29.01.2020 - 14:57 | Son Güncellenme:
DHA
Ereğli'de, 13 yıl önce, Orhan T. tarafından yaklaşık 40 dönüm arazi üzerine kurulan Ekta Et ve Süt Ürünleri Anonim Şirketi, 'Sütbank' adlı bir sistem oluşturdu. Sütbank'a katılmak isteyen üyelerden toplanan paralarla, iddiaya göre çiftliğe süt üretimi için büyükbaş alındı. Üyelere de ödedikleri para karşılığı pay verilip, her ay hisseleri karşılığında süt parası alacakları belirtildi. İlk zamanlar üyelere düzenli para ödendi; ancak son yıllarda aralarında farklı illerde oturan asker, polis, avukat ve savcıların da bulunduğu üyeye para ödenmemeye başlandı. Üyelerden bazıları, 2018'de şirketin yönetim kurulu başkanı Orhan T. ve muhasebecisi İrfan A. hakkında, illerindeki Cumhuriyet Başsavcılıklarına giderek şikayette bulundu.
18 MAĞDURUN ŞİKAYETİYLE SORUŞTURMA BAŞLADI
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı'na 18 mağdur tarafından yapılan suç duyurusunun ardından soruşturma başlatıldı. Soruşturma sonucu hazırlanan iddianamede, Ekta Et ve Süt Ürünleri Anonim Şirketi'nin 2007'de Ereğli ilçesinde o dönem belde olan Zengen'de kurulduktan sonra çiftlikte damızlık düve ve süt üretimine yönelik inek yetiştiriciliği yapıldığı, şüpheli Orhan T.'nin de kuruluşundan 2016'ya kadar yönetim kurulu başkanlığı yaptığı, diğer şüpheli İrfan A.'nın da 2008 ile 2016 arasında şirkette muhasebeci olarak görev yaptığı belirtildi. İddianamede, şirket tarafından, isteyen katılımcılara 5 inek almak şartıyla hamilelik dönemi haricinde 32 ay vadeli ve sözleşmeli inek satışı yapıldığı ve katılımcılara inek bedeli kadar teminat senedi verildiği belirtildi. İnek satın alan katılımcılara her inek için ayda 150- 180 litre arasında değişen miktarlarda süt bedeli ödenmesi taahhüt edildiğine değinildi. 2015 yılından itibaren de katılımcılara hayvanlarda hastalık ve ölümler görüldüğü için süt paralarının ödenmediği şikayet üzerine Ereğli Tarım İlçe Müdürlüğü tarafından yapılan incelemede de çiftlikte hastalık ve ölümlere rastlanılmadığı belirtildi.
YARGILAMA BAŞLADI
18 mağdur için Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame sonrası Mersin Ağır Ceza Mahkemesi'nin yetkisizlik kararı verilmesi üzerine dosya Ereğli Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Ereğli Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava bugün başladı. Davaya 18 mağdurun yanı sıra 6 mağdurun daha dosyası eklenerek müşteki sayısı 24'e yükseldiği öğrenildi. 'İştirak halinde dolandırıcılık, resmi ve özel belgede sahtecilik' suçlarından tutuksuz yargılanan Şirketin eski yönetim kurulu başkanı Orhan T. ile muhasebeci İrfan A., sağlık sorunları gerekçe göstererek davaya katılmadı. Davaya taraf avukatları ve bazı mağdurlar katıldı. Mahkeme heyeti sanıkların bir sonraki duruşmada hazır bulunmalarını istedi. Davaya katılma talebinde bulunan Aydemir Özkan ile Zeki Ateş’in de davaya katılma talepleri reddedildi. Mahkeme heyeti, Ereğli ilçe Tarım Müdürlüğü’nden 2006-2016 yılları arasında şirketteki hayvanlarda hastalık olup olmadığı, şirkette denetim yapılıp yapılmadığı, şirket veya sanıklara süt, et besiciliği, buzağı destekleme, hibe destek adı altında ödeme yapılıp yapılmadığını belirlemek için müzekkere yazılmasına karar verdi. Ereğli Vergi Dairesi’ne de müzekkere yazılarak, ticari faaliyetin bulunup bulunmadığı, vergi mükellefi olup olmadığı belirlenmesine karar vererek, duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
SANIKLARI SUÇMALARI KABUL ETMEDİ
Duruşmaya katılmayan sanık Orhan T.'nin mahkemeye sunduğu savunmasında, suçlamaları kabul etmediği öğrenildi. Orhan T., savunmasında şunları söyledi:
''Biz 2016 yılına kadar 84 ay boyunca katılımcılara paralarını ödedik. 2015 yılında Almanya’dan ithal ettiğimiz hayvanlarda bir hastalık olması sonucu bin 200 gebe hayvan telef oldu. Bu da üretimimizi ciddi bir şekilde düşürdü. Biz de ödemeler için süre istedik. Sonrasında 7 kişilik bir grup şirketi kendilerine devretmemi istedi. Ben de şirketi 20 bin hisseye bölüp, bin 200 kişiye devrettim. Şirketin kurucusu ve 2016 yılına kadar yöneticisi ben olduğum için ben yargılanıyorum. Benim kimseyi dolandırma gibi bir kastım yoktur beraatımı istiyorum.'' dedi.
Duruşmaya katılmayan diğer sanık İrfan A. da mahkemeye sunduğu savunmasında, ''Benim kimseyi dolandırma gibi bir amacım olmamıştır. Ben insanları dolandırmak isteseydim benim ve eşimin üzerine olan şirketin başkaca mal varlıklarımı devretmezdim. Bu olaylar nedeniyle ben de mağdur oldum. Bu olaylarda hileli işler yapmadım, kimseyi aldatmadım beraatımı istiyorum” dedi.
'70 MİLYONLUK ŞİRKETTEN ELİMİZE BOŞ HİSSE KAĞITLARI KALDI'
Davaya katılma talebi reddedilen mağdurlardan Aydemir Özkan, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, 23 inek hissesi alarak Sütbank'a katıldığını söyledi. Özken, ''2015 yılında 132 bin 500 lira ve eşimin babasından kalma tarlanın parası burada hiç oldu gitti. 23 inek hissesi olarak girmiştim. O dönemde 5 bin 400 tane büyükbaş hayvan vardı. Günde 45 ton süt üretiliyordu. Orhan T., bu faaliyetleri Ekta üzerinden bizlerle sözleşme yapıyor, fakat paraları 'Tek Yem' firması üzerinden İrfan A. üzerinden transfer ediyordu. Nitelikli dolandırıcılıkta burada başlıyor. Ekta’nın üzerinde bizim vermiş olduğumuz 120 milyon lira yok, görünmüyor. Ben 2 ay para alabildim sonrasında hiç para alamadım. Bize 7 milyon lira kar dağıtabilecek şirket maalesef 2018 yılında yeni yönetime seçilen Ersin A. 18 gün sonra çiftliği boşalttı ve 50 milyon lira değer biçilen çiftlik geçtiğimiz günlerde 8 milyon 350 bin liraya satıldı. Her gelen bizim mağduriyetimizi arttırdı. Elimizde 70 milyon değerinde çiftlik varken, yönetimler tarafından eritilerek elimizde sadece boş hisse kağıtları kaldı. Adaletin tecelli etmesini talep ediyorum'' diye konuştu.
120 MİLYONLUK ŞİRKET 8 MİLYONA SATILDI
Mağdur avukatlarından Ahmet Öztürk, şirketin 120 milyon cirosunun olduğunu öne sürerek, ''Ek-ta şirketi yaklaşık 1300 katılımcısı olan büyük bir işletmeydi. Çiftlikbank, sütbank bu işin başını çekiyordu. Belki de bu ikincisiydi. En son rakamlarla 120 milyon cirosu olan bir şirket, 8 milyondan satışa çıktı. Aradaki 102 milyon bir kayıp var. Bunun açıklamasını hiç kimse yapamamakta. Biz vatandaşın mağdur olmasını istemiyoruz. Çok ciddi para aklamaları var. Adalet er ya da geç ortaya çıkacaktır. Sanıklar daha önceki ifadelerinde hayvanların öldüğünü söylemektedir. Bu çiftliklerde böyle şeylerin söz konusu olması mümkün değildir. 120 milyondan sadece 8 milyona çiftliğin değerinin düşmesi bile hukuka aykırılığı ortaya çıkarıyor. Mali raporlar çıksın, bilançolar işlensin bu paraların nereye gittiği zaten ortaya çıkacaktır'' dedi.