Siirt'in tüten tek bacası söndü

Kadir Demirhan, hak kazandığı 78 milyar liralık Acil Destek Kredisi'ni reddedip 'Naylon fatura ile teşvik almam' dedi ve fabrikasını kapattı. Böylece Siirt'in tüten tek fabrika bacası da söndü


Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun kalkındırılması için açılan Acil Destek Paketi Siirt'te bir fabrika bacasının sönmesine neden oldu.
Simaş Siirt Alçı Fabrikası'nı 1996 yılında Valilik İl Özel İdarasi'nin açtığı ihaleden 12 milyar 500 milyon liraya alan Kadir Demirhan, işini büyütmek istedi. 78 milyar liralık da destek kredisine hak kazandı. Ama bu krediyi kullanması için öyle koşullar öne sürüldü ki, bu koşulları ancak naylon fatura düzenleyerek yerine getirebileceğini gören Demirhan, "Namussuzluk yapacağıma, fabrikayı kapatırım" dedi. 36 işçinin işine de son veren Demirhan, fabrikasını yeniden kendi gücüyle devreye sokmaya karar verdi. Siirt'te beyaz eşya bayisi de bulunan Demirhan, fabrikayı yenilemek ve 100 işçiyle çalışır hale getirmek için para biriktirmeye başladı.
Naylon fatura düzenleyip, iş yapıyor gibi görünerek teşvik almanın kolay olduğunu belirten Demirhan, "Ama depremin ortasında bu milletin hakkını yemek bize yakışmaz" deyip hak kazandığı 78 milyar liralık teşviği reddetti. Abdülkadir Demirhan ile Siirt'deki işyerinde görüştük. Ve teşvik uygulamasının Siirt'teki tüten tek fabrika bacasını nasıl söndürdüğünü onun ağzından dinledik:
"İl Özel idaresinden aldığımız Simaş Siirt Alçı Fabrikası'nın teknolojisini ve kapasitesini artırmak amacıyla Acil Destek Paketi'nden teşvik almak için başvuruda bulunduk. İstediğimiz 300 milyar lira idi ama 28 Temmuz'da 28.6 milyar yatırım, 49 milyar lira da işletme kredisi çıktı. Türkiye Kalkınma Bankası (TKB) kredi vermeden önce bize şartlar öne sürmeye başladı. Yalnızca yapılması gereken fırın fiyatı 184 milyar TL (400 bin $). Bana açılan yatırım kredisi ise 28 milyar lira. 49 milyarlık işletme kredisini de yatırım tamamlanınca vereceklermiş. Bir ay düşündüm taşındım hesapladım işin içinden çıkamadım. Sonunda 9 Eylül günü TKB'ye bir faks çektim 'Bu şartlarda verdiğiniz krediyi reddediyorum' dedim."
Bu faks üzerine kendisine açılacak kredinin iptal edildiğini belirten Demirhan "Bu para ile benim fırını yapmam mümkün değil. Çoğu kişinin yaptığı gibi naylon faturalarla bu parayı çekerdim. Geçici olarak makine ekipman getirir, yatırım yapıyormuş gibi gösterirdim. Yüzde 20 faizle alır, yüzde 110 ile repoya verirdim. Ama bu parada tüm halkın hakkı var. Ben bunu yapacağıma teşviği reddettim" diye konuştu.
Aylarca cebinden işçi ücretleri için 3 milyar lira harcadığını ama gelinen noktada işçileri işten çıkartmak zorunda kaldığını belirten Demirhan, para biriktirip kendi gücü ile devreye sokana kadar fabrikasındaki üretime de ara verdi.
Demirhan, birçok kişinin teşvik almak için uğraşırken, kendisine çıkan krediyi reddetmesiyle ilgili olarak eleştirilip, eleştirilmediğini sorduğumuzda da "Farketmez namussuz, hırsız diyeceklerine enayi desinler" diye konuştu.

Vehbi Bey'in sözünü tuttu

Siirt'te 1956 yılında doğan ve 10 yaşındayken Vehbi Koç'un kenti ziyareti ile kaderi değişen Abdülkadir Demirhan, askere gidene kadar baba mesleği olan terzilikle uğraştı.
Askerden dönüşünde de Vehbi Koç ile mektup arkadaşlığını sürdüren Demirhan, hayatını değiştirecek teklifi 1992 yılında aldı. İstanbul'a her geldiğinde misafiri olduğu Vehbi Koç'un "Bırak terziliği sana bir Beko bayiiliği kuralım " teklifi ile işadamlığı yolu açılan Demirhan, 1996 yılında Şimaş Alçı Fabrikası'nı aldı. Demirhan, Vehbi Koç ile ilişkisi konusunda da şunları söyledi: "İstanbul'da Nakkaştepe'ye hep sarı araba ile gittim, ama geri dönerken Vehbi Bey beni hep makam arasıyla gönderdi."
Vehbi Koç'un kendisine "Hep dürüst ol. Memleketini sev. İşine dört elle sarıl" dediğini belirten Demirhan, 78 milyar liralık teşviği reddederken Koç'un bu sözünü tuttu.