12.03.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Duygu Erdoğan - Üretimi zorlayan girdi maliyetlerine karşı ek destekleme kararı alındı. Buna göre, Türkiye tarım havzaları üretim ve destekleme modeli kapsamında 2021 üretim yılı Çiftçi Kayıt Sistemi kayıtlarına göre buğday, arpa, çavdar, yulaf ve tritikale ürünlerinde bir defaya mahsus olmak üzere dekara 50 lira ek girdi desteği ödenecek.
Konuyla ilgili Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
2022 yılı sertifikalı tohum kullanım desteği de bu kapsamda dekara arpa, buğday, çavdar, tritikale, yulaf ve çeltiğe 24 lira, aspire 5 lira, nohut ve kanolaya 20 lira, susama 4 lira, kuru fasulye, mercimek ve yoncaya 30 lira, patatese 100 lira, fiğ, yem bezelyesi, korunga ve soyaya 22 lira, yer fıstığına 17 lira olarak ödenecek. Tarımsal yayım ve danışmanlık desteği de 46 bin liradan 52 bin liraya çıkarıldı.
Pandemi kaynaklı küresel gelişmeler ile ardından Rusya - Ukrayna savaşının etkisiyle artışını sürdüren emtia fiyatları, hammadde temininde sıkıntılar ile döviz kuru nedeniyle çiftçilerin, elektrik, mazot, gübre, yem, zirai ilaç ve tohum gibi ana girdi kalemlerinde yıl içinde yüzde 100’ü aşan artışlar yaşanmıştı.
Bu kapsamda şubatta gübre ve yemde Tarım Kredi eliyle fiyat indirimleri yapılmış, ayrıca çiftçilerin kullandığı elektrikte KDV indirimine gidilmişti. Gübrede yapılan yüzde 30 indirim ardından üre gübrenin ton fiyatının 9 bin liranın altını görürken, özellikle Rusya ve Ukrayna arasındaki gelişmelerle üre gübrenin tonu mevcutta bölgelere göre 11 bin lira ile 12 bin liraya çıktı.
‘Üreticinin enflasyonu’
Mevcutta mazot ve gübre desteklerinin dağıtıldığını hatırlatan Ulusal Hububat Konseyi (UHK) Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar, ek desteklemenin çiftçiyi biraz daha rahatlatacağını söyledi. Dünyada zor bir sürecin yaşandığını kaydeden Taşpınar, “Bu süreci üreticinin en iyi şekilde atlatması için çalışmalıyız. Sadece bitkisel üretim değil, et ve süt üretimi de bu desteklerden direkt etkileniyor. Sulu tarım yapılan alanlarda elektrik, mazotla ilgili sıkıntılar, gübrede artan fiyat; yani üreticinin enflasyonu oldukça yükseldi. ÖTV ve KDV’yi de kullanarak çiftçimizin girdilerinde önemli kolaylıklar oluşturmalıyız. Çiftçinin enflasyonuna göre bir ayarlama yapılırsa destek çalışmaları da daha iyi yürütülür. Örneğin, devlet kendisi gübre ithal edip çiftçiye uygun fiyata ulaştırabilir, mazotta ÖTV indirimi kullanılabilir” dedi.
‘Farklı ürüne kayılmasın’
Türkiye’de özellikle buğday ekili alanların yüzde 70’ten fazlasının kıraç alanlar olduğunu kaydeden Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Soylu, çiftçinin verim az da olsa, çok da olsa giderinin hep yüksek olduğunu; buna karşın kârın ise çok düşük olduğunu belirterek, “Üreticinin farklı ürünlere kaymaması için de katkı veren bir destek oldu. Gübre ve akaryakıttaki artışlar maliyeti yükseltti. Destekten vazgeçmemeliyiz. İç Anadolu’da buğday, arpa yerine mercimek ve nohut ekimi eğilimi var” dedi.
Ayçiçeğine destek
Cumhurbaşkanlığı Kararı ile ayrıca, daha önce yağlık ayçiçeği ekimi destekleme kapsamında olmayan Aydın-Efeler, Aydın-Köşk, Aydın-Sultanhisar, Aydın-Yenipazar, Karabük-Eskipazar, Kütahya-Domaniç ve Sivas-Hafik havzaları destekleme kapsamına alındı. Belirtilen havzalarda yağlık ayçiçeği eken çiftçiler, ayçiçeğine verilen desteklerden yararlanacaklar.
1 kilo sebzenin nakliyesi 1 lira oldu
Akaryakıt fiyatlarındaki artış son birkaç haftadır gıdada üretici ile tüketici arası fiyat farkını açmaya devam ediyor.
Çiftçiler artan mazot maliyeti ile üretimin zorlaştığını vurgularken, diğer taraftan ise üretici bölgelerden çeşitli şehirlere dağılan sebze meyvede nakliyeden kaynaklı akaryakıt fiyatı etkisi görülüyor. Bir kilogram ürünün nakliye giderinin tam olarak bir liraya çıktığını anlatan Mersin Yaş Sebze ve Meyve Komisyoncular Derneği Başkanı Münir Şen, geçen hafta bu fiyatın 75 kuruş olduğunu söyledi.
Mazotun litresi 23 lirayı, benzinin litresi ise 22 lirayı geçti. Küresel hareketler, Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışma ortamı, emtia fiyatlarındaki hızlı artış akaryakıt fiyatlarını tırmandırmaya devam ediyor.
Münir Şen, İstanbul ile Mersin arasının yaklaşık bin kilometre olduğunu hatırlatırken, bir kamyonun brüt 20 ton domates getirdiğini, 20 bin liradan aşağıya nakliye gideri çıkmadığını söyledi.
Sofrada kaç lira?
İstanbul’daki kar yağışının hale gelen araçlarda bir sıkıntı oluşturmadığı bilgisini paylaşan İstanbul Halciler Derneği (HALDER) Başkan Yardımcısı Abdulmuti Baran, üretimdeki en ciddi sorunun üretici maliyetleri olduğunu söyledi. Nakliyede akaryakıt kaynaklı yaşanan hızlı fiyat artışlarını da değerlendiren Baran, “Hangi ürün olursa olsun nakliyede kilosu İstanbul’a 1 liraya geliyor. Eskiden ‘tarlada 1 lira sofrada 5 lira oldu’ diye sıkıntılar iletilirdi, şimdi onu ‘nakliyede 1 lira, sofrada kaç lira olacak?’ diye sorabiliriz” dedi.
Transit ticaret yasağı
Gıda güvenliğini koruma çalışmaları kapsamında atılan ihracat kısıtlama adımları devam ediyor. Ticaret Bakanlığı tarafından, hububat, bakliyat, yağlı tohumlu bitkiler ve yem grubundaki ürünlere transit ticaret yasağı getirildi.
Ticaret Bakanlığı Doğu Akdeniz Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü tarafından dağıtım birimlerine gönderilen yazıda, gönderilen "Listedeki ürünlerin antrepo rejimine tabi tutulmalarına müteakip, antrepolardan yurt dışına transit rejimi altında taşınmasına izin verilmemesinin" uygun bulunduğu belirtildi. Listede ürünler arasında mercimek, nohut, kuru fasulye gibi baklagiller, buğday, arpa, çavdar, sap, saman, yonca, arpa kepeği gibi yem bitkileri ile ayçiçeği tohumu, ayçiçeği yağı, soya gibi yağlı tohumlu bitkiler yer alıyor.