27.12.2019 - 13:29 | Son Güncellenme:
Yerli otomobil için heyecanlı bekleyiş sona erdi. Türkiye’nin yerli otomobili bugün Gebze’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından tanıtıldı.
İşte dakika dakika gelişmeler...
16.45: Milliyet Gazetesi otomotiv editörü Levent Köprülü, yerli otomobilin tanıtımı sonrası CNN Türk'te yaptığı açıklamada, "Diğer markalardan ayrışan bir yanı var. Evet TOGG Grubunu'nun bu dönemde elektrik projeyi çıkartan firmalardan çoğu start up'ta... Gürcan Bey, "Başarılı oldukları ve başarılı olamadıkları yerleri belirledik ona göre yolumuzu seçtik" dedi" ifadelerine yer verdi.
16.16: İşte Türkiye'nin otomobili:
15.48: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yerli otomobilin tanıtımında şu ifadeleri kullandı:
"Bugün ülkemiz için tarihi bir güne, Türkiye’nin 60 yıllık rüyasının gerçeğe dönüşmesine hep birlikte şahitlik ediyoruz.
Yıllardır Türkiye’nin kendi otomobilini üretmesi gerektiğini, bizim montajcılıktan çok daha iyisine layık olduğunuzu hep dile getiririz. Ülkemizi 350 bini bile bulmayan otomotiv üretim potansiyelinden 1,5 milyonun üzerinde bir otomotiv üretim seviyesine çıkardık. Bu sektördeki ihracatımız 32 milyar dolara ulaştı. Ama maalesef kendi otomobilimizi üretme çabalarımızda uzun süre netice alamadık. Bu konuda birçok adım attık. Girişimde bulunduk. Bizim hayalimiz tüm hakları ülkemize ait olan, tasarımcılarımızın emekleriyle yoğrulan, milli teknolojilerle üretilen dünyaya adımızı duyuracak bir otomobile sahip olmaktı. Bunun için de bir babayiğit arıyorduk. Nihayetinde milletimizin bu hayaline gönül veren babayiğitler ortaya çıktı ve TOGG’u kurdu.
‘BU SÜREÇTE SESSİZ AMA DERİNDEN GİDİLDİ’
Bu iş için mühendislerimiz gecesini gündüzüne kattı, evinden, çocuğundan ayrı kalma pahasına çalıştı, çabaladı. Bunların bir kısmı da yurt dışındaki prestijli işlerini bırakıp, vatanlarına dönen arkadaşlarımızdan oluşuyor. Ki CEO’muz böyle bir arkadaşımız, kendisine özellikle teşekkür ediyoruz. Fakat bu süreçte sessiz ama derinden gidildi. İşte bugün araçları ilk kez sizlerle paylaşıyoruz.
İçinde bulunduğumuz bu mekanı da özellikle seçtik. Burası Türkiye’nin bilişim vadisi. Burası Türkiye’nin yarınlarını şekillendirecek teknoloji üssü. Aslında biz bu tarihi günde iki mega projeyi aynı anda hayata geçiriyoruz. Hem bilişim vadimizin resmi açılışını gerçekleştiriyor, hem de otomobilimizin ön gösterimini sizlerle paylaşıyoruz.
Türkiye’nin yerli ve milli otomobil arayışı malum yeni değildi. İlk yerli otomobil denemesi olan Devrim’in hikayesi aynı zamanda bize hayallerimizin nasıl kâbusa dönüştürüldüğünün de örneğidir. İşte dışarda Devrim otomobilini gördük. Daha önce uçak yapan, motor geliştiren, silah üreten müteşebbislerimizin başına ne gelmişse, Devrim otomobilimizin başına da aynısı gelmiştir. Kimin sesi olduğu artık gün gibi aşikar olan birileri çıkıp, diğer projeler gibi bunun da hem psikolojik hem de fiili olarak sabote edildiğini görüyoruz. Zor şartlarda kurduğu silah fabrikasında hayranlıkla takip edilen kişiyi, fabrikasıyla beraber havaya uçuranların amacının ne olduğunu gördük.
'TÜRKLER OTOMOBİL ÜRETEMEZ’ DİYE KAMPANYA BAŞLATTILAR
Devrim üretilirken, “Türkler otomobil üretemez” diye kampanya başlatılıyor. İşin ilginç yanı dönemin sanayi bakanının da buna katılmış olması… Nerelerden geçmişiz ya. Bu teşebbüs hayata geçirilebilseydi bugün Türkiye bambaşka yerde olurdu. Ülkemizin ilk motor fabrika teşebbüsünü başlatan Necmettin Erbakan hocamızı da rahmetle minnetle yad ediyoruz. İnşallah farklı kurumlarımız nezdinde başlattığımız projelerimiz sonuçlandığında birkaç yıl içinde motor meselesini de kökten çözmüş olacağız. Kaybettiğimiz 65 yılın hesabını sormayı da milletimize bırakıyorum.
İLK SİPARİŞİ VERDİ
Recep Tayyip Erdoğan olarak şahsım adına ilk ön siparişi de buradan veriyorum."
15.37: Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank törende yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Türkiye’nin dört bir yanında sıfırdan kurduğumuz bin 500’ün üzerinde Ar-Ge ve Tasarım Merkezi ile 85 Teknopark, yeni fikirlerin ürüne dönüşmesine ev sahipliği yapıyor. Özellikle savunma sanayinde tüm dünyanın konuştuğu bir başarı hikayesi yazdık. Kendimize inandık, yüzde 20’lerde olan yerlilik oranını yüzde 70’lerin üzerine çıkarttık.
Türkiye’nin girişimcilerinin, mühendislerinin, yazılımcılarının isteyince neleri başarabildiklerini bize örtülü ambargolar uygulayanların zihnine kazıdık. Kazandığımız bu tecrübeyle, ülkemizi her alanda yüksek teknoloji üreten ve teknolojiye yön veren ülkelerden biri haline getirmek istiyoruz. Milli Teknoloji Hamlesi ruhuyla hazırladığımız, 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejimiz bu vizyonumuzun bir parçası. Ekonomik ve teknolojik bağımsızlığımızı güçlendirme yolunda, ülkemizin en büyük teknoparkı Bilişim Vadisi’ni bugün resmen açıyoruz. Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubuna ev sahipliği yapan bu merkezdeki birçok girişim, kritik yerli ve milli teknolojilerin öncüsü olacak.
Bilişim Vadisi’nin paydaşları olan kamu, üniversite, sanayi ve sivil toplum kuruluşları güçlü bir sinerji oluşturacaklar. Buradaki somut projelerle, küresel markalarımızın oluşmasını ve değeri milyar dolarla ölçülen Türk girişimlerinin ortaya çıkmasını sağlayacağız. Birazdan sayın Cumhurbaşkanımız Bilişim Vadisi’nin geleceğiyle ilgili güzel müjdeler verecek.
CESARETLİ ADIMLAR ATILDI
Yoluna daha büyük adımlarla devam edecek olan Bilişim Vadisi, inanıyorum ki ülkemizin 21. yüzyıldaki konumunu güçlendirecek. Geçmişte Vecihi Hürkuş gibi Nuri Demirağ gibi parlak isimler Türkiye’nin önünü açacak girişimlere niyetlendiler. Devrim otomobili gibi cesaretli adımlar atıldı. Ama maalesef yeterli ekosistem gelişmediğinden, en çok da bu işleri sahiplenecek, yüreklendirecek bir siyasi irade olmadığından böyle fevkalade önemli çabalar akim kaldı.
Yerli, milli, özgün atılımları boğmaya çalışan zihniyet yüzünden birçok fırsatı kaçırdık. İşte son 17 yılın belki de en büyük başarısı, bu zihniyetleri dönüştürmek oldu. Gencinden yaşlısına, girişimcisinden sanayicisine tüm milletimiz, tarih boyu sahip olduğu özgüveni bu dönemde geri kazandı. Bugün dünyaya açılmış Türk müteşebbislerin başarı hikayelerine göğsümüz kabararak şahitlik ediyoruz.
Yıllarca bu millete “Yapamazsın, başaramazsın” diyenlere inat, “en iyisini biz yaparız” dediğimiz günlere geldik. Türkiye’nin 60 yıllık hayali olan kendi otomobilini üretme fikrinin işte bu günlerde gerçeğe dönüşüyor olması asla bir tesadüf değil.
Her biri birbirinden tecrübeli parlak zihinler burada, Bilişim Vadisi’ndeki Ar-Ge merkezinde bu otomobili geliştiriyorlar. Bu otomobil, tüm fikri ve sınai mülkiyet haklarıyla, mühendislik kararlarıyla Türkiye’nin Otomobilidir. Bu otomobilden kazanılan her kuruş, Türkiye’nin kazancıdır. Bu gurur, 82 milyon vatandaşımızın, Türkiye’nin gururudur. Türkiye’nin Otomobili, sadece bir araba üretme projesi de değildir.
BİZ DE VARIZ DİYORUZ
Türkiye’nin yeni fırsat pencerelerini yakalama hamlesidir. Bakınız otomotiv sektörü, köklü bir değişim sürecinden geçiyor. Bağlantılı, otonom ve elektrikli otomobil pazarı, köklü markaların yanında yeni girişimlere çok büyük fırsatlar sağlıyor. Bugün, elektrikli ve bağlantılı araçlar, toplam araç satış gelirlerinin yalnızca yüzde 1’ine sahipken, 15 yıl sonra bu oran yüzde 40’lara çıkacak. Bu otomobilleri ve beraberindeki mobilite ekosisteminin içereceği tüm kritik teknolojileri özgün olarak geliştirme imkânımız var. İşte Türkiye’nin Otomobiliyle, küresel piyasada rekabet edecek markamızı oluşturuyor, sektörün geleceğinde biz de varız diyoruz.
Bu proje aynı zamanda otomotiv yan sanayisinin yeni teknolojilere karşı kendini güncellemesine de öncülük edecek. Böylece otomotiv sektöründeki 32 milyar dolarlık ihracat kapasitemizi ve istihdam hacmini daha da yukarılara çekeceğiz. Altını çizmek istediğim bir başka husus da şudur: İlgili Bakan arkadaşlarımızla birlikte geliştirilecek araçlara uygun şarj altyapısını kurmak, kullanım alanlarını belirlemek ve hukuki düzenlemeleri tasarlamak için şimdiden çalışmalara başladık. Türkiye’yi bu teknolojiye hazır hale getireceğiz."
15.21: TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu konuşmaasında şunları söyledi:
"TOBB olarak 1,5 milyon üyemizle ülkemizin gelişmesi için çok önemli misyonlar üstlendik. Ancak bugün bir başka gururluyum, farklı bir heyecan duyuyorum. Türkiye’nin yarım asırlık hayaline kavuşturacak yeni bir adım atıyoruz. 2017’de sayın Cumhurbaşkanımız bize bir çağrı yapmış ve bu işi bizim üstlenmemizi istemişti. Biz de yola çıktık. Babayiğitlerimizi bir araya getirdik. Rabbimize şükürler olsun verdiğimiz sözün arkasındayız. Bu vatanın evladı olarak gurur duyuyorum.
Gürcan bey biraz önce elektrikli otomobil ve yeni mobilite ekosisteminin ne kadar önemli olduğunu çok güzel bir sunumla anlattı. Otomotiv sektörü dünyada kabuk değiştiriyor. Bizim için de yeni bir fırsat penceresi. 1960’larda biz bu fırsatı kaçırmıştık. Devrim arabasına sahip çıkamamış ve Türkiye’nin otomobilini yapamamıştık. Ama bu sefer Allah’ın izniyle başaracağız. 2017 Mayıs’ında sayın Cumhurbaşkanımıza söz verdik. Dalga geçtiler. 2017 Kasım’da Ortak Girişim Grubumuzu kurduk, inanmadılar. 2018 Haziran’ında şirketimizi kurduk, güldüler. Ama bakın bugün buradayız. Türk özel sektörünün birikimi, işte birazdan Türkiye’nin otomobilini hep birlikte göreceğiz. Bu 82 milyonun gururu, Türkiye’nin otomobili.
Bu sadece Türkiye’de üretilmeyecek. Markası, patenti bizim olacak. Lisans almayacağız, lisans satacağız. Montaj yapmayacağız, montaj yaptıracağız Cumhurbaşkanımızın dediği gibi. Başkasının patenti için çalışmayacağız, kendi patentlerimiz için yabancı mühendislerimizi çalıştıracağız. 15 yılda en az 22 milyar lira yatırım yapılacak.
DÖRT ALANDA DEVRİM YAPILIYOR
Türkiye’nin otomobili dört alanda devrim yapıyor. Bunlardan ilki, işbirliğimiz modeli. Bize hep “Türkler ortaklık kuramaz” dendi. Fakat farklı sektörlerden babayiğitleri aynı masaya topladık. Büyük olsun hepimizin olsun dedik. İkincisi, yıllardır Türkiye’de nitelikli çalışanlar, mühendisler yurt dışına gidiyor dediler. Dünyanın en başarılı Türk üreticilerinden Gürcan Karakaş’ı Almanya’dan aldık getirdik. Yanında da dünyanın dört bir yanından Türkü Almanı Amerikalısı Asyalısı yüzlerce beyni bilişim vadisinde toplamaya başladık. Yani beyin göçünü tersine çevirdik. Üçüncü olarak, ilk defa dünyayla teknolojiyle başa oynuyoruz. Şimdiyse biz elektrikli araba yapıyoruz. Bugün Amerika’da Çin’de Avrupa’da ne yapılıyorsa aynısını ve en önemlisi aynı zamanda yapıyoruz.
Eskiden devlet teşvik verirdi, yatırımcıyı beklerdi. Artık devlet hedef veriyor. Böyle büyük bir projenin fikrini, vizyonunu ortaya koyan sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı sunuyorum. Sayın Cumhurbaşkanım, sadece fikri ve vizyonu ortaya koymakla kalmadı, her aşamada bizi destekledi. Gece gündüz demeden ne zaman kapısını çalsak bize yardımcı oldu. Sağ olsun bizi müjdesiz bırakmadı. Bu yatırımın teşvik kararını da bu sabah imzalayarak çıkarttı. İkinci olarak bakanlarımıza ve kurumlarımıza teşekkür etmek istiyorum."
NEFES KESEN ÖZELLİKLERİ AÇIKLADI
15.02: TOGG CEO’su Gürcan Karakaş projeyi anlattı. Karakaş'ın açıklamaları şöyle:
"Türkiye’nin özlemini gidermek amacıyla çıktığımız yolda hayallerimizi ileri taşımak üzere otomobilden daha fazlasını yapmak üzere söz verdik, önce kendimize sonra sizlere. Bugün sizlere geldiğimiz noktayı anlatmak, otomobilimizi tanıtmak ve otomobilden daha fazlasını ifade etmek istiyoruz.
Böyle bir faaliyete başlamanın tam zamanı olduğunu düşünüyoruz. Dünyada otomotiv ile ilgili kurallar değişiyor. Otomobilimiz akıllı bir cihaza dönüşmekte, otomobil yeni bir yaşam alanı olarak kullanılabilmekte…
Artık nesnelerin internetiyle bağlantılı otomobiller, otomobilin kendisinin internetli olduğu bir dünyadan bahsediyoruz. Şehirlerimiz, evlerimiz, fabrikalarımız akıllandıkça otomobillerimiz bir yaşam alanına, her birinin iç içe girdiği bir alana dönüşüyoruz. Bu nedenle biz diyoruz ki, doğru zamanda yola çıktık. Bize soruldu geç kalmadınız mı? Artık eskiden olduğu gibi büyükler değil, çevik olan, yaratıcı olan, işbirlikçi olan ve kullanıcıyı faaliyetlerin merkezine koyan şirketler, organizasyonlar başarılı olabiliyor.
Bizim yola çıktığımızda iki hedefimizi olmazsa olmaz olarak belirledik. Birincisi fikri sinai mülkiyeti yüzde 100 Türkiye’ye, Türkiyemize ait küresel bir marka olarak, bunu yaparken teknolojinin en güncelini yeni neslini kullanmak. Biraz önce de söylediğimiz gibi, doğuştan elektrikli bir otomobil geliştirmek. Nesnelerin internetiyle başından planlayarak akıllı bir cihaz olarak düşünmek ve küresel rekabet etmek.
İkinci hedefimiz, Türkiye’nin mobilite eko sisteminin çekirdeğini oluşturmak istiyoruz. Bir otomobilden fazlası derken tabi ki de biz bir otomobilden başlıyoruz. Ama başından itibaren biz bu otomobili 2025’ten sonrası akıllı cihazını düşünerek geliştiriyoruz. Elektrik elektronik mimarisini şimdiden tasarlıyoruz. Bu akıllı cihazımız, akıllı şehirlerle yeni çözümler üretebilen, veritabanlı hizmetlerde iş imkanları sağlayan ve akıllı şarj imkanlarıyla da daha fazla iş imkanları sunabilecek bir sistemden bahsediyoruz.
‘NASIL YAPACAKSINIZ, BAŞARACAKSINIZ’ DİYE SORDUKLARINDA…
Daha sonra sordukları sorulardan birisi de “nasıl yapacaksınız, başaracaksınız” Biz bu projeye başlamazdan önce 18 şirketi inceledik, iyi yönleriyle kötü yönleriyle. Bu bağlamda 15 yıllık kapsamlı bir plan hazırladık. Hemen akabinde işinin ehli, işine adanmış; sadece dün akşama mahsus değildi, aylardır heyecandan uyuyamıyoruz. Her faaliyetimiz müşterimizi, kullanıcımızı, tüketicimizi ön planda tutuyoruz. Bizim rakiplerimiz startup girişimci olan rakipler. Peki tüm bunları yaparken ve küresel rekabetten bahsederken bizim dünyanın en iyileriyle çalışmaktan başka bir lüksümüz var mı? Yok.
“TÜRKİYE’NİN MOBİLİTE EKOSİSTEMİNİ KURACAĞIZ”
Dünyanın en iyilerini Türkiye’de bulduğumuzda, yoksa yurt dışından bularak beraber çalışıyoruz. Peki etrafımızda oluşturmaya çalıştığımız kimlerdir diye değinmek istiyorum. Biz aylardır Türkiye’deki yan sanayi ve tedarikçilerle beraber başlıyoruz. Peki otomobili yaptık, şarj altyapısı ne durumda? Bu konuda bakanlıklarımızla ortak çalışıyoruz. 2022 yılında şarj altyapı ünitelerinin çözüleceğine inanıyoruz.
Peki Bilişim Vadisi’ne neden geldik? Türkiye’deki otomotivin merkezine geldik. Fabrikamızı da çok yakınlara konumlandıracağız. Ve bilişim vadisinde, işbirlikçiler, girişimciler olarak altyapıyı bulduğumuz için de Türkiye’nin mobilite ekosistemini kuracağız.
Bizim farkımız ne olacak? Her şeyden önce biz ortaklık yapımızla bir ekosistem kurduk. Sıfır emisyon araçlar için sıfırdan başladık. Fikri mülkiyeti yüzde 100 bizim olan bir otomobilden bahsediyoruz. 15 sene içinde 5 modelimiz olacak.
Marka isimlendirmesini önümüzdeki senelerde yapacağız. Ürünümüze baktığımızda 200 beygir ve 400 beygir iki alternatif olacak. 500 km menzil ve hızlı şarj ile 30 dakikanın altında şarj imkanı sağlıyoruz. Akıllı bağlantı, internet üzerinden güncelleme; otomobilimizde standart olarak sunulacak. Otonom seviyesine hazır bir teknolojiyle yola çıkıyoruz. En çok önemsediğimiz konulardan birisi sürüş güvenliği. Her türlü ön görüleri düşünerek ve ürün geliştirme sürecini kısaltacak şekilde ilerliyoruz. Aracın holografik asistanı var.
Peki teknoloji odağımızda ne var? Bir, özgün teknoloji var. Bataryasını sıfırdan geliştirdiğimiz, hiçbir yerden almadığımız, tamamıyla bizim ihtiyaçlarımıza uygun bir teknoloji. Yetkinlik; ülkemizde savunma sanayiinde mükemmel mühendislerimiz var. Otomobilimizin modellemesiyle bir sürü simülasyonu hızlı şekilde yapabiliyoruz. Dönüşüm; teknolojiyle birlikte ilerleyerek evinizdeki aletlere bağlanabilen bir teknolojiden bahsediyoruz.
Türkiye’nin otomobili ne demektir? Her şeyden önce Türkiye’nin küresel bir markasıdır. Kararlarını bağımsız verebilen, eko sistemini kendisi oluşturabilen bir şirket. Doğru zamanda doğru yola çıktığımızı söylemiştik. Yetkinliklerimize baktığımızda, yapabileceklerimize baktığımızda doğru yerde yola çıktık diyoruz."
14.51: Erdoğan, Devrim otomobilinin içerisinde poz verdi.
14.46: Cumhurbaşkanı Erdoğan tören alanına geldi.
14.26: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gebze Çoban Mustafa Paşa Camisi'nde cuma namazını kıldı. Erdoğan, daha sonra "Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Yeniliğe Yolculuk Buluşması" programının yapılacağı Bilişim Vadisi'ne geçti.
İşte son görüntüler:
- Davetliler arasında diğer otomobil markalarının CEO ve genel müdürleri de bulunuyor.
- Yaklaşık 2 bin davetlinin bulunduğu bildirildi.
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kısıklı'daki evinden Gebze'ye helikopterle hareket etti.
- Yerli otomobilde navigasyon yerine gerçek görüntüleme sistemi kullanılacak. Yarım saatte şarj olacak, menzili 500 kilometre. Dikiz aynalarının yerinde ise kameralar olacak.
- Yerli otomobilin bulunduğu çadırda 4 köşe hazırlandı. Aracın parçaları, detaylar, simülasyon olacak ve görseller paylaşılacak. İçeriye girenler teknik bilgileri alabilecek.
BÜYÜK SÜRPRİZ
- Yerli otomobilin tanıtımında büyük sürpriz. 58 yıl önce üretilen ilk yerli otomobil olan 'Devrim', Eskişehir'den Gebze'ye getirildi.
"Türkiye'nin ilk yerli otomobili Devrim"
YERLİ OTOMOBİLİN ÖZELLİKLERİ
Etkinlik alanında bulunan yerli otomobilin şasesi dikkat çekiyor. 30 dakikanın altında hızlı şarj imkanı veren otomobil, 300 km ve 500 km menzil opsiyonlarına sahip. Araçta, gelişmiş batarya yönetim ve aktif termal yönetim sistemlerinin sağladığı uzun ömürlü batarya paketi mevcut. Otomobilde, 200 beygir güç ile 7.6 saniye, 400 beygir güç ile 4.8 saniye altında 0-100 km/s hızlanma kapasitesi bulunuyor.
Yerli otomobil, sürekli olarak merkeze bağlı olacak ve bazı sistem güncellemeleri sürücünün bile hissedemeyeceği şekilde giderilecek. Ayrıca bakım ve parça değişimi gerektiren arıza durumlarında ise sistem, direkt olarak bakım noktasıyla iletişime geçecek. Yerli otomobil otonom sürüş teknolojisine sahip olacak. Trafik sıkıştığı zaman otomobil kendiliğinden durup kalkabilecek. Sürücünün direksiyonla kontrol etmesine gerek kalmayacak.
HOLOGRAFİK ASİSTAN TEKNOLOJİSİ
Yerli otomobilde Holografik Asistan teknolojisi de bulunuyor. Bu teknolojiyle yol detayları, tümsekler, köprüler sürücünün direkt olarak gözbebeğine ışınlar yoluyla iletilecek. Sürücü yola bakarken aynı zamanda bu uyarıları da görebilecek. Holografik Asistan teknolojisi dünyada ilk kez kullanılıyor.
FABRİKANIN KURULACAĞI İL BELLİ OLDU
Sadece Türkiye'de değil dünyada da yeni bir ekonomik döneme giriliyor. Bu dönemde otomotiv sektörü değiştirici ve taşıyıcı rol üstleniyor. Türkiye'nin 2023'e damga vuracak projeleri arasında yer alan yerli otomotiv ise Bursa'da üretilecek. Konsorsiyumun yerli otomotivi üretmesi için en uygun alan Bursa Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi (TEKNOSAB) olarak görülüyor. Yerli otomobil üretim tesisinde 4 bin 323 kişi istihdam edilecek ve bu kişilerin 300'ü nitelikli personel olacak.