11.07.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Ev işçileri dahil, çalışma yaşamındaki kadınların insana yakışır iş koşullarında çalışmaları amacıyla ILO Türkiye Ofisi tarafından İsveç mali katkısı ile yürütülen “Kadınlar için daha çok ve daha iyi işler” programı çerçevesinde, kapsamlı ve uzun soluklu çalışmalar yürütülüyor. Bu amaçla, ev işçilerinin diğer işçilerle eşit çalışma koşullarında ve standartlarda çalışmaları gerektiğine işaret eden ILO’nun 189 sayılı Ev İşçileri için İnsana Yakışır İş Sözleşmesi’nin kabul edilişinin onuncu yılı olan 2021’de, Türkiye Ofisi tarafından “Ev İşçileri İçin İnsana Yakışır İşler” temasıyla bir farkındalık ve bilgilendirme kampanyası başlatıldı. “Gelin Hep Birlikte Hakları Ödenmez Dediğimiz Ev İşçilerinin Haklarını Ödeyelim” sloganıyla çıkılan yolculukta, bu kez toplantı salonları yerine ev işçilerinin evlerine konuk olundu ve ev işçilerinin gözünden, ev işçiliğine bakabilmek amacıyla sanat dünyasının önemli isimleri Burcu Biricik, Devin Özgür Çınar ve Serdar Orçin üç ev işçisi ile röportajlar gerçekleştirdi.
“İkinci sınıf muamelesi”
Ünlü oyuncu Burcu Biricik, yıllardır ev işçiliği yapan Sevgi Atmaca’nın evine konuk oldu ve röportajını da burada gerçekleştirdi. Ünlü oyuncunun ev işçiliğine dair sorularını yanıtlayan Atmaca, ev işçiliğinin zorluklarını şu sözlerle aktardı:
“Uzun yıllardır ev işçiliği yapıyorum. İlkokul mezunuydum ve yapabileceğim başka bir şey yoktu. İşe ilk başladığım yıllar haftanın yedi günü aralıksız çalışıyordum, daha sonra ise bunu altı güne düşürdüm, şimdiyse haftanın beş günü çalışıyorum. Artık beş günden fazla çalışmayı düşünmüyorum. Çünkü eskisi kadar gücüm yok ve her şey çok yorucu geliyor. Birçok evde sizin vileda kullanmanıza izin vermezler. Eğilip dizlerimin üzerinde yerleri sildiğimde dizlerim yara oluyordu ancak bu işverenin umurunda değildi, öyle istediği için öyle silmek zorundasınız. Bir gün elim şiş ve sargılıydı ve o halde çalışıyordum, elim sargılı olduğu yerde evdeki eşyalarının yerini değiştirenler oldu. ‘Değiştiremem’ deme şansınız yok. İşveren iyi yemekler vermez ve sizden hep en iyisini bekler. Bunları beklerken de sigortasız çalıştırır.”
Atmaca, Biricik’in “Nelerin ev işçileri adına düzeltilmesini isterdiniz?” sorusuna da şu yanıtı verdi: “Sigorta istiyoruz, hayat güvencemiz yok. Bir de çalıştığımız yerlerde bizlere ikinci sınıf muamelesi yapılıyor. Bu durum bizim hoşumuza gitmiyor.”
‘Ne sosyal güvence ne de emeklilik var’
Projeye destek veren isimlerden biri de oyuncu Devin Özgür Çınar’dı. Çınar da 20 yıl boyunca ev işçiliği yapmış Saliha Barış ile röportaj yaptı. Üç çocuğu olan Barış, Çınar’a şunları anlattı:
“Eşim cezaevine girdi, üç çocuğum vardı ve okuma yazmam yoktu. Yapabileceğim bir şey olmadığından temizliğe başladım. Çünkü bakmak zorunda olduğum üç çocuğum vardı. Çalıştığım yerlerde sigortam yapılmadı. ‘Sabit yeriniz yok, her gün bir yerdesiniz, nasıl sigorta yapalım’ diyorlardı, yapmıyorlardı. Talep ettiğimiz halde yapılmadı. Ne sigorta ne sosyal güvence ne de emeklilik var. Her gün işe gittim, pazarları bile çalıştım. Şimdiyse, bel ve boyun fıtığı ile kemik erimesi var. Çalıştığımız yerlerde bir çayı bile bize fazla görüyorlardı. Gittiğimiz evlerde de aklınıza gelebilecek her şeyi yapıyorduk. Ev ne kadar büyük olursa olsun, o işi o gün bitirmek zorundasınız. Bu şekilde çalışıp çocuklarımı büyüttüm.”
“Kadınlar daha güçlü”
Projede yer almaktan büyük bir mutluluk duyduğunu aktaran Devin Özgür Çınar da şunları söyledi:
“Saliha Hanım’ın yaşadıkları o kadar sert ki... Biz sadece dinleyiciyiz. Ama dinlediklerimizden etkilenmemek imkansız. Dolasıyla Saliha Hanım’ın bunları yaşayan bir insan olması beni çok etkiledi. Beşinci kattan üçüncü kata düşmüş ve işveren ortadan kaybolmuş. Bu insanlar bu şekilde çalışıyor. Bu nedenle ev işçilerinin görünür olması çok önemli. Bu haklarının birilerinin vicdanına bırakılmaması gerekiyor, her işveren vicdanlı olmayabilir. Umarım bu proje çığ gibi büyür ve ses getirir. Kadınlara da güvencim ve inancım tam. Bu proje daha da büyüyecek, çünkü kadınlar daha güçlü...”
“Bizler ahtapot değiliz”
Oyuncu Serdar Orçin de Sultan Altuncevahir’in evine konuk oldu. Altuncevahir, “Sosyal haklarınız ne yazık ki yok. Sigorta yapsalar, maaşı düşük gösteriyorlar. Bu yüzden ‘Senin sigortanı yapmayalım da maaşını yüksek verelim’ diyorlar. Bunu yalnız ben yaşamıyorum bu işi yapan herkesin yaşadığı bir durum. Bir de o evin içine girdiğiniz andan itibaren sizden her şeyi yapmanızı bekliyorlar. Evi temizle, ütü yap, yemek yap, bak. Bizler ahtapot değiliz ki aynı anda hepsini nasıl yapalım ama bunu bekliyorlar” diye anlattı. Orçin’in “Nelerin ev işçileri adına düzeltilmesini isterdiniz?” sorusuna ise Altuncevahir, “İş güvenliği olmasını, çalıştığımız saate göre bir ödeme almayı ve bize insan gözüyle bakılmasını istiyoruz. Biz hizmetçi değiliz, işçiyiz ve insan gibi muamele görmek istiyoruz” diye karşılık verdi.
We Power ile istihdamda cinsiyet eşitliği
Beyaz eşya üreticisi BSH Türkiye’nin kadın öğrencilere özel olarak cinsiyet eşitliğini desteklemek için tasarladığı kariyer programı “WE Power”, Türkiye’nin dört bir yanından 6 bin başvuru aldı. Programa kabul edilen kadın öğrenciler, Ağustos itibarıyla proje öğrenciliği pozisyonlarında çalışacak. BSH Türkiye, üst düzey yöneticilerin de katılımıyla 120 genç kadın üniversite öğrencisiyle buluştu, yeni çalışma arkadaşlarına ilham olmak için online WE Power etkinliğinde kendi kariyer yolculuklarını paylaştı.
BSH, We Power mühendislik ve satış alanlarında kadın profesyonellerin temsilinin güçlenmesi için özel bir kariyer programı sunuyor. Her yıl WE Power programına katılan kadın öğrenciler, kariyerlerine güçlü bir başlangıç için ve sektördeki dönüşümün elçileri olmak üzere yoğun bir deneyim sürecine dahil oluyor. Bu yıl ikincisi gerçekleşen program rekor seviyede başvuru aldı ve yaklaşık 6 bin kadın öğrenci tarafından tercih edildi. Adaylar arasından seçilen kadın öğrenciler, Ağustos 2022’de BSH Türkiye’deki kariyer imkânlarından yararlanacak.