Araplara "yağsız koyun" satışı

Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM), Arap ülkelerine canlı koyun ihracı için çalışma başlattı.
TİGEM Genel Müdürü Mehmet Halis Bilden, AA muhabirine yaptığı açıklamada, koyunculukla ilgili projeler üzerinde çalıştıklarını, TİGEM’in Türk damak tadına uygun koyun ırkları geliştirdiğini söyledi.
Özellikle küresel krizden sonra Türkiye’de yatırım yapmak isteyen yatırımcılarla çalışmaya kendi mevzuatları ve imkanları çerçevesinde sıcak baktıklarını da belirten Bilden, "Başka türlü ekonomik olarak bir yere gelmek mümkün değil. Dış kaynağı önemsiyoruz" dedi.
Türkiye’de tarım alanında yatırım yapmak isteyen dış yatırımcılar olduğunu ifade eden Bilden, bu çerçevede Suudi Arabistan heyeti ile görüştüklerini, Suudi Arabistan, Katar ve Körfez ülkelerinden gelen heyetler olduğunu söyledi.
Arap ülkelerinin özellikle yağsız koyun eti tükettiğini, Hac mevsiminde de kurban olarak genellikle koyun tercih edildiğini anlatan Bilden, şöyle konuştu:
"Yılda 10 milyon civarında koyun tükettiklerini tahmin ediyorum. Bu koyunların büyük kısmını Yeni Zelanda’dan, Avustralya’dan ithal ediyorlar. Arap ülkeleri, 1980’li yıllara kadar ihtiyaçlarının bir kısmını bizim ülkemizden karşılıyorlardı. Ama son zamanlarda bu yok.
Biz TİGEM olarak eski pazarımızı, imkanlarımız çerçevesinde almak istiyoruz. Söz konusu ülkelere (Gelin beraber koyunculuk işi yapalım ve ihtiyacınızın bir kısmını birlikte yetiştirelim. Ülkemizin dış ticaretiyle ilgili kurallar çerçevesinde bu koyunları ülkenize götürün) önerisinde bulunduk. Bu koyunların yağsız olması önemli. Çünkü o ülkeler yağsız koyun eti tercih ediyor. Yağsız koyunu onlarla beraber geliştirebiliriz."
TİGEM olarak konuyu önemsediklerini belirten Bilden, ancak henüz somut bir noktaya gelinmediğini söyledi.
"Bu proje gerçekleşirse, söz konusu ülkelerin 10 milyon koyun civarındaki ihtiyacının 2 milyonu Türkiye’de üretilebilir mi?" sorusu üzerine Bilden, "Çalışmalar devam ediyor. Bizim de hedeflediğimiz o civarda bir rakam. Görüşmelerin olumlu sonuçlanması durumunda, TİGEM’in arazileri bu proje için yeterli olmazsa belki sözleşmeli üretim yapabiliriz. Çiftçilerimizi bilinçlendirerek, kendi bilgi birikimimizi çiftçilerle paylaşıp, onları yönlendirerek onlara bu üretimi yaptırıp, sayıyı yükseltmek mümkün olabilir" diye konuştu.
Koyunculukta giderler açısından yem maliyetinin yüksek olduğunu belirten Bilden, "ancak işletmeleri büyük olduğu ve hayvancılıkta kullandıkta yemi kendileri ürettiği için daha ucuza mal ettiklerini" söyledi.
Bilden, söz konusu projenin uygulamaya geçmesi halinde sağlayacağı ekonomik katkıya ilişkin soru üzerine, "Ekonomik katma değeri çok ciddi olur diye düşünüyorum. Yıllık parasal katma değerinden ziyade ülke ve bölge ekonomisi açısından çok önemsiyoruz. Üreticilerimizin bilinç değerlerinin yükseltilmesi ve istihdam açısından da bu konuyu önemsiyoruz" dedi.