EğitimYÖK Başkanı: Diploma kıymetlidir ama tek başına her kapıyı açabilecek bir anahtar değildir

YÖK Başkanı: Diploma kıymetlidir ama tek başına her kapıyı açabilecek bir anahtar değildir

24.06.2024 - 13:21 | Son Güncellenme:

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, "Diploma kıymetlidir ama tek başına her kapıyı açabilecek bir anahtar değildir" dedi.

YÖK Başkanı: Diploma kıymetlidir ama tek başına her kapıyı açabilecek bir anahtar değildir

YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Kültür ve Kongre Merkezinde başlayan "Uluslararası Kariyer Günleri" kapsamında düzenlenen "Kariyer Planlamayı Yeniden Şekillendirme: Boşlukları Kapatma" başlıklı konferansta konuştu. Özvar, üniversite hayatının son derece kıymetli olduğunu ve öğrencilere çok şey kattığını ifade etti.

Haberin Devamı

"ÜNİVERSİTE HAYATINI HER ANLAMDA BÜYÜK BİR TECRÜBE OLARAK GÖRMEK GEREKİR"

"Üniversitede elde edilen akademik ve teorik birikim gençlerin geleceği açısından fevkalade mühimdir. Ancak üniversite hayatını bununla sınırlı görmemek lazım" diye konuşan Özvar, şunları aktardı:

"Diploma evet kıymetlidir ama tek başına her kapıyı açabilecek bir anahtar değildir. Bir başka ifadeyle üniversite eğitimi bir diploma sağlar ama doğrudan bir meslek kazandırmaz. Bu gerçeğin bilincinde olarak hem veliler olarak hem öğrenciler olarak hareket etmek zorundayız. Üniversite hayatını her anlamda büyük bir tecrübe olarak görmek gerekir. Üniversiteler, ders dışı kazanımların elde edildiği, kültürel ve sosyal becerilerin geliştirildiği insana yeni ufuklar kazandıran kurumlardır. Hangi üniversitede ve hangi bölümde okursa okusun gençler kendilerini geliştirmekten ve yeni kazanımlar elde etmekten asla vazgeçmemelidir. Teoriye dayalı öğrenmelerin yanında kendilerini geleceğe hazırlayacak uygulamalara ve ders dışı kazanımlara önem vermelidir."

Haberin Devamı

"MİKRO YETERLİKLERİNİ KREDİLENDİRİLMESİ SÜRECİ YAKIN ZAMANDA HAYATA GEÇECEKTİR"

Avrupa’da yükseköğretim alanında mikro yeterliklerin yükseköğretim ve sektörler açısından dönüştürücü bir etkiye sahip olacağı ifade eden Özvar, "Avrupa yükseköğretim alanındaki düzenlemelerle uyumlu usul ve esaslar belirlemek üzere paydaşlarımızla yürüttüğümüz çalışmalar şu anda tamamlanmak üzeredir ve mikro yeterliklerini kredilendirilmesi süreci yakın zamanda hayata geçecektir" dedi.

'ÖĞRENCİ SAYIMIZ 7 MİLYONA ULAŞTI'

Türkiye'de yükseköğretime erişim talebinin güçlü bir şekilde sürdüğünü kaydeden Özvar, "Bugün ülkemiz 208 üniversitesi, yaklaşık 185 bin akademisyeni ve yaklaşık 4 milyonu örgün eğitimde olmak üzere 7 milyona ulaşan öğrencisiyle son derece büyük bir kapasiteye ulaşmıştır. Bu kapasiteye ulaşılmasında son 20 yılda yükseköğretim sistemimize yapılan yatırımların katkısı hayati önemdedir. Ülkemizde yükseköğretime erişim talebi güçlü bir şekilde devam etmektedir. 2023 yılında 3,5 milyondan fazla öğrencimiz üniversite sınavlarına başvurmuş ve üniversite kontenjanların doluluk oranı açık öğretim öğrencileriyle birlikte yüzde 99,8 gibi son derece yüksek bir seviyeye ulaşmıştır. Bu ay gerçekleştirilen Yükseköğretim Kurumları Sınavına (YKS) katılan aday sayısı da yaklaşık 3 milyon civarında gerçekleşmiştir" dedi.

Haberin Devamı

Üniversitelerde istihdam odaklı programları devreye soktuklarını işaret eden Özvar, "Milli ve küresel vizyonumuzun ihtiyaç duyduğu nitelikli beşeri sermayeyi destekleyecek istihdam odaklı programları devreye sokarken, işlevini kaybeden programları sistem dışına çekmeye devam ediyoruz. Bundan sonraki dönemde, bu yöndeki eğilimin daha da güçlenmesi söz konusu olacaktır. Açtığımız yeni programlar arasında; yapay zeka, yazılım ve dijital teknolojilere yönelik olanlar özellikle öne çıkmaktadır. 2024-2025 eğitim-öğretim yılında, 20 üniversitemizde yapay zeka alanında 51'i ön lisans ve 20'si lisans olmak üzere toplam 71 yeni programa öğrenci alınacaktır. Dünyada yapay zeka, yazılım ve dijitalleşme konusunda gerçekleşen büyük dönüşümden ve ilerlemeden ülke olarak uzak durmamız söz konusu olamayacaktır" diye konuştu.