13.08.2008 - 00:21 | Son Güncellenme:
EKONOMİ SERVİSİ
Denetim ve Danışmanlık firmalarından Ernst & Young’ın “10. Global Usulsüzlük Araştırması: Rüşvet ve Yolsuzluk Uygulamaları Raporu”na göre, katılımcıların yüzde 68’i Türkiye’de rüşvet ve yolsuzluğa karşı yaptırımların uygulamada yeterince güçlü olmadığına inanıyor.
Kuzey ve Güney Amerika, Avrupa, Afrika, Orta Asya, Uzak Doğu ve Okyanusya’daki 33 ülkeden, toplam 1186 üst düzey yöneticinin katılımıyla yapılan araştırmanın sonuç raporunda, rüşvete karşı duyarlılığın arttığı belirtildi.
Bunun bir yansıması olarak, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere önemli uluslararası organizasyonların rüşvet karşıtı anlaşmalara imza attığına dikkat çekildi.
Araştırmanın sonuçları özetle şöyle:
- Artık dünyada rüşvet karşıtı geniş bir kamuoyu bulunuyor. Bu konuda zan altında bulunan kişiler ağır itibar kaybına uğruyor. Pazardan dışlanmak, önemli bir toplumsal yaptırım niteliği taşıyor.
İtibara zarar veriyor
- Şirket yöneticileri, Türkiye’de de yolsuzluk ve rüşvet karşıtı yasaların güçlendiğini belirtiyor. Ancak Türkiye’de yaptırımlar ve kamuoyu baskısının, dünyadaki genel tavır ve uygulamalarla kıyaslandığında, diğer ülkelerin gerisinde olduğunu düşünüyorlar.
- Katılımcıların yüzde 68’i Türkiye’de rüşvet ve yolsuzluğa karşı yaptırımların uygulamada yeterince güçlü olmadığına inanırken, Orta ve Doğu Avrupa’da bu oran yüzde 59’a, dünya genelinde ise yüzde 26’ya düşüyor.
- Bu sonuca göre, Türkiye’deki üst düzey yöneticilerin yarısından fazlası, rüşvet konusundaki yasal yaptırımların yeterince uygulanmadığına ve bu yasadışı eylemin önlenmesi ve tespitinde geri kalındığına işaret ediyor.
- Buna karşılık, önceki dönemlerle karşılaştırıldığında, son 5 yılda rüşvet önleyici yasal yaptırımların daha güçlü olduğu belirtiliyor.
- Rüşvet ve yolsuzluk en çok şirket itibarına zarar veriyor. Aynı zamanda yatırımcılar ile gözetim ve düzenleme kuruluşları nezdinde de şirket hakkında olumsuz önyargı oluşabiliyor.
İş almanın yolu!
- Araştırmaya göre, son iki yılda, şirketlerin yüzde 24’ü rüşvet ve yolsuzluk vakalarıyla karşılaştı. Şirketlerin yüzde 23’ü bir işi kazanmak veya elde tutmak amacıyla kendilerinden rüşvet istendiğini, yüzde 18’i ise karşı tarafın rüşvet vermesinden dolayı hedeflediği işi kaybettiğini ifade etti.
- Türkiye’deki yöneticilerin yüzde 52’si, denetleyicilerin rüşvet, yolsuzluk, risk ve göstergeler konusunda yeterli bilgi sahibi olduklarına inanıyor.
Çözüm iç denetimde
Araştırmaya katılanlar, rüşvetin en aza indirilmesi ve yolsuzlukların tespiti için en uygun yöntem olarak yasal mevzuat odaklı iç denetimi görürken, eğitim düzeyi ve usulsüzlük farkındalığının ise bu olguyu azaltmada önemli bir unsur olduğunun altını çiziyor.
Rüşvet ve yolsuzluğu saptama ve önlemede iç denetimin, dünya genelinde yüzde 72 başarı sağladığına işaret edilen araştırmada, Türkiye’deki bu oranın yüzde 52 olduğu bildirildi.
En yaygın alan madencilik
Şirketlerin yüzde 40’ı, rüşvetin sektörlerinde var olduğunu belirtirken, yüzde 33’ü yolsuzluğun arttığına inanıyor.
Madencilik, elektrik su ve doğalgaz dağıtımı ve sigorta sektörleri yöneticileri kendi alanlarında yolsuzlukların yaygın olduğuna dikkat çekiyor. Araştırmaya göre, madencilik sektöründe yöneticilerin yüzde 47’si, elektrik, su ve doğal gaz dağıtım sektöründe yüzde 43’ü, sigorta sektöründe ise yüzde 41’i sektörlerinde rüşvetin yaygınlığına inanıyor.