23.12.2021 - 21:09 | Son Güncellenme:
Ekonomide yeni model ne getirecek? TL’ye teşvik paketi nasıl işleyecek? Piyasaların geleceği nasıl şekillenecek? Hazine ve Maliye Bakanı Nebati ekonomi gündemine ilişkin merak edilenleri canlı yayında yanıtladı. Bakan Nebati'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
YENİ EKONOMİ MODELİ
Herkes kendi tuttuğu yolda ilerliyor, bazen değişim gerek. Altyapı, üstyapıyı belirliyor, çok net. Siz bir ekonomi teorisini, ekolünü ya da yolunu alıp uygulamaya başladığınız zaman birilerinin sizi yönlendirmesi konusunda maalesef bir baskı var. Çünkü dünyada egemen güçler var. Herkes kendi yollarında ilerliyor. Ekonomi ile atacağınız her adımın, ülkenin iç dinamikleri ile yoğrulması lazım. Bazen değişim gerekiyor.
Bize öğretilmiş şeyleri yapmaktan vazgeçmenin zamanı geldiğine inanıyoruz. 2013 yılında sadece Gezi Olayları yok, Türkiye'de faizlerin düştüğü, enflasyonun düştüğü bir ortamda bir sorun ile karşılaştık. Yüksek büyüme ve yüksek cari açık.
8 yıldır mücadele sürüyor. Bu mücadelenin taşları döşeniyor. Geri adımlar atılmak zorunda kalındı, 15 Temmuz gibi zamanlarda. Bu süreçler bazı değişmelere sebep oldu.
"ORTA GELİR TUZAĞINI AŞACAĞIZ"
Yeni bir model üretelim, bu model öyle bir model olsun ki, ortak söylemin gerçekleştirildiği, bütüncül bir bakış açısında olsun dedik. Altyapıyı tamamlamış şekilde geliyoruz. Türkiye'nin sağlık sistemi çok gelişti, bunu herkes biliyor. Modelimiz yüksek ihracata dayalı, cari açığı azaltıcı refah sisteminin toplumun tamamına yansıtıldığı bir modeldir. Bir teknoloji üssü, üretim üssü olmak istiyoruz. Orta gelir tuzağını aşmanın da yolunun bu olduğunu biliyoruz.
Türkiye modeli denmesinin sebebi şu. Biz Güney Kore modeli değiliz, çünkü seçilmiş bir ülke. Çin değiliz, devasa nüfusuyla, aldığı tedbirlerle gelen bir ülke. Biz demokratik gelenekleri olan, serbest piyasaya inanan, kambiyo rejimine sıkı sıkı bağlı olan ve bu geleneği de sürdüren bir modeli ortaya koyuyoruz. Çünkü altyapımız dolu. Altyapıyı tamamlamış şekilde geliyoruz. Türkiye'nin yakın pazarlar açısından vazgeçilmez bir ülke olduğu anlaşıldı.
Bu, sıcak paraya karşı doğrudan yatırımı çekecek özel bir model. Sıcak paradan ziyade doğrudan yatırım için gelinmesini istiyoruz. Bunun için de teşviklerde bulunuyoruz. 2021 yılının geçen ayına kadar Türkiye'nin aldığı doğrudan yatırım 12,7 milyar dolar. Dünyanın en sıkıntılı olduğu bir dönemde Türkiye doğrudan yatırımı artarak almaya devam ediyor. Türkiye'nin geçen yıl salgında aldığı tedbirler. Bu başarılarıyla kanıtlanmış oldu. Sıcak para, Türkiye'de artık kendisinin isteyebileceği şekilde yön bulabileceği bir alanı da kaybetti. Özellikle 2018, 10 Ağustos ve ardından atılan twitler ve 2019'daki iki çok önemli saldırı, tüm bu saldırılarda kullanılan temel araç sıcak paraydı. Bununla dilediğiniz şekilde manipüle edebiliyorsunuz ve ülke iktidarlarını da tehdit edebilecek boyutlara gelinebiliyor. Sizi bir kıskaca alıyor. Dolayısıyla biz sıcak parayla bizim üzerimizden bir oyun oynanmasının, üzerimizde egemenliğini farklı bir şekilde kullanabileceğinin yolunu kapatıyoruz.Doğrudan yatırım için gelin diyoruz, Türkiye coğrafi ortam itibari ile bir merkez. Bunun altyapısını hazırladık. Dünyanın en büyük havalimanı İstanbul'da hazır hale getirilmiş. Salgın döneminde THY bir başarı hikayesi yazdı, dünyaya ihracatta önemli bir hale geldi.
"FAİZ ARTIRILMALI DİYENLERE TOKAT GİBİ CEVAP OLDU"
3 günde Türkiye'nin bütün ortamını biz dışarıdaki sıcak paranın gelişiyle ya da yüksek faizle gerçekleştirmedik. Bir gecede sayın Cumhurbaşkanı'mızın adeta bir manifestoyla ortaya koymuş olduğu çözüm önerileri ve tedbirler paketiyle, kendi imkanlarımızla bu hale getirdik. Üç günde kendi imkanlarımızla dövizde bu noktaya geldik. Düne kadar 'bu işin çözümü yüksek faizdir' diyenlere tokat gibi cevap oldu. Yüksek faiz aslında öğretilmiş bir yanlıştır. Herkes diyordu ki "Faizi artırırsan bu iş çözülür." Yeni ekonomik modelin temel taşlarından biri sıcak paraya karşı, yatırımı geçecek bir model.
Bizim dönemimizde, yeterli ancak riskli bir şey yaptık. Cari açık yüksek, büyüme yüksek. Düşük cari açıkla yüksek büyüme gerçekleştirebiliriz. Üç günde finansal istikrarı sağladık. Bakın Türkiye kendi aşısını üretti. Turizm ve tarım yolculuğumuzun en önemli yapı taşları. Amacımız avantajlı olduğumuz turizmde hızlı bir toparlanma gerçekleştirilmesi.
Bankacılığın özellikle uyması, bizi anlaması, proje bankacılığında selektif yatırımları seçmesi, o selektifliği çok iyi bir şekilde değerlendirmesi gerekiyor. 'Biz faizleri düşürüyoruz, bu banka kredisiyle araba, ev, yat al' demiyoruz. 'Bu parayla işletme sermayeni güçlendir, yatırımını yap, yatırımı gerçekleştirdiğin her bir an ülkene ve kendi şirketine faydası olan bir işlem yap' diyoruz
"ÜLKENİN ALT YAPISINI GERÇEKLEŞTİRDİK"
Biz ülkenin alt yapısını gerçekleştirdik. Ne yaptık 19 yıldır? Bu ülkede ne yapılmadı ki? Onun için çok heyecanlıyız. O yüzden bu model Türkiye modeli ve özgür bir model. Bir paradigma değişikliği yaptık. Özgür ve özgün. Dünyadaki en iyi uygulamaları alıp buraya koyduk ve bir farkımız var. Gerçek Türkiye ile yüz yüze gelelim. 6 bin km'den 28 bin km'ye çıkmış bir bölünmüş yol ağımız var. Bundan sonraki ihtiyaç yenilenme ve bakım giderleridir. Köprüden viyadükten, havalimanı sayısına kadar. 26'dan 56'ya çıktı havalimanı sayısı. 4 tane daha geliyor. 60-61'e çıkacak. 61'den sonra kaç havalimanı daha yapacaksınız? Havalimanına ihtiyacınız kalmıyor. Sizce daha ne kadar hastane yapacağız? Ve güce bakın ki salgının tam ortasında bin yataklı 2 hastane yapıldı. Türkiye bu kadar güçlü. Türkiye'de hangi şehrin yeni bir stadyuma ihtiyacı var? Ne demeye çalışıyorum? Her alanda bir bitiş var. İhtiyaçlar bitmiş. Her şey hazır, artık endüstri bölgeleri düşünüyoruz, OSB'ler bitti. Yeni başlamıyorum ki 19 yıldır bana verilen bayrakla koşmaya devam ediyorum.
"ÇOK KISA SÜREDE OLUMLU SONUÇLARI GÖRECEĞİZ"
Bu kadar kısa sürede başarmanın alt yapısı hazır. Biz siyasal iktidar olarak, bunun çok kısa bir sürede gerçekleşeceğini inanıyoruz. En önemlisi yatırımcının psikolojisi, vatandaşın psikoloijisi de bizden yana. Yaza kalmadan çok hızlı bir değişimi göreceğiz. Her şey olumluya döndü. Güven geldi, önümüzdeki sürece bakış açımız belli. Çok kısa sürede olumlu sonuçları göreceğiz. Bu politikadan geri adım atmak yok, sıcak para değil yatırım istiyoruz. Piyasayı öyle bir şaşırtacağız ki, Türkiye'yi karamsarlığa sürükleyenlerin kaçacak yerleri kalmayacak.
DÖVİZ KURLARINDAKİ DÜŞÜŞ SÜRER Mİ?
2013 yılında, cari açığın, büyümenin optimal olduğu dönemde Türk Lirası'nın değeri 100'de 110. Pazartesi akşamına kadar ki döneme kadar yüzde 60'lara kadar düşmüş bir Türk lirası. Hangisi gerçekçi? İkisi de gerçekçi değil. Türkiye'de döviz fiyatlarının pazartesi akşamına kadarki bölümü tamamen bir köpüktü, spekülasyon, manipülasyon vardı ve en önemlisi yerleşiklerin psikolojisini bozacak karamsarlığın çok hızlı şekilde topluma sirayet etmesiydi. Şimdi köpük gidiyor. Optimal noktaya kendisi ulaşacak. Döviz fiyatları yukarı çıktığı zaman fiyatlama davranışlarının nasıl olduğunu biliyoruz. Pazartesi akşamına kadar olan bir köpüktü. Köpük gidiyor. İnsanlara kızmamak lazım. Bizim işimiz gücümüz sürekli ekranda döviz fiyatlarının artış, yükselişine bağlı. Halbuki şu anda bireyleri doğrudan ilgilendiren bir durum yok. Bireylerin dolar, avro, sterlin borcu olması mümkün değil.
"KÖPÜK DAHA GİTMEDİ, GİTMEYE BAŞLADI"
Herkes geleceğini daha üst seviye bir refah ile geçirmek ister. O kuşkulu dönemi pazartesi akşamı itibarı ile bitirdik. Pazartesi akşamı 1 milyar dolar satıldı. Merkez Bankası'nın rezervi bir pazarda domates peynirin satıldığı yerde tartışılır mı? Halbuki dövizin yükselmesinden en çok etkilenen asıl yükü taşıyan büyükler. Büyükler bu işten zarar gördü. Döviz borcu olmayanlar sadece enflasyonla sorun yaşar. Özel bankalarda, kamu bankalarında rekorlar kırıldı. Köpük daha gitmedi, gitmeye başladı.
"YÜKSEK FAİZİ 2 GÜNDÜR AĞIZLARINA ALMIYORLAR"
Diyorlar ki Merkez Bankası'na neden müdahil oldunuz? Türkiye olayları oturup kendi başına izleyecek, elindeki enstrümanları kullanamayacak beceriksiz bir ülke mi? Türkiye elindeki her türlü enstrümanı kullanır. Türkiye'nin aslında potansiyel olarak en güçlü olduğu dönemine girdik. Söylemlerimiz bir. Yüksek faizi 2 gündür ağızlarına almıyorlar. Hatta bu modeli sahiplenenler var. Bu model nereden çıktı diyenler, bu modeli sahiplenmeye çalışıyor.
KUR KORUMALI TL MEVDUATI UYGULAMASI
Dolardaki 1 TL'lik artışın getirdiği yükü herkes çekiyor. Bireysel yatırımcılar söylentilere kulak asmasın. Şu anda pazartesi günü ve salı gününden itibaren dövizini bozduranlar 3 ay - 6 ay sonra parasını alacak.
Ey müşteri, biz senin 10 bin doların karşılığını aldık. Vadeni de sakın bozma diyoruz. Vadenin sonunda 10 bin doların nemasıyla birlikte karşılığı TL'yi vereceğiz. 3 ayın sonunda dolar 11 liradan 10 liraya düştü, karşılığı TL olarak 100 bin lira. Sana 100 bin lirayı değil, 10 bin dolar karşılığı TL'yi veriyoruz, artı, nemada biriktirdiğin paranın nemasını da almış oluyorsun. Hazineye olan sorumluluk, bugünkü koşullarda negatif olması mümkün değil.
Hazine'ye negatif yükünün olması mümkün değil. Bu adım, piyasadaki Türk Lirasının güçlendirilmesi için atılmış bir adım. Bunlar burada kalmayacak devamı da gelecek. Kimse artık ben paramı korumak için dövize mi gideyim demeyecek. Burada önemli olan bu istikrarı güveni sağlayacak 3 aylık sürecin yatırımcılara verilmiş olması. En kötü senaryoda bile Hazine'ye bir yük gelmiyor.
TL MEVDUATLARI İÇİN LİMİT VAR MI?
Herhangi bir kısıt yok. İsterseniz 1000 lira ile gidin. Alt limit yok. Üst limiti de yok. Uygulamaya tüm bankalarımız katılıyor. Ben tüm bankalarımızın yöneticilerine teşekkür ederiyorum. Bize inandıkları için. Bir toplantı yaptık. Net olduğunuz zaman piyasa tavrını ona göre belirliyor. Netliğimiz şuydu: Faiz artırımı olmayacak. Dövizdeki köpükten yanan küçük yatırımcılar oldu.
"MEVDUATA GEÇİŞ 10 MİLYAR TL'Yİ BULDU"
TL mevduatına geçiş sabah itibarıyla 10 milyar liraydı, öğleden sonra bu katlanarak gitti. Bu sadece bazı bankalardan gelen bilgiler.
"YASTIK ALTINDA 5 BİN TON ALTIN VAR"
İnsanımız altını seviyor. Altını alıyor, kasasına ya da yastığının altına koyuyor. Kendisine de bir katkısı yok. Türkiye yastık altında 5 bin ton altın olduğu tahmin ediliyor. Bunun karşılığı 280 milyar dolar.
"FİYATLARIDAKİ DÜŞÜŞLER YAMAÇ PARAŞÜTÜ GİBİ OLMASIN"
Toplam maliyette yüzde 20-30 veya yüzde 40'lık bir artış var. Sen işçiye Türk lirasıyla ücretini ödüyorsun, kiranı Türk lirasıyla ödüyorsun, borcun Türk lirası… 'Döviz fiyatları, emtia fiyatları yükseldi ben de aynısını aktarayım…' Döviz fiyatları düşerken yukarı elastik, aşağı inelastik davranırsan karşında bizi görürsün. Yamaç paraşütünü bilir misiniz? Yamaç paraşütünde dolanırsınız rüzgara göre ve çok uzun bir süre sonra karaya varırsınız. Piyasa bunu yapıyor. Yamaç paraşütünden düşersiniz. Düşmenizin sebebi olarak da bizi göstermeyin. Hazine ve Maliye Bakanlığı piyasaya girdiği zaman, piyasanın nasıl bir tedbirler setiyle karşılaşacağını, piyasa oyuncuları çok iyi bilir. Onun için Hazine ve Maliye Bakanlığının araçlarını piyasada kullandıracak derecede siz yamaç paraşütü yapmaya devam ederseniz düşeceksiniz. Çok net söylüyorum. Olacak şey değil. Psikolojinizi kötümserden iyimser psikolojiye çevirdiniz. Şimdi kısa günün kârı 'Ben yüksek gelir elde edeceğim.' derseniz, kusura bakmayın. Türkiye'de enflasyon bir sıkıntı. Enflasyonun yüksek kalmasından veya iniş trendine girmemesinden kaynaklanan bir şey olursa bunu piyasadan biliriz.
Döviz kurundan zaten çarpıldınız. Gittiniz birilerinin kuyruğuna girdiniz çarpıldınız. Şimdi de eğer bu şekilde bir davranış sergilerseniz, kamunun kamu gücünün ve kamu otoritesinin ve özellikle de Hazine ve Maliye Bakanlığının ne olduğunu görmüş olursunuz. Net söylüyoruz. Böyle bir şeye asla izin veremeyiz. Fakir fukaranın hakkı var.
MEMURA NE KADAR ZAM YAPILACAK?
Enflasyondan en çok etkilenen sabit gelirliler. Sabit gelirlilerin hakkını koruyan tedbirleri alacağız. Memurumuzu bugüne kadar koruduk bundan sonra da korumaya devam edeceğiz. Memurlarımıza ek artışlar yapıldı, bize teşekkür ediyorlar. Üreticiye çok önemli destekler sağlıyoruz. Ücretleri ile ilgili gerekli adımlar atıldı. KGF kredisi geliyor. KGF'yi de genişletiyoruz. Bunlarla ilgili çalışmalarımız var. Özellikle üretime yönelik Kurumlar Vergisi'nde 1 puanlık indirim yapıyoruz. KDV'de çok önemli düzenlemeler yapıyoruz. Diğer alanlarda da sektörleri rahatlatacak adımlar atıyoruz. Güzel şeyler olacak. Yapılacak çalışmaların neticesinde enflasyonla ilgili beklentimiz aşağı yönde. Kim kaldı şimdi emekliler? Emeklilerimizle ilgili arkadaşlarımız zaten çalışıyor. Bununla ilgili yapılacak iyileştirmelerin, emeklilerimizi de mutlu edecek bir iyileştirme olacağına yönelik benim de kanaatim çok yüksek. İlgili bakanlık çalışmasının neticesinde, hangi noktaya geleceğimizi hep beraber görmüş olacağız.