07.05.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
Zeynep Aktaş - zeynep.aktas@gmail.com
Piyasalardaki güçlü seyir sürüyor. Gelişmekte olan ülkelere yönelen para akışıyla birlikte nisan ayındaki yabancı alımları borsada yükselişi getirdi. Dolar/TL kurunda ise düşüş yaşandı. Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ikinci tura kalan reform yanlısı Macron’un öne çıkması global piyasalarda etkisini gösterirken dolar kurunda da gerilemeyi hızlandırdı.
Bankadan sanayiye...
Borsa İstanbul’da BIST 100 Endeksi 95.358 ile tarihi zirvesini gördükten sonra yataya dönüyor. Endeks haftayı yüzde 0.77 oranındaki değer kaybıyla 93.928 seviyesinden tamamladı. Borsada kârların açıklanmaya başlanmasıyla birlikte banka hisselerinde satışlar geldi. Yatırımcılar banka hisselerine göre daha az primli olan sanayi hisselerine geçmeye başladı. Borsadaki fiyat hareketlerinin tarihsel seyrine baktığımızda son 10 yılda mayıs aylarının 7’sini ekside kapattığını görüyoruz. Son 10 yıldaki ortalama değer kaybı ise yüzde 2 oranında.
AK Parti’nin kongresi
Mayıs ayına gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının toplantıları ile başlandı. FOMC’nin 3 Mayıs toplantısı sonrasında BOE’nin 11 Mayıs’ta toplantısı gerçekleşecek. ECB ve BOJ’un ise bu ay toplantısı bulunmuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yurtdışına gerçekleştireceği ziyaretler dış politika açısından önemli ve yatırımcılar tarafından da yakından izlenecek. 14-15 Mayıs’ta Çin, 16-17 Mayıs’ta ABD ve 24-25 Mayıs Brüksel NATO zirvesi ziyaretleri, takip edilecek önemli gelişmeler olarak öne çıkıyor. Yurt içerisinde ise 21 Mayıs’ta gerçekleşmesi beklenen Ak Parti Olağanüstü Kongresi öne çıkıyor. TCMB’nin bu ay PPK toplantısı ise yok.
Dolar/TL kurunda 3.94 seviyesindeki zirveden başlayan düşüş, kurun 3.54’lü seviyelere gerilemesine neden oldu. Türkiye’nin kredi risk priminin düşmesiyle birlikte TL varlıklara olan talep güçlenirken dolar kuru da geriliyor. Bunda elbette faiz oranlarında yaşanan yükselişin de etkisi bulunuyor. Bankaların 100 bin TL ve üzeri tutarlar için uyguladığı yüzde 14’e varan oranlardaki faiz, mevduatı dövize karşı daha cazip hale getirmekte. Ancak kurda istikrarlı bir hareketten bahsetmek zor. Bu nedenle yerli yatırımcılar kurdaki her gerilemeyi yatırım fırsatı olarak değerlendirmekte. Para profesyonellerinin önerileri ise portföylerin mutlaka yüzde 25’inin dolardan oluşması yönünde. Portföylerin sepet oluşturularak düzenlenmesi hem üstlenilecek riski azaltmakta, hem de olası para hareketlerinden yararlanılması için fırsat yaratmakta. Özellikle dolar/TL kurunda önümüzdeki 1-1.5 yıllık süreçte geçtiğimiz yıl yaşanan hızlı çıkışın düzeltmesini görebiliriz. Dolar/TL kurunda geçtiğimiz yılın son çeyreğinde başlayan ivmeli yükseliş hareketinin ana nedeni ABD tahvil faizlerindeki artıştı. ABD Başkanlık seçimleri ve Trump’ın başa gelmesi sonrasında ABD faizlerindeki yükseliş, TL’de spekülatif atakların yaşanmasına neden oldu. Bu süreçte TCMB’nin sıkı duruşu dolar/TL kurunu frenlerken asıl etki ABD tahvil faizlerindeki yükselişin durması ile geldi. Küresel bazda dolar kurunun değer kaybetmesi TL’yi spekülatif sert ataklardan koruyor.