29.04.2025 - 02:29 | Son Güncellenme:
İstanbul iş dünyasının kalbi Levent’te, bir gökdelenin 30. katında konumlanan Zeren Group Ofis projesi, çağdaş çalışma ortamlarına dair yenilikçi bir yaklaşım sunuyor. Projede, tavan yüksekliği yer yer sekiz metreye ulaşan hacmin etkileyici hissiyatını korumak için açık tavan sistemi tercih edilirken mekanik tesisat, elektrik tesisatı, yangın söndürme sistemleri ve taşıyıcı strüktür olduğu gibi görünür bırakılmış.
Ofis, panoramik İstanbul manzarasına hakim bir konumda yer almakta olup, bu görsel zenginlikten tüm çalışanların maksimum düzeyde faydalanabilmesi amacıyla mekan organizasyonunda şeffaflık esas alınmış. Departmanlar arasındaki ayrımlar cam bölücülerle sağlanmış; böylece gün ışığının ofisin her noktasına ulaşması ve ferah bir atmosfer yaratılması hedeflenmiş. Mahremiyet ihtiyacının zaman zaman önem kazandığı özellikle yönetici ve toplantı odalarına ek olarak tüm ofis yerleşiminde, gerektiğinde açılıp kapanabilen perde sistemleri entegre edilerek esnek kullanım fonksiyonu imkanı sunulmuş.
Zeren Group’un kurumsal kimliği mekan tasarımına da yansıtılmış, kırmızı tonlar paslanmaz çelik yüzeylerle dengelenerek dinamik ve güçlü bir çalışma atmosferi yaratmak hedeflenmiş. Ofis içindeki sirkülasyonun akıcı bir biçimde sağlanabilmesi adına tüm geçiş alanlarının ve mahal köşelerinin yuvarlak formlarla tasarlanması tercih edilmiş; bu sayede kullanıcıları yönlendiren doğal bir hareket akışı oluşturulmuş.
Ekiplerin kalabalık şekilde çalıştığı ofis ortamında, yüksek tavanın neden olabileceği akustik problemleri çözmek amacıyla farklı malzemeler bir arada kullanılmış. Zeminde halılar, cam yüzeylerin önünde perdeler ve tavandan sarkan akustik keçeler ile olası ses yankı ve yansıma sorunları minimize edilmiş.
Çalışma alanlarının yanı sıra, ortak alanlarda geçirilen zamanın kalitesine de özel bir önem verilmiş. Bu bağlamda, konforlu oturma alanları ve amorf formda tasarlanmış metal saksılar içinde büyük bitkiler konumlandırılarak doğayla iç içe bir atmosfer yaratılmış. İşverenin özel sanat koleksiyonundan seçilen eserler, mekana sanatsal bir kimlik kazandırırken çalışanların ilham alabilecekleri estetik bir deneyim sunuyor.