla gerçekleştirilebileceği ameliyathanelerde, havayı temizleyen ve basıncı sabit tutan 'Laminar Flow' teknolojisi kullanıldı. Cam ve çelikle dizayn edilmiş duvarlarıyla da hastane enfeksiyonu riski minimuma indirildi. Hastane inşaatının neredeyse tüm süreçlerinde bizzat bulunan Başhekim Prof. Dr. Hakan Gündüz, "Bu bina yeni bir bina. Ama tarihi gerçekten eski. 1991 yılında temelleri atıldı, o zaman Sayın Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı, temelini o attı. Fakat daha sonrasında 99 yılında ülkemizde çok büyük bir deprem oluyor, bu depremden sonra binanın güçlendirilmesi ihtiyacı doğuyor. Bu güçlendirmelerin sonuncusu olan 2012 yılında, izolatör kullanılmasına karar veriliyor ve binanın tamamında bulunan 827 adet kolonun tamamı, belli bir sıra dahilinde sismik izolatörlerle donatılıyor. 1,5 yıl içerisinde bu izolatörlerin yerleştirilmesi tamamlanıyor" dedi. İzolatörlerin yerleştirilirken kolonun çektiği ağırlık dikkate alınarak planlamaların yapıldığına işaret eden Prof. Dr. Gündüz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her bir kolonda önce kolonun üst ve alt tarafı önce birbirine asıldı, sonra arasındaki beton kısım kesilerek çıkartıldı ve en geç 3 saat içerisinde araya izolatör konarak tekrar plakalarla birleştirildi. Bu yönüyle inşaatından sonra bu kadar çok sayıda, yani 827 adet kolona izolatör yerleştirilen dünyadaki en büyük bina oldu. Dünyada da bir belgesel kanalına konu oldu inşaatı."
9,5 RİCTER ÖLÇEĞİNDEKİ DEPREME DAYANIKLI
Toplam 16 bloktan oluşan binada bir de teshin (enerji) binası olduğunu anlatan Prof. Dr. Gündüz, 9,5 richter ölçeğindeki depreme dayanabilecek şekilde güçlendirilen hastanenin 2 yıl önce açıldığını belirtti ve "Sayın Cumhurbaşkanımız ile Sayın Sağlık Bakanımızın talimatı ile açıldı. 2 yıldır pandemi hastanesi olarak gerçekten İstanbul ve çevresine çok önemli hizmetler verdi. Şimdi de 14 Mart Tıp bayramında açılan ameliyathanelerimizde ilk ameliyatları gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bir süredir Kovid dışı hastalar için de poliklinikler açılmıştı, peşinden Kovid dışı yoğun bakım ve servisler açıldı. Hastanemiz artık tamamen normal bir hastane olarak çalışabilecek özelliklerini ispat etmiş oldu" dedi. Hastanenin ilk ameliyatları 14 Mart 2022'de, Tıp Fakültesi Cerrahi Bilimler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cumhur Yeğen ve Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ender Dulundu'nun da katıldığı ekiplerle gerçekleştirildi.
İKİ HASTANEYLE BERABER TOPLAM YATAK KAPASİTESİ 1260 OLDU
Çoğu büyük özel hastanede dahi bulunmayan üst düzey 28 ameliyathaneden 2 tanesi 66 metrekarelik odadan oluşuyor. Birbiriyle bağlantılı iki ayrı odada aynı anda organ nakli ameliyatları gerçekleştirilebilecek. Ameliyathanelerin tamamının iki duvarında cam, iki duvarında çelik kullanıldığını anlatan Prof. Dr. Gündüz, "Tamamı antibakteriyel özellikli, aynı zamanda yine enfeksiyondan korunma açısından laminar akım özelliğinin olduğu bir havalandırma sistemine sahip. Tüm ameliyat salonlarında eğitim amaçlı, HD kalitesinde görüntü alınmasını sağlayacak ve bu görüntüleri başka yerlere de aktarabilecek teknolojik sistemler mevcut" dedi. Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile birlikte ameliyathane sayısının 22'den 50'ye, yatak kapasitesinin de 750'den 1260'a ulaştığını vurgulayan Prof. Dr. Gündüz, sözlerini şöyle noktaladı: "Afiliye (ortak kullanım) ile Pendik hastanemize taşındığımızda yatak kapasitelerimiz 250'den 700-750'ye, ameliyathaneler de 7'den 23'e yükselmişti. Şimdi bu hastaneyle birlikte toplam yatak kapasitemiz 1260, toplam ameliyathane sayımız da 50 oldu."