01.10.2018 - 11:36 | Son Güncellenme:
Çocuğun okula uyum sürecinin, ailenin okula bakış açısı ve çocuğa hissettirdikleri ile çoğunlukla doğru orantılı olduğunu belirten Uzman Psikolog Seda Gün Namal, “Bununla birlikte nasıl bir ebeveyn rolü üstlendiğimiz de çocuğun okula başlama sürecini etkiliyor. Koruyucu ve sağlıklı bağlanamayan ebeveynler, çocuklarını bırakacakları zamanı düşündüklerinde gerilim yaşıyorlar. Bu sürede çocuğa destek olmayı aksatıyor olabiliyorlar. Çocuğun da kaygılı ve bağımlı olması kaçınılmaz bir hale geliyor” dedi.
“Çocuğun okul sürecinde onu neler beklediği net ifadelerle paylaşılmalıdır” diyen Namal, ailelere şu önerilerde bulundu:
“Okula hazırlık sürecinde alışverişe çocuklarla birlikte çıkılmalı ve mutlaka okula giriş ve çıkışta belli saatlerde onu bırakmaya ve almaya geleceği söylenmeli. Tüm gün okulda beklemek çocuk açısından ilk 12 gün dışında sakıncalı olabilir. Ebeveynler, çocuğun okulda olduğu sırada herhangi bir etkinliğe katılacaksa bu konu hakkında çocuğa bilgi verilmemeli, onun yanında konuşulmamalıdır. Çünkü kendisi okuldayken anne ya da babasının eğleneceğini düşünebilir ve okula gitmeyi ceza gibi algılayabilir. Vedalaşmalar uzun sürmemeli ve net olunmalı. Gizlice ebeveynler okuldan ayrılmamalıdır. Çocukta sıkıntı, ağlama, sinirlilik, uykusuzluk, baş ağrısı, mide bulantısı, iştahsızlık gibi belirtiler görülebilir. Tepkiler okul saatleri yaklaştığında daha da artar. Bu şikayetler en sık okulların açıldığı zamanlarda yaşanır. Okul yöneticileri, öğretmen, aile ve rehber öğretmen eşliğinde güvene dayalı bilirkişi kurularak gerilim azaltılabilir. Altından kalkılamazsa, istikrarlı ve şiddetle devam ederse bir uzmandan destek alınabilir."