09.06.2020 - 11:22 | Son Güncellenme:
AA
Bakan Varank, Deniz Ticaret Odası Meclis Toplantısı'na video konferans yöntemiyle katıldı. Burada konuşan Bakan Varank, Deniz Ticaret Odası'nın hem sektörün gelişmesi hem de uluslararası rekabet gücünün artması açısından kritik öneme sahip olduğunu bildirdi. Dünya ticaretinin ve Türkiye dış ticaretinin yüzde 90'ının deniz taşımacılığı üzerinden gerçekleştiğini belirten Varank, " Maalesef salgınla birlikte daralan dünya ticaretinden, deniz taşımacılığı da büyük ölçüde etkilendi. Avrupa Birliği başta olmak üzere neredeyse tüm büyük pazarlarda dış talep durma noktasına geldi. Bu sene uluslararası ticarette yüzde 30lara varabilecek bir daralma bekleniyor" dedi.
'TÜRKİYE BU KÜRESEL KRİZDE BAŞARILI BİR SINAV VERİYOR'
Varank, ekonomik gücüyle övünen ülkelerin salgını yönetmekte aciz kaldığını belirterek, "Uluslararası kuruluşlar da yaraları sarmaya dönük kapsamlı bir yaklaşım geliştiremedi. Bu dönemin kazananları kendi kendine yetebilen, altyapıları ve kurumsal kapasiteleri güçlü ülkeler oldu. Türkiye, bu küresel krizde başarılı bir sınav veriyor, inşallah bundan sonra da vermeye devam edecek. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde attığımız adımlar sayesinde, pek çok ülkeden pozitif yönde ayrıştık. Sağlık tedbirleriyle birlikte ekonomik tedbirleri de eş zamanlı uyguladık. Tüm dünyada fabrikalar kapatılırken, ülkemizde üretimin durmaması yönünde çalışmalar yaptık. İstihdam, finansman ve sosyal yardım alanlarında benzersiz politikaları hayata geçirdik. Yurt içi sanayimizin yetkinlikleri sayesinde ihtiyaç duyulan her ürüne kolayca erişebildik" diye konuştu.
'TİCARİLEŞTİRME ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR'
Türkiye'nin tanı kitleri, aşı ve ilaç alanındaki projeleriyle de dünyanın ilgisini çektiğini kaydeden Varank, sağlık endüstrisinde inovatif ürünler geliştirerek küresel rekabette 'biz de varız' dediklerini söyledi. Varank, şöyle konuştu:
"2 haftada ürettiğimiz yerli yoğun bakım solunum cihazıyla, dünya standartlarında ve muadillerinden üstün bir ürünü piyasayla tanıştırdık. Tedavide kullanılan ve daha önce ithal ettiğimiz 2 farklı ilacın etken maddesini artık kendimiz üretebiliyoruz. Virüs proteinlerini çoğaltıp ki bu önemli bir kabiliyet gerektiriyor, satabiliyoruz. Aşıda, geleneksel yöntemlerin yanında, hiçbir ülkenin denemediği yeni teknolojileri deniyoruz. Geliştirdiğimiz yüksek antikorlu plazmayı hasta tedavilerinde kullanıyoruz. Şimdi ticarileştirme çalışmaları sürüyor. Tanı kitlerinde, nano-teknolojiyi esas alan ve dünyada bir ilk olacak yeni bir ürünü geliştirmeye çalışıyoruz. İstediğimiz zaman, odaklandığımız zaman, en iyi şekilde koordine oluyor, milli seferberlik ruhuyla büyük işler başarıyoruz."
'3 HAFTADA 11 SANAYİ KURULUŞUNDAN BAŞVURU ALDIK'
Varank, Türk Standartları Enstitüsü ile birlikte üretim tesislerinde alınması gereken önlemler için kılavuz hazırladıklarını anımsatarak, şunları kaydetti:
"Tedbirleri yerine getiren firmalara, COVID-19 Güvenli Üretim Kalite Belgesi veriyoruz. 3 haftada 118 sanayi kuruluşundan başvuru aldık. 10 kuruluşun denetimleri olumlu şekilde tamamlandı ve belge almaya hak kazandı. Güvenli üretimde ilk belgeler; Gaziantep, Konya, Bursa ve Malatyadaki işletmelere verildi. Belgeyi alan firmalar TSE logosunu; ürünlerinde, belgelerinde ve yayınlarında kullanabilecek. Böylece müşterilerine, üretimlerinin kalitesini uzun uzun anlatmalarına gerek kalmayacak. Tek bir logoyla, piyasada kendilerine duyulan güveni tazelemiş olacaklar. Deniz Ticaret Odası üyeleri de bu sürecin bir parçası olmalı."
'DENİZ TEKNOLOJİLERİ VE SANAYİSİ TEKNİK KOMİTESİNİN KURULMASINA KARAR VERDİK'
Varank, 11'inci Kalkınma Planında; deniz teknolojileri, gemi inşa ve yan sanayinin rekabet gücünü artırmak için 'Deniz Teknolojileri ve Sanayisi Teknik Komitesinin' kurulmasına karar verdiklerini söyleyerek, Komite'nin başkanlığını Bakanlığın yürüttüğünü bildirdi. Varank, "Sektörün tamamında Ar-Ge, yenilikçilik ve markalaşma kültürünün daha da gelişmesini istiyoruz. Teknik komite aracılığıyla, nokta atışı eğitimler düzenleyip, potansiyeli olan firmaların Ar-Ge merkezi kurmasını teşvik edeceğiz. Sektörde mevcut durumda çok yoğun şekilde ithal ürünler kullanılıyor. Biz sadece bunların montajını yapar durumdayız. Bu durumu değiştirmek zorundayız. Otomotiv yan sanayinde sahip olduğumuz yetkinliğe, gemi yan sanayinde de ulaşabiliriz. Yerli gemi ekipmanlarının, tersanelerimiz tarafından kullanılmasını teşvik edeceğiz. Teknik Komitenin ilk toplantısını şubatta düzenledik. İkinci toplantıyı önümüzdeki aylarda yapacağız. Deniz Ticaret Odasının teknik komitedeki katkıları ve önerileri bizim için çok önemli" ifadesini kullandı.