16.06.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
GÜVEN ÖZALP / Brüksel
Lüksemburg’da bir araya gelen Avrupa Birliği (AB) ticaret bakanları 12 saatlik pazarlığın ardından ABD’yle yapılacak serbest ticaret anlaşması müzakerelerine başlama konusunda uzlaştılar. AB’nin 27 üyesi arasındaki pazarlıkların uzadıkça uzamasının ardında Fransa’nın film ve televizyon endüstrisi için “kültürel istisna” talep etmesi yatıyordu. Paris’in direnmesi sonuç verdi ve teorik olarak tekrar müzakere masasına getirilmesi mümkün olmakla birlikte, görsel-işitsel sektör Washington’la yapılacak pazarlıklardaki başlıklar arasına dahil edilmedi.
‘Avrupa’nın zaferi’
Fransa’nın isteğinin kabul edilmemesi halinde dünyanın en önemli serbest ticaret anlaşması riske girecekti. Fransız Bakan Nicole Bricq geri adım atmayınca ABD’yle yapılacak anlaşmanın riske girmeye başladı. Bunun üzerine bakanlar başkentleriyle temasa geçerek liderlerinden onay aldılar ve AB’nin sıklıkla başvurduğu yöntem devreye sokularak, “herkesin zafer elde ettiği mesajını verebileceği” bir ortam yaratıldı. Fransa istediği kültürel istisnayı elde ederken AB Komisyonu, İngiltere, Almanya, İtalya ve İspanya’nın yanı sıra çok sayıda Birlik ülkesinin hayata geçirilmesine büyük önem verdiği serbest ticaret anlaşmasının önündeki önemli bir pürüz giderilmiş oldu.
AB Komisyonu varılan uzlaşıyla “yaşanabileceği” görüşünü öne çıkarırken Bricq elde edilen sonucu, “Fransa’nın zaferinden çok Avrupa’nın zaferi” olarak tanımlamayı tercih etti.
Anlaşma krize hayat öpücüğü
AB’deki odyovizüel sektör bir milyon kişiye istihdam sağlarken değerinin yaklaşık 23 milyar dolar olduğu hesaplanıyor. Bu alanda ABD, aldığından çok daha fazlasını AB ülkelerine satıyor. Fransa’nın başlıca korkusu bu dengesizliğin yeni anlaşmayla daha da artacak olması. Krizdeki ekonomiler açısından bir tür “hayat öpücüğü” olarak görülen anlaşmanın müzakerelerine resmi startın önümüzdeki hafta yapılacak G8 Zirvesi sırasında verilmesi düşünülüyor.